10 Ekim Ankara Katliamı’nın firari sanıklar yönünden görülen davasında avukatlar Emniyet’in firari IŞİD’liler hakkında ‘istihbari bilgi’ diyerek bilgi paylaşımı yapmamasına tepki göstererek “İstihbarat bilgisi KHK’ler için kullanılıyor ama mahkemeye verilmiyor” dedi
10 Ekim Ankara Katliamı’nın firari sanıklar yönünden ayrılan dosyasındaki 18. duruşması Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülüyor.
Avukatlar 2018’den beri yürüyen ancak hiç adım atılmayan katliamda kimliği belirlenemeyen faillerin bulunmasına yönelik soruşturmada geçen hafta gizlilik kararı çıkarılmasını anımsattı. Ümit Özdağ ve Ahmet Davutoğlu hakkında verilen dilekçenin de işleme koyulmadığını ifade eden avukatlar, “Tıpkı ana dosyadaki gibi, mağdurlardan bilgiler saklanıyor” dedi.
Avukatlar firari IŞİD’lilerin Suriye’de bulunduklarına ilişkin herhangi bir araştırma tutanağı bulunup bulunmadığının ve adres tespitlerinin yapılıp yapılmadığının Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığına sorulduğunu ve Emniyet’in “istihbari bilgilerin adli ve idari soruşturmalarda delil olarak kullanılamayacağını” öne sürerek talebi geri çevirmesini de dile getirdi.
Avukatlar Emniyet’in ‘istihbari bilgi’ diyerek bilgi saklamasını hukuksuz ve keyfi olduğunu ifade etti. Yargıtay ve Anayasa Mahkemesi’nin de bu bilgilerin yargılamada delil olarak kullanılabileceğine dair kararları olduğunu hatırlatan avukatlar devamında “Aynı şekilde Emniyet TEM Şube Müdürlüğü de 2015’ten sonra kurumda hiçbir bilgi ve belge olmadığına ilişkin yazı cevabı verdi. Ancak doğrudan Müdürlüğün amirlerinin imzalarıyla sonraki tarihlerde dosyaya belgeler sunuldu. TEM bilgileri ve dijital kayıtları saklıyor” dedi.
KHK’ler ile binlerce kamu emekçisinin ihraç edildiği süreçte yürütülen soruşturmaları hatırlatan avukatlar, “KHK ile ihraç edilen herkesin dosyasında delil olarak değerlendirilen istihbari bilgilerin, dosyamızdan saklanması İstihbarat birimlerinin keyfiyetidir” dedi.
İlgili haber:
Sendika.Org