Bahçeşehir Koleji’nde öğretmenlere dayatılan sefalet zammına yükselen itiraz, farklı özel okullardaki öğretmenleri de itirazı yükseltme noktasında teşvik etti.

Final Okullarından, Uğur Okullarından ve Oğuzkaan Koleji’nden öğretmenler, Bahçeşehir Koleji’nde gündeme gelenlerin hemen her okulda da olduğunu ifade ediyor. Sendika.Org’a konuşan öğretmenler, ücretin yetersizliğinden ücretsiz şekilde yaptırılan ek derslere, uygulanan mobbingden yemek ve servis sorunlarına çeşitli problemlerini anlattı. Öğretmenlerin hemen hepsi sözlerine “Bizde de aynı” diye başlıyor.

Hemen hepsi asgari ücret ya da çok az üstü ücretlere çalışıyorlar. Hemen hiçbiri ek dersler, hafta sonu kursları ya da sınav gözetmenliği için ek bir ücret alamıyor.

• Final Okulları: “Öğretmenler odasında sadece bunlar konuşuluyor”

Final Okullarında çalışan bir öğretmen “Bahçeşehir’de ne yaşanımışsa fazlası var, eksiği yok” diye söze başlıyor. Final Okullarındaki öğretmenler beş yıldan az çalışmamış. Çoğunluğu on yıl bandında tecrübesi olan öğretmenler. Ancak buna rağmen net maaşlar 4300-4400 TL civarında seyrediyor. Öğretmen, sınav gözetmenliği, hafta sonu kursları ve ek dersler için bir ücret de ödenmediğini ifade ediyor.

“Kıdemleri nispeten yüksek olduğu için öğretmenleri kovmak istemiyorlar; çünkü tazminat ödemek zorunda kalacaklar” diyor öğretmen ve ekliyor: “Ben bu sene öğretmenliği bırakıp sektör değiştirmeyi bile düşündüm.”

Bu rahatsızlıklara dair bir hareketlenme olup olmadığını sorduğumuzda ise “İlk defa bu kadar çok konuşulmaya başlandı bu konular. Öğretmenler odasında sadece bunlar konuşuluyor hatta. Yüksek lisans mezunu olanlarımız var ama asgari ücret alıyoruz. Bu çok acı” diyor.

Öğretmenlerin bir arada itiraz etmelerinin diğer öğretmenlere de cesaret verdiğini ifade ediyor öğretmen. “Korkmuyorum. Hatta güçlü hissediyorum. Ama patronlara da yem olmak istemiyorum” diye ekliyor.

• Uğur Okulları: “Sosyal medyadan yarattığımız etki kurumsal açıklamaları değiştirdi”

Uğur Okullarından konuştuğumuz öğretmen de Uğur Okullarının  Bahçehir Koleji’yle aynı gruba bağlı olduğunu hatırlatıyor. Asgari ücretle çalışan öğretmen sayısının fazla olduğuna dikkat çekiyor. Asgari ücret kadar ücretlerdeki vergi muafiyetinden sonra gelen iyileştirmeyi, patronların kendilerine iyileştirme diye sunduğunu ifade ediyor. Okul içinde ücretlere dair itirazlar başladıktan sonra toplantılarda “Sözleşmeniz var. Beğenmeyen gider” gibi ifadelerle örtük tehditler olduğunu belirtiyor. Geçen sene asgari ücret 2825 lirayken en düşük maaşın 3500 lira olduğunu ifade eden öğretmen, bu sene asgari ücret 4250 olunca en düşük maaşın da asgari ücretten 2 lira fazla olduğunu söylüyor.

Uğur Okullarındaki öğretmen de hafta sonu kursları, ek dersler veya sınav gözetmenliği görevleri için ek bir ücret alamadıklarını ifade ediyor. Bunların yanı sıra ayda bir, hafta sonu ya da mesai saati dışında online toplantı yapıldığını ifade ediyor ve ekliyor:

Bazen akşamları oluyor toplantılar. Akşam dokuza kadar sürüyor. Zaten gün boyu yorulmuşuz. Bir de bilgisayar başında toplantı. Arkadaşlarımızın bilgisayar başında uyuyakaldığına şahit oluyoruz o toplantılarda.

Bu sorunlara karşı sosyal medya kampanyasına başladıklarını anlatıyor öğretmen ve şöyle devam ediyor:

Kendi ismiyle kullanan da var ama hemen herkes isminin geçmediği Twitter hesapları açtı. Sorunlarımızı yazıyoruz. Öğretmen Sendikası’yla da temas kurduk. Öğretmen Sendikası da yeni bir sendika. Öğretmenlerin bir kısmı daha yeni öğreniyor. Twitter eyleminde attığımız tweetler çok etkileşim aldı. Sorunlarımız gündem oluyor. Bunda sendikanın da payı var. Örneğin kurumsal açıklamalar değişmek zorunda kaldı. Önce “Asgari ücretle öğretmen çalıştırmıyoruz” diyorlardı. Sonra gündem olunca “Çalıştırıyoruz ama taşradaki okullarda” demeye başladılar. İstanbul’da ya bu okullar. Neresi taşra acaba?

• Oğuzkaan Koleji: “Elden maaş vermeyi bırakmayı, gelişme diye sunuyorlar”

Oğuzkaan Koleji’nde çalışan bir öğretmen ise çalışan herkese 400 lira zam yapıldığını ifade etti. Benzer bir soruna işaret ediyor Oğuzkaan’daki öğretmen de: “Asgari ücret 2825 lirayken 4000 lira alıyorduk. Şimdi 4250 lira oldu ama bizim maaşımız 4400 oldu. Üstelik asgari ücretteki vergi muafiyeti bile tam olarak yansıtılmamış oldu.”

Zamların yetersiz olduğu ve bu konuda yönetimle görüşme talebiyle imza topladıklarını ifade ediyor. Genel müdürle bir görüşme yapıldığını, ancak yönetimden söylenilen sözlerin tatmin edici olmadığını söylüyor konuşan öğretmen.

Ücret dışında da problemlerden bahsediyor. Okulun teknolojik donanımının yetersiz olduğunu ifade eden öğretmen, “Sınıflarda kendi bilgisayarlarımız kullanıyoruz çünkü bilgisayar yok. Bazı durumlarda gerekli kabloları bile kendi cebimizden alıyoruz” diyor.

Öğretmen son olarak okul yönetminin kendilerine gelişme diye sundukları uygulamalara itiraz ediyor.

Bu seneye kadar maaşları elden veriyorlardı. Yasak normalde. Bundan vazgeçmeyi gelişme diye sunuyorlar bize. Kısa Çalışma Ödeneği’yle çalıştı kaç öğretmen. Şimdi ondan vazgeçtiler. Zaten kısa falan da çalışılmadı. Bunu da gelişme diye sunuyorlar. Devlet asgari ücretten vergi almayı bıraktı. Sanki kendileri zam yapmış gibi söylüyorlar.

Sendika.Org