Avcılar Kadın Platformu, bugün (12 Mart) İstanbul 7 no’lu Eğitim Sen şubesinde 6 Mart günü Kadıköy’deki Büyük Kadın Buluşması sonrasında gözaltına alınanlara ilişkin basın açıklaması yaptı.

Açıklamada kadınlar “Feminist mücadele her yerde, hepimiz oradaydık” yazılı pankart önünde açıklamalarda bulundu. Avcılar Kadın Platformu adına basın metnini Gamze Yıldırım okudu. Yıldırım açıklamada şunları söyledi:

8 Mart etkinlikleri kapsamında 6 Mart tarihinde Kadıköy Beşiktaş İskelesi’nde gerçekleşen Büyük Kadın Buluşması’nda LGBTİ+’ları alana almak istemeyen polis, kadınların tepkisi üzerine buluşma LGBTİ+’ları alana almak zorunda kaldı. Buluşmanın hemen bitiminden sonra trans kadınları takip eden polis, 3 trans kadını bindikleri taksiden gözaltına aldı. Gözaltına tepki gösterenler 6 kişi de bu sırada gözaltına alındı. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde 19. Feminist Gece Yürüyüşü’nde on binlerce kadın, polisin tüm engellemelerine rağmen bir araya geldi.

10 Mart tarihinde yine bir gece yarısı on binlerin içerisinden 18 kadından 12’si evleri basılarak, ritme uygun zıpladıkları ve “cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla gözaltına alındı. Gece yarısı evlerinden alınan kadınlar 11 Mart tarihinde yurt dışı yasağı ve adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı.

Her gün en az üç kadın en yakınındaki erkekler tarafından katledilirken, kadına yönelik saldırgan toplumsal yaklaşım korkutucu düzeye ulaşmışken yeterli önleyici mekanizmaları devreye sokmayan siyasi iktidar hayatlarına sahip çıkan, eşit ve özgür bir hayat için ses çıkaran kadınları gözaltına almaktadır. AKP milletvekili Hülya Nergis’in erkek ölümlerinin kadın ölümlerinden daha fazla olduğuna dair değerlendirmesi ise siyasi iktidarın kadın cinayetlerine bakış açısını gözler önüne sermektedir. Kadın cinayetlerinin, kadınların “ cinsiyetinden” kaynaklı olarak erkekler tarafından gerçekleştirilmesi gerçeğini yok saymaktır. Cinsiyet temelli şiddete maruz bırakılan herkes için güvence sayılabilecek İstanbul sözleşmesi, tam da bu patriyarkal zihniyet yüzünden hedefe alınmaktadır. LGBTİ+ bireylere dönük linç ve nefret söylemi bugün bir trans kadını daha öldürdü. Eril yargının cezasızlık politikaları da cinsiyet temelli şiddeti meşrulaştırmaktadır.

Kadınların toplumsal özne olarak yaşamın içerisinde yer alması istenememekte, tek adamlığa dayalı yeni rejime uygun makbul kadın yaratma çabası, muhalif kadınlar üzerinde baskının da artmasına neden olmaktadır. Üniversite öğrencilerinden, siyasetçilere, sendikacılardan, gazetecilere keyfi hukuksuz gözaltı ve tutuklamalar yaşanmaktadır.

Biz kadınlar hayatın her anlamıyla, yeryüzünün her yerinden direnenleriz. Bizlere dayatılan kuşatmalara boyun eğmedik. Emek sömürüsüne, işsizliğe, güvencesizliğe, erkek-devlet şiddetine, LGBTİ+ fobiye, ırkçılığa, irade gaspına, adaletsizliğe karşı meydanları, alanları ve sokakları doldurmaya devam edeceğiz. Hayatlarımızı kuşatan patriyarkayı, erkek – devlet şiddetini, faşizmi kırmak için isyanımızı, öfkemizi, mücadelemizi her yerde büyütüyoruz. Özgürlüğümüzü ve hayatlarımızı savunmak için sloganlarımızla nasıl 19. Feminist Gece Yürüyüşündeysek Dünyayı yerinden oynatmak için her yerde feminist mücadelemizi büyüteceğiz.

Yıldırım açıklamayı “Yaşasın kadın mücadelesi” diyerek sonlandırdı.

Sendika.Org