Kuruluşlarının 26. yıldönümüne ilişkin açıklamada bulunan SES, baskı ve devlet terörüyle köleleştirilmiş bir toplum yaratılmak istendiğini belirterek, “Barış içinde yaşanan eşitlikçi, özgürlükçü bir ülke için daha fazla örgütlenme ve daha çok mücadele bizi bekliyor” dedi
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’na (KESK) bağlı Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), kuruluşlarının 26. yıldönümüne ilişkin açıklama yayımladı.
SES açıklamasında kamu emekçilerinin, 1960’lı yıllarda başlayan örgütlenmesi darbelerle ortadan kaldırılmaya çalışılmasına rağmen örgütlenme çalışmalarını bırakmayan emekçilerin 1990’lı yıllarda işine ve ekmeğine sahip çıkmanın yolunun örgütlenmekten geçtiğinin bilinci ile sendikal örgütlenmeye başladığını belirtti.
Siyasal iktidarların sendikalarına karşı yürüttükleri baskı politikalarının hız kesmeden devam ettiğini vurgulayan SES, bugüne kadar savaşsız ve sömürüsüz bir dünya için faşizme karşı demokrasiyi, emperyalizme karşı bağımsızlığı, ırkçılığa ve şovenizme karşı halkların eşitliğini, özgürlüğünü ve kardeşliğini savunduklarını söyledi.
Barışı ve özgürlüğü savunmak adına yüz binlerce sağlık emekçisini bir araya getirdiklerini ve birçok sağlık emekçisinin emek, demokrasi mücadelesi verirken hayatlarını kaybettiğini ifade eden SES, “Buradan öncelikle onur üyelerimiz Necati Aydın, Ayşenur Şimşek ve Behçet Aysan ve barış şehitleri Eyüp Ergen, Abdulaziz Yural, Şehmus Dursun başta olmak üzere bu mücadelede kaybettiğimiz arkadaşlarımızı saygıyla anıyoruz. Yitirdiğimiz bu arkadaşlarımız halen mücadelemize ışık tutuyor” dedi.
SES açıklamasında haksızlıklara, hukuksuzluklara ve baskılara karşı mücadelelerini sürdürürken, hukuksal alanda da ciddi kazanımlar elde ettiklerine dikkat çekerek şunları söyledi:
Sağlık ve Sosyal Hizmetlerin piyasalaştırılmasına karşı örgütümüzün yürüttüğü mücadele, bu güne baktığımızda ne kadar haklı olduğunun kanıtı şeklindedir. Siyasal iktidarlar sendikamıza karşı yürüttükleri baskı politikaları hız kesmeden devam etmektedir. Mücadele sürecimizde öldürülen, sürgüne gönderilen, tutuklanan, çeşitli düzeylerde baskılara uğrayan üyelerimiz, yöneticilerimiz oldu, ancak bunlar örgütlenmemizi de, emekçilerin hak ve çıkarları için mücadelemizi de engelleyemedi. Çünkü adil paylaşım isteyen emekçiler, kadın mücadelesi yürütenler, doğasına ve deresine sahip çıkanlar, öğrenciler, aydınlar, inanç özgürlüğü, kimlik özgürlüğü isteyenler kısacası daha yaşanılır bir ülke ve dünya isteyen tüm kesimler ve örgütleri illegal kabul edilip yürütme (özellikle güvenlik) ve yargı kıskacına alınıyor. Baskı, soruşturma, devlet terörü, gözaltı ve tutuklamalarla biat eden, sorgulamayan, köleleştirilmiş bir toplum yaratılmak isteniyor.
Açıklamada SES’in arkasında bıraktığı 26 yıl içinde siyasal iktidarların da dünyadaki yeni liberal politikaların uygulayıcısı olduğu söylendi:
- Geliştirilmesi, güçlendirilmesi gereken 1. basamak yok edilmiş, Aile hekimliği adı altında binlerce hekime esnaf olması dayatılmış, en temel insan hakkı olan sağlık hakkı artık bir pazar nesnesi haline getirilmiştir.
- Döner sermaye uygulaması ile sağlık kurumları işletme haline getirilirken, çalışanlara performansa dayalı döner sermaye uygulaması ile emekliliğe yansıyan temel ücretler sürekli düşük tutulmuştur.
- Sosyal Hizmetler adım adım tasfiye edilmeye, Sosyal Hizmet sadaka anlayışı içinde “Sosyal Yardım”a dönüştürülmeye çalışılmaktadır. Bakıma muhtaç yaşlı, çocuk ve kadınlar her türden istismara karşı devletin korumasından alınıp vakıf ve cemaatlerin kucağına atılmıştır.
