“Güvenceli çalışmak, insanca yaşamak istiyoruz” kampanyası kapsamında yapılan eylemde gözaltına alınan Halkevciler, yargılandıkları davada yaptıklarının suç olmadığını asıl suç işleyenin Ankara Emniyet Müdürlüğü ve Ankara Valiliği olduğunu ifade etti
24 Ekim 2020’de Halkevleri’nin “Güvenceli çalışmak, insanca yaşamak istiyoruz” kampanyası kapsamında Ankara’da yaptığı eylemde gözaltına alınan 24 kişi hakim karşısına çıktı.
Halkevcileri gözaltına alan polislerden birinin de aralarında bulunduğu üç Güvenlik Şube polisi, mahkeme salonuna silahlarıyla girdi. Silahları tespit edilen polisler tepkiden dolayı kaçmak zorunda kalırken mahkeme başkanı polisler hakkında suç duyurusunda bulundu.
İddianame hazırlanırken savcı Halkevcilerin ifadelerine bile başvurmadı. Halkevcilerin hastaneden aldıkları darp raporları iddianameye alınmadı. Polis fezlekesinden kopyalanarak hazırlanan iddianameye hem avukatlar hem de Halkevciler tepki gösterdi.
İlk sözü alan Halkevleri Genel Başkanı Nebiye Merttürk şunları söyledi:
Biz o gün “Yaşamak istiyoruz” çağırısıyla toplandık, pandemi sürecinde yaşanan haksızlıklara ve adaletsizliğe ses çıkarmak istedik. Ancak eylemimize pandemi gerekçe gösterilerek saldırıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ise bizim eylemimiz olduğu gün Giresun’da milletin kafasına çay fırlatıyordu. İktidar partisi aynı dönemde mitingler yapıyordu, aynı dönemde birçok tarikat toplanıp eylemler yaptı, hiçbirine müdahale edilmedi, bizler ise hakaretlerle ve işkenceyle gözlatına alındık.
Biz bir maske dahi bulamazken zenginlerin, sermaye sahiplerinin kendi korunaklı alanlarında test kitlerine ulaştığı bir dönemde bu adaletsizliğe ses çıkarmak için toplanmıştık.
O dönem Halkevleri Genel Sekreteri olan, şu an ise Halkevleri Örgütlenme Sekreteri olan Mustafa Eberliköse ise şunları söyledi:
Biz halkın temel haklarını savunmayı, halkın sesini duyurmayı amaç edindik. Bunu da Anayasal hakkımızı kullanarak sokakta yapmak istedik.
Biz “Yaşamak istiyoruz” diyerek Anayasal hakkımızı kullanmak istedik, ancak şu an yargılanıyoruz. Fark ettiyseniz sanıklardan hiçbiri “Ben orada değildim” demedi, çünkü suç işlediğimizi düşünmüyoruz. Burada asıl yargılanması gereken Ankara Emniyet Müdürlüğü ve Ankara Valiliği.
Halkevleri Hukuk Sekreteri Sercan Aran ise şunları ifade etti:
Basın açıklamasına dahi başlayamadan, alana dahi ulaşamadan polis şiddetine maruz kaldık, hiçbir uyarı dahi yapılmadan işkence ve hakaretler ile darp edilerek gözaltına alındık.
Savunmaların ardından duruşma 9 Ocak 2023’e ertelendi.
Sendika.Org/Ankara