Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, 15 Haziran tarihinde yayımladığı Ersoy v. Türkiye kararında 2012 yılında dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Orta Doğu Teknik Üniversitesi’ne ziyareti sırasında meydana gelen olayların ardından Ankara Adliyesi önünde yaptığı konuşmada Erdoğan’ı eleştiren öğrenci hakkında verilen cezayı ifade özgürlüğü ihlali kabul etti
Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 18 Aralık 2012 tarihinde ODTÜ’ye ziyareti sırasında gerçekleşen protestolara polis sert bir şekilde saldırmış, kreşlere dahi gaz bombası atmış ve çok sayıda öğrenci yaralanmıştı. Bunun ardından bazı öğrencilerin evi örgüt üyesi oldukları bahanesiyle basılmış fakat öğrencilerin tamamı serbest bırakılmıştı.
Öğrencilerin serbest bırakılması kararının ardından Ankara Adliyesi önünde uzun bir açıklama yapan Ömür Çağdaş Ersoy açıklamasının bir kısmında şu ifadeleri kullanmıştı:
Arkadaşlar. Bugün arkadaşlarımızın düzmece bir operasyonla alınışı zaferle sonuçlanmıştır ama bu geçici bir zaferdir. Bu kavga, Tayyip Erdoğan’ın zapt edilecek bir kale olarak bellediği ODTÜ’den tokat yemesi ve bunun karşılığında intikam hırsıyla kudurmuş bir köpek gibi öğrencilere saldırmasına karşı atılmış ikinci bir tokattır. Bugün burada mücadelemizin meşruluğu ve haklılığı sayesinde ve tüm toplum nezdinde şu an birazdan aramıza gelecek arkadaşlarımın verdiği kavganın haklı olması, meşru olması sayesinde arkadaşlarımızı almış bulunuyoruz. Ama buradan bir kere daha haykırmak gerekiyor ki; üniversitede mücadele de bu ülkede mücadele de kavga da bitmemiştir. Daha yeni başlamıştır. ODTÜ’de yakılan ateş etrafa sıçradığı müddetçe, bu kavga büyümeye ve AKP diktatörlüğünü ve uyduruk padişahlığı bu ülkeden silip atmaya üniversiteleri yeniden gençliğin geleceğini yeniden kurmanın fitilini ateşlemenin ilk adımını attığımız bugünlerde mücadele kararlılığıyla zafer sarhoşluğuna düşmeden ve saldırıların devam etmesini öngörerek mücadelemizi büyüterek devam etme iradesiyle ayrılmak zorundayız.
Açıklamanın bir polis kamerası tarafından çekilmesi üzerine Emniyet durumu savcılığa bildirmiş ve hakkında dava açılan Ersoy, kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret suçundan ceza almış, Anayasa Mahkemesi de Ersoy’un başvurusunu reddetmişti. Savunmasında Erdoğan’ın öğrencilere çok sert ifadeler kullandığını belirten Ersoy, açıklamasının Erdoğan’a ve polis şiddetine yanıt olduğunu ifade etmişti.
Ersoy, Anayasa Mahkemesi’nin kabul edilemezlik kararı üzerine 2019 yılının mart ayında avukatı Tonguç Cankurt aracılığıyla AİHM’ye başvurdu. Başvuruda olayın Erdoğan’ın canlı yayında öğrencileri sert bir şekilde suçlamasının ve yoğun bir polis saldırısının ardından gerçekleştiği ifade edilerek başvurucunun açıklamalarının kamuoyunda yakın şekilde tartışılan ve tartışılmasında kamu yararı olan sert bir güncel politik tartışma bağlamında ele alınması gerektiği ifade edildi. AİHM içtihatlarına göre Ersoy’un açıklamalarının yeterli bir olgusal temeli olduğu ifade edilerek siyasetçilerin sıradan yurttaşlara karşı daha hoşgörülü olması gerektiği ve kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret suçlamasının Başbakan’a AİHS’ye aykırı bir koruma sağladığı belirtildi.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, bugün kararını açıklayarak Ersoy’un ertelenmiş olsa dahi cezalandırılmasının ifade özgürlüğü ihlali olduğuna hükmetti. Ersoy’un konuşmasının Başbakan’ın 21 Aralık 2012 tarihli açıklamasından sonra geldiğini ifade eden Mahkeme, siyasetçilerin hoşgörülü olması gerektiğine dair içtihadını hatırlattı. Bununla birlikte Türk Ceza Kanunu’nun 125/3 (a) maddesinde yer alan kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret suçunun AİHS’ye uyumlu olmadığını tekrar vurguladı. Mahkeme Ersoy’un Recep Tayyip Erdoğan hakkındaki ifadelerinin yeterli bir olgusal temelden yoksun olamayacağını ifade ederek ertelenmiş olsa bile verilen para cezasının ifade özgürlüğünün ihlali olduğuna hükmetti ve Ersoy’a 2 bin avro manevi tazminat, 2 bin avro da avukatlık masrafı ödenmesini kararlaştırdı. Son dönemde Türkiye aleyhine verilen her karara muhalefet eden yargıç Saadet Yüksel’in muhalefet etmemesi dikkat çekti.
Mahkeme, kararı bir basın duyurusuyla twitter hesabından da paylaştı.
Judgment Omur Cagdas Ersoy v. Turkey – criminal conviction of a student for his remarks about the Prime Ministerhttps://t.co/Jg5gu2V2OI#ECHR #CEDH #ECHRpress
— ECHR CEDH (@ECHR_CEDH) June 15, 2021
Sendika.Org