Adalet Bakanlığı, depremlerde yargı süreçlerindeki insanların da etkilenmesine rağmen hâla adli süreleri durdurmadı. Avukatlar durdurulmadığı takdirde hak kayıplarının yaşanacağını söylüyor
10 ili etkileyen deprem sonrasında bölgede bulunan ve hukuki sürecin bir parçası olan kişiler ya göçük altında ya da arama kurtarma çalışmalarında yer alıyor. Fakat Türkiye’nin her yerinde mahkemeler çalışmaya devam ediyor.
10 şehri etkileyen deprem sonrasında hem bölgede yaşayan avukatlar ve tanıklar hem bölgede bulunan mahkemeler çalışmaya devam ediyor ya da mazeret bildirimde bulunuyor. Türkiye’nin başka bir yerinde olan ve yakınları deprem bölgesinde olanlar, bölgeye yardıma giden tanıklar da var. Böyle bir süreçte “mazeret taleplerini anlayışla karşılamak” yeterli olmadığı gibi sağlıklı bir hukuki ortam da yaratılamayacaktır. 8 Şubat itibariyle Adalet Bakanlığı tebliğ sürelerinin durdurulmasına karar verdi fakat davalar için gerekli bildirimler için süreler işlemeye devam ediyor. Bu duruma ilşkin Adalet Bakanlığı’nın adım atması gerekiyor.
HSK’den 6 Şubat’ta yapılan açıklamaya göre çalışabilir durumda olan mahkeler ve devam edebilecek adli süreçler aynı şekilde sürdürülmeye devam edebilir. Açıklama şöyle:
Adli hizmetlerin tamamen durması gibi bir durum söz konusu olmadığı bilinciyle hareket edilerek tutuklu ve acil işler, otopsi işlemleri, zamanaşımı yakın olan soruşturma ve kovuşturma dosyaları, yürütmenin durdurulması istemleri ile ivedi sayılacak diğer iş ve işlemlerde vatandaşlarımızın mağduriyetine sebebiyet verilmeyecek ve hak kayıplarına yol açılmayacak şekilde gerekli hassasiyet gösterilecektir. Adli hizmet binaları hasar gören veya kullanılamayacak durumda olan adli mahallerde, yargısal iş ve işlemlerin öncelikle yargı çalışanlarının sağlığı ve depremin ortaya çıkardığı durum gözetilerek gerçekleştirilmesi, gerekirse durum normal seyrine dönünceye kadar bu amaçlarla yargısal faaliyetlere ara verilebileceği göz önünde bulundurulacak.
Tarafların hazır bulunduğu hallerde, adli hizmet binasının fiziki durumu müsaitse taraf iradeleri esas alınarak, adli iş ve işlemler (ifade, duruşma, keşif, v.s) daha önce planlanan şekilde sürdürülecek. Söz konusu iş ve işlemlere ilişkin mazeret taleplerinin anlayışla karşılanması, tarafları hazır olmayan soruşturma ve muhakeme işlemlerinde, bizzat tarafın ya da yakınlarının deprem felaketinden zarar görmüş olma ihtimaline binaen keyfiyetin tutanakla tevsiki, soruşturma işlemi ve duruşmanın başka bir güne tehiri hususu Cumhuriyet Başsavcılıkları ve mahkemelerce değerlendirilecek. Tüm milletimizi derinden etkileyen deprem felaketi sebebiyle yukarıda sayılan yer adliyelerinde sürdürülmekte olan adli iş ve işlemlerde, yine aynı yer barolarına kayıtlı olarak görev yapan avukatlar ile bu yerlerde ikamet eden vatandaşlarımızın ülke genelindeki adli iş ve işlemlerinde mağduriyete sebebiyet verilmemesi ve hak kayıplarının yaşanmaması adına eski hale getirme konulu talep ve mazeretler yaşanan depremin yarattığı sonuçlarla birlikte hassasiyet içerisinde değerlendirilecek.
Sendika.Org
