İBB’nin Kanal İstanbul’a ilişkin itirazları, 29 bilim insanının katkılarıyla kitaplaştırıldı. Çalışma, projenin olası etkilerini anlatıyor
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), Kanal İstanbul’a ilişkin itirazları, “Kanal İstanbul Çok Disiplinli Değerlendirme” adıyla kitap haline getirdi. Kanal İstanbul Çalıştayı’nda yapılan sunumların bir araya getirildiği kitapla Kanal İstanbul’un muhtemel etkilerini ortaya koyuluyor. Kitabın editörlerinden Prof. Dr. Derin Orhon, Kanal’la yıllardır hor kullanılan İstanbul’a ölümcül bir darbe vurulmak istendiğini söyledi.
İBB tarafından 10 Ocak 2020 tarihinde bilim insanları, üniversiteler, sivil toplum kuruluşları ve meslek odalarının katılımı ile gerçekleştirilen Kanal İstanbul Çalıştayı’nda sunulan bildiriler, “Kanal İstanbul Çok Disiplinli Değerlendirme” adıyla kitap olarak basıldı.
Prof. Dr. Derin Orhon, Prof. Dr.Seval Sözen ve Prof. Dr. Naci Görür editörlüğünde hazırlanan kitap, İBB Florya Yerleşkesi’nde yapılan bir törenle tanıtıldı.
Toplantının açılış konuşmasını İBB İmar ve Şehircilik Daire Başkanı Gürkan Akgün yaptı. Akgün, Kanalın yaşam, orman, tarım ve suları geri dönülmeyecek şekilde yok edeceğini söyledi.
10 Ocak’ta yapılan çalıştay sonrası konusunda uzman bilim insanlarının Kanal’a ilişkin sakıncaları bu kitapla ele aldığına dikkat çeken Akgün, “Yapılan incelemeler ve değerlendirmeler sonrası Kanal İstanbul’un ÇED raporunda çok ciddi hatalar yapıldığını tespit ettik. Bu konuda İstanbullularla birlikte itirazlarımızı sunduk. Yine Kanal’ın beraberinde gelecek imar hareketinin de İstanbul’u trafikten çevreye, sudan doğaya çok olumsuz sonuçlar doğuracağını gördük, söyledik. İBB olarak Kanal İstanbul’a yönelik itiraz ve hukuki süreçleri sürdürüyoruz” dedi.
Ardından kitabın editörlerinden Prof. Dr. Derin Orhon söz aldı. İstanbul’un yıllar boyunca sürdürülen politikalarla bu noktaya getirildiğine dikkat çeken Orhon, “Yıllar boyu İstanbul’u çok hoyrat kullandık ve bu noktalara getirdik. Şimdi de bu Kanal’la ölümcül bir darbe vurmak istiyorlar. Kanal İstanbul demek istemiyorum, bu Kanal’ın adının İstanbul’la anılmasını istemiyorum. Siyasi olarak bu kanalın akıbetini tahmin etmekte güçlük çekiyorum. Bilimsel amacı yok ama amacının ne olduğuna dair çok değişik spekülasyonlar var. Bunların bir bölümü de imar hareketleriyle görülüyor Umuyorum ki bu proje, projede denilemez, gerçekleştirilmeden unutulur” dedi.
Hazırlanan ÇED raporundaki eksikleri, yanlışları kitap incelemesi sırasında detaylıca gördüklerini söyleyen Orhon, kitap için, “Bu kitap Kanalla ilgili ÇED çalışması nasıl olurun bir örneğidir” değerlendirmesinde bulundu.
Orhon sözlerini şöyle sürdürdü:
Ben yıllardır bu alanda çalışırım, Kanal için hazırlanan ÇED raporunda imzası olanları tanımıyorum. ÇED raporunda nasıl olur bu diyeceğiniz onlarca yanlış hata var. Bakın Marmara’da bir ekolojik çalışma yapılmadan bütün debileri yanlış alarak, 2015 ile 2020 arasında İSKİ’nin yaptığı deniz çalışmalarının hiçbirine itibar etmeyerek bir sonuç çıkarmışlar. Yani nasıl olur bu, nasıl yapılır, akıl almaz. O yüzden aslında biz bu kitapla bir ÇED raporu nasıl hazırlanır, nasıl olur onun çalışmasını yaptık. Bakanlığa çağrı yapıyorum, okusunlar öğrensinler. Üniversitelere de çağrı yapıyorum, bu kitap ÇED raporu nasıl hazırlanır sorusunun yanıtıdır, okutsunlar çocuklara. Son olarak şunu söylemeliyim, ya İstanbul’u seçin ve onu koruyalım ya da kanalı seçin.
Son olarak İBB Genel Sekreteri Can Akın Çağlar söz aldı. Kitaba ilişkin bilgi veren Çağlar, “Bu kitap İBB Başkanımız Ekrem İmamoğlu’nun Kanal İstanbul’a neden itiraz ettiğinin bilimsel bir kanıtıdır. Bu çalışma kadim şehrimizin geri dönülemez yaralar almasına gönlümüzün razı olmadığını belirtmek için yazılmış bir kitaptır” dedi.
Çağlar, şöyle devam etti:
Kanal İstanbul’un yapılması durumunda susuzluk yaşayacağımız, deprem tetiklenmesi riskinin olabileceği, İstanbul’un doğasının, ekolojisinin uzun yıllar belki geri dönülemeyecek kadar tahrip edileceği, bir anlamda tarihin de tahrip edileceği aşikardır. Kabaca bir hesaplamayla 100 milyar liraya mal olacak bu projenin 82 milyonun parasıyla yapılacağı ve ilave vergi yükü anlamına geldiğini unutmamalıyız. Sadece İBB olarak bize ham bir çalışmayla 23 milyar liralık maliyet yükleneceğini görüyoruz.
Kanal İstanbul Projesinin, 17 farklı uzmanlık alanından 29 bilim insanı tarafından değerlendirildiği ‘Kanal İstanbul: Çok Disiplinli Değerlendirme’ kitabı çıktı. Kanal İstanbul’un Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporunda ele alınan ya da alınmayan hususlar ve eksik değerlendirmelere yer verilen kitapta şu konular yer alıyor: