İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi’nde LGBTİ+ Komisyonu kurulduğu deklare edildi
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi’nde LGBTİ+ Komisyonu kurulduğu deklare edildi. Şubede yapılan açıklamada “Yaşadığımız coğrafyada LGBTİ+ mücadelesi 40 yıla yakın zamandır devam ediyor. Bu süreç içinde açılıp kapanan dernekler, küçük dayanışma grupları ve forumlar da bu mücadelenin temel taşlarındaki en büyük etkendir” denildi.
Türkiye’de tüm gündemlerin bir şekilde LGBTİ+ nefretine dönüşmekte olduğu söylenerek, “Her seferinde eli satırlı erkeklerin dillerinde ‘sapık’ olarak anılmaktayız. Özellikle Diyanet’in ‘Nefret Hutbesi’ ile başlayan LGBTİ+’lara yönelik cihat çağrısı, yandaş medyanın etkisi ile büyük bir şiddet sarmalına dönüşmüştür. Birbirini tetikleyen bu süreçler sonunda artık devlet kurumları da bu suçun ortağı olmuştur. Öyle ki devletin en yetkin şahsı (cumhurbaşkanı) dahi çıkıp LGBTİ+’ları hedef göstermiş, terörist ilan etmiştir” denildi. Açıklamanın devamında şunlar söylendi:
Bizler tüm bu saldırıların münferit olmadığını biliyoruz. İktidarın paramiliter çeteleri tarafından gerçekleştirilen bu dijital saldırılar LGBTİ+’ların katledilmesine ve intiharına giden yola zemin hazırlıyor. Cezasızlık politikası sonucu korunmasız olan LGBTİ+’lara dönük örgütlü yönetilen bu nefret sonucu ölümler “müstehak” olarak algılanıyor. Bu yüzden yıllardır “Nefret Cinayetleri ve İntiharları Politiktir” diyoruz, bu yüzden “ Trans Cinayetleri ve İntiharları Politiktir’’ diyoruz.
Bununla yetinmeyen iktidar varoluşlarımızı bahane ederek İstanbul Sözleşmesine saldırmış ve sözleşmeyi bir gece ansızın feshetmiştir. Haklarımıza, hayatlarımıza, kazanımlarımıza saldıran ve bunu LGBTİ+’ları yalnızlaştırma hamlesi olarak gören iktidara bir sözümüz var.
Bu ülkede milyonlarız, birbirinden vazgeçmeye niyeti olmayanlarız, her şeye rağmen güvenli alanlarımızı var ediyor, örgütleniyor, güçleniyor ve iyileşiyoruz.
Bu pratiğin bir örneği de İHD çatısı altında kurmuş olduğumuz LGBTİ+ Komisyonumuzdur.
Komisyonun, erkek egemen toplumda filizlenen cinsiyetçiliğin, homofobi, transfobi, bifobi, erkeği güçlendirip kadını ve LGBTİ+’ları yok sayan ve bütün dışlayıcı söylemlerin bir ideolojiye dönüşmesinin önüne geçme amacıyla kurulduğu söylenerek açıklamaya şöyle devam edildi:
Ayrımcılığa ve nefrete uğrayan her bireyin hakkını koruyan, hak ve insan temelli olan tüm eksikliklerin karşısında olan İHD, LGBTİ+’ların yaşadığı tüm hak ihlallerinin karşısında duracaktır. Yaşanan tüm hak ihlalleri, devlet baskısı, mahalle baskısı, erk zulmü ve patriyarkanın işlediği suçlarda, görsel medya, yazılı medya ve sosyal medya ile körüklenen nefret söylemleri sonucu temaslı, veyahut dijital olarak yaşanan taciz, mobbing ve diğer tüm hak ihlalleri için komisyonumuza başvurular yapılabilir.
Açıklamanın sonunda şunlar söylendi:
Bizler Kız gibi koşan, karı gibi gülenler olarak anılanlarız. Kadın mıdır erkek midir belli değil denilenleriz. Kız Remzi’ler Erkek Fatmalar, Dönme Hasan’larız. Tüm dışlayıcı sözleri patriyarkanın suratına çarpanlarız. Stonewall’dan aldığımız direnci Ülker sokakta büyütüp tüm ülkeye yayanlarız. Güçleniyor örgütleniyor büyüyoruz. Çoğalmıyoruz özgürleşiyoruz.
Açıklama “LGBTİ+’lar yalnız ve yanlış değildir. LGBTİ+ hakları insan haklarıdır” denilerek sona erdi.
Sendika.Org