İzmir Barosu Olağan Genel Kurul Toplantısı’nda, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin PKK’ye yönelik kimyasal silah kullandığı iddialarıyla ilgili konuşması ve “Jin Jiyan Azadi” sloganı atması sebebiyle avukat Aryen Turan hakkında soruşturma başlatılmıştı. İzmir Kadınlar Birlikte Güçlü’nün çağrısıyla saat 18.30’da Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde bir araya gelenler basın açıklaması yaptı.

Açıklamanın tamamı şöyle:

Kadın düşmanı politikalarla her gün gündeme gelen devlet ve ataerkil zihniyet, dünyada yükselen Jin Jiyan Azadi sloganından rahatsızlık duymuş olacak ki 22 Ekim’de düzenlenen İzmir Barosu Olağan Genel Kurulu’nda konuşma yapan Özgür Hukukçular Derneğinden kadın yoldaşımıza saldırıda bulunmuşlardır. Fiziki ve sözlü olan bu saldırı sonrasında sosyal medya üzerinden hedef gösterilmiş, kadın düşmanı ve ırkçı söylemlerle tehdit, karalama ve lince dönüşmüştür. Ardından kadın yoldaşımıza soruşturma açılmıştır.

Ataerkil sistemin kadınlara yönelik korkusu ve öfkesi artarak devam ediyor. Bu öfke her gün kendisini farklı bir boyutta açığa çıkarıyor. Geçtiğimiz günlerde İran’da Jina Masha Amini başörtüsünü düzgün takmadığı gerekçesiyle katledildi. Süleymaniye’de Jineoloji akademisi için çalışma yürüten Nagihan Akarsel, bir suikast sonucu öldürüldü. Nagihan Akarsel gerek akademik çalışmalarında, gerek editoryal çalışmalarında, gerekse de gazetecilik faaliyetlerinde karanlıkta kalan hakikatleri aydınlığa çıkarmanın mücadelesini yürütüyordu. Gazetecilik demişken aynı zihniyet Ankara’da gazeteci kadınları işkenceyle gözaltına aldı ve bir bebek çıplak aramaya maruz bıraktı.  Ve yine aynı zihniyet kimyasal gaz kullanımıyla ilgili açıklamaları nedeniyle hakkında soruşturma başlatılan TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı’yı İstanbul’da gözaltına aldı.

Nagihan’ı katleden, İran’da Jîna Mahsa Amini’yi katleden, bir bebeğe çıplak arama yapan, Deniz Poyraz davasını sahiplenip Jin Jiyan Azadi diyen bir kadın avukata saldıran zihniyet de gazetecileri gözaltına alıp tutuklayan zihniyet de aynı zihniyettir.

Jina Amini’nin katledilmesiyle tüm dünya kadınları tarafından haykırılan ‘Jin jiyan azadi’ sloganına tahammül edemeyenlerin Molla Rejimi’nden hiçbir farkı yoktur. Bizler bu kadın düşmanı, ataerkil politikalarla mücadele etmekten geri durmayacağız.

Bilinsin ki hakikatı her zaman arayan Nagehan’ın kalemi de, mesleğinin sorumluluklarını onurluca yerine getiren TTB başkanının sesini de asla susturamayacaklar. Gazeteci kadın arkadaşlarımızın gerçeği yazmasını asla durduramayacaklar. Kadın mücadelemizi asla durduramayacaklar.

ÖHD’li ve ÇHD’li avukatlarımız mesleklerini onurluca yapmaktadırlar. Bizlerle kadın dayanışmasını büyütmekte, adliye koridorlarında davalarımızı sahiplenmekte,  sokaklarda aynı talepleri haykırmaktadırlar. Bu sebepledir ki onlara yapılan her saldırıyı kadın mücadelesine yapılmış bir saldırı olarak görüyoruz. Bu saldırılar karşısında dün ve bugün olduğu gibi karşınızda duracak, direnecek ve örgütlü mücadelemizi yürütmeye devam edeceğiz.

Bugün dünyada haykırılan Jin Jiyan Azadi sloganını susturamayacaksınız. Biz gerçekleri sokak sokak, fabrika fabrika, kongre kongre söylemeye devam edeceğiz. Kadınları operasyonlarınızla, baskılarınızla, linç kampanyalarınızla, karalama çalışmalarınızla sindiremeyeceksiniz.

Biz kadınlar hayatın her alanındayız! Avukat kadınlar, gazeteci kadınlar, sağlık emekçisi kadınlar olarak bugün yine buradayız! Birlikte güçlüyüz!

Eylemin sonunda Aysel Tuğluk’a selam gönderildi.

Sendika.Org