İşkollarında yaşanan olumsuzluklara karşı emekçilerin birliğini savunmalarını gerektiğini vurgulayan SES açıklamasının sonunda şunları kaydetti:
Bugün her zamankinden daha dikkatli ve mücadeleci olmalıyız. Çünkü dünyada ve ülkemizde liberalizm herkesi etkisi altına almaya, bölmeye, parçalamaya, örgütlü mücadeleyi zayıflatmaktadır. Liberalizm; aynı işi yapanları, farklı kimlikleri, farklı inançları, farklı cinsiyetleri ve cinsel yönelim farklılıklarını, hatta farklı kentleri birbirine düşman, birbiriyle rekabet eden bir yapıya dönüştürmekte, mücadeleyi boğmaktadır. Bu nedenle hiçbir zaman emekçileri, emekçi ve yoksul halkı buluşturmaktan, emekçilerin birliğini ve halkların kardeşliğini savunmaktan vazgeçmemeliyiz.
Her türden farklılığın, bencilliğin ve bireyselliğin kışkırtılarak temel değer yapılmaya çalışıldığı, insani duyguların ırkçı bir saldırganlığa dönüştürüldüğü, en temel insan hakkının pazara çıkarıldığı bir zamanda, sahibinin sesi medyaların beyin yıkama çabalarına rağmen; emekçiden ve halktan yana, herkesin kendini ifade ettiği, her düşüncenin çoğunluk olma hakkının olduğu, devletten ve siyasal partilerden bağımsız, emekçilerin hak ve çıkarlarını esas alan, toplumsal yararı bireysel çıkardan önemli sayan bir emek örgütüyüz.
Şube ve temsilciliklerimizden en ücra köşedeki üyelerimize kadar büyük bir özveri ile çalışarak sendikal sorumluluklarımızı yürütüyoruz. Sendikamızda 32 yılda kazandığı örgütlenme, eğitim ve mücadele deneyimiyle emekten ve halktan yana kendine özgü bir kültür oluşmuştur. Bu nedenle kurucularımızdan başlayarak, gelmiş geçmiş tüm şube ve merkez yöneticilerimiz ve üyelerimiz haklı bir onurun sahibidir. 1 Ağustos 1996 yılında dört sendikanın birleşmesiyle kurduğumuz SES bugün 27 bin üyesiyle aritmetik toplamın çok ötesinde anlamlar ifade etmektedir. Bunca baskıya rağmen küçültülememiştir, aksine emekçiler ve halk nezdinde itibarını arttırmayı başarmıştır.
26.(32). yılımızı kutlarken, bugüne kadar edindiğimiz deneyimlerin ışığında; hak ve özgürlerimizi geliştirmek, bize giydirilmek istenen deli gömleğini yırtıp atmak, işkolumuzdaki tüm hizmetlerin ücretsiz ve nitelikli olmasını sağlamak, güvenceli iş, güvenceli gelecek, barış içinde yaşanan eşitlikçi, özgürlükçü bir ülke için; daha fazla birlik, daha fazla çalışma, daha fazla örgütlenme, daha çok mücadele bizi bekliyor.
Dünya ve Türkiye işçi ve emekçilerinin mücadele birikimini kendine miras edinen ve bu mirasa her gün yeni birikimler katmayı baskıcı, otoriter, anti demokratik uygulamalara rağmen başarmaktadır.
Umudu her koşulda yürüttüğü fiili mücadele ile büyüten ve paylaşan SES dimdik ayakta.
Ayrıca sosyal medyada #Mücadelede26Yıl etiketi ile bir eylem yapan SES, örgütlenme çağrısında bulundu.
#Mücadelede26Yıl pic.twitter.com/JOdZBHXE7l
— SES Genel Merkezi (@sesgenelmerkezi) August 1, 2022
#Mücadelede26Yıl
SES Var ! Umut Var! pic.twitter.com/4vTbU05H7g— SES Genel Merkezi (@sesgenelmerkezi) August 1, 2022
Dünya ve Türkiye işçi ve emekçilerinin mücadele birikimini kendine miras edinen ve bu mirasa her gün yeni birikimler katmayı baskıcı, otoriter, anti demokratik uygulamalara rağmen başarmaktadır. #Mücadelede26Yıl pic.twitter.com/uKcymsCN8m
— SES Genel Merkezi (@sesgenelmerkezi) August 1, 2022
Sendika.Org