AKP, Erdoğan tarafından 30 Mayıs 2019’da açıklanan “Yargı Reformu Strateji Belgesi” çerçevesinde hazırlanan dördüncü yargı paketi ile ilgili çalışmayı tamamladı. Yargı paketinde, çocuğun cinsel istismara maruz bırakılmasında somut delil aranacak. Sendika.Org’a konuşan Avukat Selin Nakıpoğlu, “Kanuna aykırı bu durum yasaya geçirilmek istenmektedir” dedi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın başkanlığında 1 Haziran günü, AKP Meclis grup yöneticilerin katılımıyla yapılan toplantıda AKP’nin hazırladığı dördüncü yargı paketinin içeriği belirlendi. Tayyip Erdoğan tarafından 30 Mayıs 2019’da açıklanan “Yargı Reformu Strateji Belgesi” çerçevesinde hazırlanan dördüncü yargı paketinin ayrıntıları belli oldu.
BBC Türkçe’nin haberine göre pakette, “boşanmış eşe” karşı suçlar da “nitelikli suçlar” kapsamına giren “eşe karşı işlenen suç kapsamına” alınarak, ceza artırımı yolu açılacak. Buna göre, boşandığı kadını katledenler için de “eşe karşı işlenen suç”ta olduğu gibi ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilebilecek.
Paketin en dikkat çekici bölümlerinden birisini ise avukatın müvekkiliyle görüşmesine yeni kriter getirilmesi oluşturuyor. Teklif aynen yasalaşırsa, “soruşturmanın amacını tehlikeye düşürecek somut varlıkların bulunması halinde”, avukatın müvekkiliyle görüşmesi “bekletilebilecek”, yani “gerekçe ortadan kalkana kadar” avukat-müvekkil görüşmesi engellenecek.
Adli kontrol sistemi de yeniden düzenleniyor. Buna göre adli kontrol kararının üst sınırı 2 yıl olacak. Adli kontrol kapsamında yurtdışı yasağı konulması halinde, her 4 ayda bir gözden geçirme yapılacak, buna göre sakıncalı olmadığına hükmedilirse, yurtdışı yasağı kaldırılabilecek.
“Lekelenmeme hakkı” çerçevesinde sanıkla ilgili sadece hakkındaki suçlamaya ilişkin deliller iddianameye konulacak. Beraat kararı verilmesi halinde tespit ve dinlemeye ilişkin kayıtlar imha edilecek. İdareye yapılan başvurularda idarenin yanıt verme süresi 60 günden 30 güne indirilecek.
Katalog suçlardan tutuklamalara “somut delil” kriteri getiriliyor. Mevcut mevzuata göre “terör, soykırım, insanlığa karşı suçlar, göçmen kaçakçılığı, insan ticareti, kasten öldürme, çocuğun cinsel istismarı, hırsızlık, yağma, uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti, suç işlemek için örgüt kurma, devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma, düşmanla işbirliği yapma, anayasayı ihlâl, cumhurbaşkanına suikast ve fiili saldırı, yasama organına karşı suç, hükümete karşı suç, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetine karşı silahlı isyan”ın da aralarında bulunduğu suçlar “katalog suç” kapsamında bulunuyor.
Avukat Selin Nakıpoğlu, dördüncü yargı paketini ve çocuğun cinsel istismarının “katalog suç” içerisine dahil edilmesini Sendika.Org’a değerlendirdi. Nakıpoğlu, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) katalog suçlarda tutuklu yargılama yapılmasını düzenlediğini ancak hali hazırda cinsel suçlarda tutuklama tedbirinin katalog suç olmasına rağmen her dosyada istisnasız uygulanmadığını belirtti.
Yargılama sonucunda 15 yıldan fazla ceza olması durumunda kararın Yargıtay incelemesine geçmeden uygulanmadığını da hatırlatan Nakıpoğlu, “Cinsel şiddete maruz kalan ile avukatı duruşma salonundan, sanık ile aynı kapıdan çıkmaktadır. Üstelik 15 sene üzeri ceza verilirse de yine aynı kapıdan çıkmaktadırlar. Çünkü dosyanın resen Yargıtay incelemesinden geçme zorunluluğu vardır. Cinsel şiddet suçundan yargılanan ve ceza alan sanığın tüm yargılama boyunca tutuksuz yargılanması neredeyse uygulamada oturmuş bir durumdur” dedi.
“Dördüncü yargı paketi ile kanuna aykırı bu durum yasaya geçirilmek istenmektedir” şeklinde belirten Nakıpoğlu, esas niyetin “Çocuğa yönelik cinsel istismar” suçunu düzenleyen Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 103’üncü maddesinde yapılmak istenen değişiklik için bir adım olabileceği yorumunda bulundu.
2016 yılında dönemin Adalet Bakanı Bekir Bordağ tarafından Meclis’e sunulan önerge ile cinsel istismar suçunda, mağdurla failin evlenmesi durumunda hükmün açıklanması geri bırakılması ve hüküm verilmiş ise infazın ertelenmesi hedeflenmiş, toplumsal muhalefetin baskısı sonucu taslak yasalaşmamıştı.
Sendika.Org