11 gazetecinin gözaltına alınmasına karşı İzmir Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde bir araya gelen İzmir Özgür Basın Platformu üyeleri, “Gözaltındaki ve tutuklu meslektaşlarımızın da dediği gibi gerçekleri yazmaktan, halkın doğru ve özgür haber alma hakkını savunmaktan asla vazgeçmeyeceğiz. Buradan bir kez daha söylüyoruz; gazetecilik suç değildir” dedi
İzmir Özgür Basın Platformu, 25 Ekim’de 9 kentte yapılan ev baskınlarında 11 gazetecinin gözaltına alınmasına karşı İzmir Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde basın açıklaması yaptı.
“Ne sansür ne gözaltı… Özgür basın susturulamaz! Gazeteciler serbest bırakılsın” pankartının açıldığı eylemde “Tutuklu gazeteciler onurumuzdur” sloganı atıldı.
Platform adına basın açıklamasını okuyan Dilek Omaklılar, meslektaşlarına yönelik yapılan operasyonları, gerçeğe ulaşma hakkına saldırı olarak gördüklerini ifade ederek şunları söyledi:
Artık her güne bir gözaltı ya da tutuklama haberi yaparak başlıyoruz. İnsan haklarını, emeğini, hakkını savunanlar şiddet ve baskı politikalarıyla karşı karşıya gelirken, bu yaşananları halka aktarmak isteyen biz gazeteciler de yaptığımız haberlerden dolayı gözaltına alınıyor, ifadeye çağrılıyor, tutuklanıyor ya da haber esnasında polisin engellemesi ve şiddetine maruz kalıyoruz. Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın ekim ayında yayımladığı verilere göre Türkiye’de 35 gazeteci ve medya çalışanı tutuklu bulunuyor. Türkiye’de gazeteciler yazdıkları veya söyledikleri nedeniyle cezaevinde tutuluyor. Gazeteciler özgürlüğünü yitirirken toplum haber alma hakkını, ülkemiz de her geçen gün dozu artan şekilde faşizan uygulamalarla yönetiliyor. Son çıkarılan Dezenformasyon Yasası da haber alma hakkını engelleyen ve özgür basını doğrudan hedefleyen bir kara leke olarak tarihimize geçti.
Yaşanan saldırıları ve operasyonları bu sansür yasasından bağımsız düşünmemek gerek. Ancak biz gazeteciler sansüre boyun eğmeyeceğimizi, yasalaşmış olsa da bu düzenlemenin iptal edilmesi için gereken tüm mücadeleyi sürdüreceğimizi ilân ediyoruz. Susmayacağız. Yazmaya, konuşmaya, gerçekleri topluma ulaştırmaya devam edeceğiz. Meslektaşlarımıza yönelik bu operasyonları, yurttaşın haber alma ve gerçeğe ulaşma hakkına yeni bir saldırı olarak görüyoruz. Gözaltındaki ve tutuklu meslektaşlarımızın da dediği gibi gerçekleri yazmaktan, halkın doğru ve özgür haber alma hakkını savunmaktan asla vazgeçmeyeceğiz. Buradan bir kez daha söylüyoruz; gazetecilik suç değildir. Özgür basın susturulamaz. Gözaltındaki ve tutuklu tüm meslektaşlarımız serbest bırakılsın.
Sendika.Org