İlaçlara ve sağlık ürünlerine gelen zamları Meclis gündemine taşıyan HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, “SGK’nin karşılaması gereken ilaçlara para ödemek zorunda kalan yurttaşların kazanılmış haklarının gasp edilmesinin önüne geçilecek midir?” diye sordu
HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, ilaçlara ve sağlık ürünlerine gelen üst üste zamlara ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’in yanıtlaması talebiyle TBMM’ye soru önergesi verdi.
Ekonomik buhranın faturasını halka kesme anlayışının sonucu olarak sağlığa erişimde de ciddi sorunlar ortaya çıktığını vurgulayan Kemalbay, “Halkın ilaca ve tıbbi malzemelere erişimi önünde engeller büyümektedir” dedi.
Aralarında kanser, diyabet, hormon, tüp bebek tedavisi ilaçları ve bazı antibiyotiklerin de bulunduğu 508 kalem ilaca yüzde 1 ile yüzde 200 arasında değişen oranda zam geldiğini belirten Kemalbay açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
Bu durum çalışanların yanı sıra iktidarın reva gördüğü açlık sınırının ötesinde “ölüm sınırında” maaşlarla yaşayan, hastaneye gitme, ilaç kullanma, kronik rahatsızlıkları nispeten daha fazla olan ve yüzde 10 reçete katılım payı almış oldukları maaşlarından kesilen emekliler için daha da sıkıntılı bir durum olmaktadır. Öte yandan, yaygın kullanılan ve zorunlu ihtiyaç olan pek çok ilacın fiyatı yüksek oranlarda artarken Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) karşıladığı miktarda ise ilaca gelen zam oranında bir artırım olmamış, SGK’nın karşıladığı fiyat ile ilacın gerçek fiyatı arasındaki uçurum ise zaten ekonomik sıkıntı içinde yaşayan halka fatura edilmeye başlanmıştır.
Sağlıkta Dönüşüm Programı uygulamasıyla oluşan finans sıkıntısı sonucunda birçok ilacın ödeme kapsamından çıkarıldığına dikkat çeken Kemalbay, devamında şunları söyledi:
Sağlık hakkı öncelikle devlete sorumluluklar yükleyen temel bir insan hakkıdır. Herkese yaşam hakkı tanınması; parasız sağlık muayenesi, sağlık hizmetlerine erişim, ilaç ve her türlü tedavi ihtiyacının devlet tarafından karşılanması sosyal devlet ilkesinin gereğidir. Hükümetin ekonomiyi büyük bir buhrana sürüklemesinin ardından sağlığa, ilaca ve tıbbi malzemelere erişimin her geçen gün daha fazla kısıtlanması yoluyla faturayı halka kesmesi sosyal devlet ilkesinin ihlalidir. Sonuç olarak rantsal dönüşüme uğratılan, piyasalaşan, ticarileşen, sağlık emekçilerinin ötekileştirildiği, yurttaşla karşı karşıya getirildiği ve sağlıkta şiddet olarak patlamalara dönüşen sağlık sistemindeki yapısal sorunlara ekonomik buhranın faturası da eklenmekte, ilaç ve tıbbi malzemeye erişimde yaşanan ciddi sorunlar, kısıtlamalar yurttaşların yaşamlarını tehdit etmekte, toplumun sağlık ve yaşam hakkını riske atmaktadır.
Kemalbay’ın, Vedat Bilgin’in yanıtlaması talebiyle sorduğu bazı sorular şöyle:
Sendika.Org