Çorlu’da meydana gelen tren katliamı davasında yargılanan 4 sanığın dördüncü duruşması Çorlu 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Müşteki avukatlarının sanıkların tutuklanması talebi reddedildi
Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinde yolcu treninin vagonlarının raydan çıkarak devrilmesi sonucu 25 kişinin yaşamını yitirdiği, yüzlerce kişinin de yaralandığı tren katliamına ilişkin açılan davanın dördüncü duruşması Çorlu 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Mezopotamya Ajansı’nın haberine göre, duruşma öncesinde katliamda yakınlarını kaybeden aileler Çorlu Santral Parkı’nda buluşarak buradan duruşmanın yapılacağı Çorlu Halk Eğitim Merkezi’ne kadar yürüdü ve aileler “Kaza değil cinayet” sloganıyla adalet taleplerini yeniledi.
Aileler adına yapılan basın açıklamasında “Bugün 520 gün oldu. 520 gündür adalet bekliyoruz. Kimse korunmasın. Eğer bu ihmal zincirlerinde, en alt düzeyden en üst düzeye kadar kim varsa… Bir bakan da sorumluysa bakan da yargılansın müdür de yargılansın en alt düzeydeki eleman da yargılansın. Tek istediğimiz adalet” ifadelerine yer verildi. Açıklamanın ardından mahkeme salonuna geçildi.
Duruşmada söz alan müşteki avukatı Can Atalay, önceki duruşmada üniversitelerden bilirkişi vasfına sahip öğretim üyelerinin isim listelerinin istendiğini hatırlatarak “İTÜ, ulaştırma alanında bilirkişi olarak görevlendirecek kimsenin olmadığı yönünde yanıt vermiştir. Bu şekilde kamu görevinden kaçınılması kabul edilemez. Yıldız Teknik ise müzekkereye yanıt dahi vermemiştir” dedi.
Atalay’ın beyanından sonra TCDD Halkalı 14’üncü Demiryolu Bakım Müdürlüğü’nde Demiryolu Bakım Müdürü olarak görev yapan sanık Turgut Kurt’un ifadesine geçildi. Mahkeme başkanının “Menfezlerin zorunlu bakım programlarının sorumluluğu kimdedir?” şeklindeki sorusuna “Bölge müdürlüğündedir” diye cevap verdi. Kurt, mahkeme başkanının “Mahal yeri listesinde bütün menfezler var ancak kazanın olduğu menfez neden yok?” sorusunu ise “Mühendislerimiz yazmayı gerekli görmemiş” diye yanıtladı.
Duruşmada daha sonra müştekiler söz aldı. Kaza sırasında akrabaları ile birlikte trende olduğunu belirten eski makinist Coşkun Yıldız, “Demir yollarında insanlar havada uçuyordu. Vagonlarda baya süründük. 21.00 sıralarında kurtarıldım. 3 defa ameliyat oldum. Sistemi iyi kötü bilen biriyim. Menfezin o şekilde yapılması bile yanlış. Bunu bir doğal afete bağlamak çok yanlış ” ifadelerini kullandı.
Müşteki beyanlarının ardından savcı mütalaayı açıkladı. Mütalaada mağdur ve müştekilerin katılma talepleri kabulüne, baroların katılma talebinin reddine, YTÜ’ye tekit edilmesine, tanık Mümin Karasu için talimatın beklenmesine, sanıkların tutuklanma yönündeki taleplerin reddine ve adli kontrolün devamına, bilirkişi heyetinin kesinleşmesinin ardından olay mahallinde keşfe çıkılmasına, dosyadaki eksiklerin tamamlanmasına karar verildi. Mahkeme heyeti duruşması 21 Nisan 2020 tarihine erteledi.
Katliamda babasıyla birlikte hayatını kaybeden Oğuz Arda Sel’in dedesi Necmettin Sel gazetecilere konuştu. Mahkemenin kararına tepki gösteren Sel, “Bunlar 9 yaşındaki bir çocuğun ikiye bölünmüş halini görsünler, ondan sonra karar versinler. Biz yaşamıyoruz. Adalet nerede adalet? Orta sahada top çevirdiler. Bugün geldik burada aynı şeyler tekrarlandı. Diyoruz ki “Bilirkişiler, ‘bilen kişiler’ olsun, biz de bir şeyler sunalım. Karar, “bilirkişiler yok”. Bilirkişiler kimin elinde, rektörün elinde, rektör kimin elinde siyasilerin elinde. Hiç kimse bu davaya bakmak istemiyor. Bazı hocalar “Biz bu davaya bakarız haberimiz yok” diyorlar. Rektörler hocalara bildirmemiş” dedi.
Bu ülkede adalet mekanizması işlemiyor. İnsanlar “adalet” diyor. Kimse bakmıyor, herkes işine bakıyor. Para gelsin, Türkiye’nin itibarı… Türk halkının itibarı ne olacak. İnsanlar ölüyor. Cumhurbaşkanı torununu alıp kucağına seviyorsun. Benim torunum iki parça. Çuval gibi diktiler. Torununu nasıl kucağına alıp sevebiliyorsun. Beni alın zindana atın. Yeter! Çekin şu pis ellerinizi adaletin üstünden.
Katliamda hayatını kaybeden Oğuz Arda Sel’in dedesi Necmettin Sel
“Cumhurbaşkanı torununu alıp kucağına seviyorsun. Benim torunum iki parça. Çuval gibi diktiler. Beni alın zindana atın. Yeter! Çekin şu pis ellerinizi adaletin üstünden”
(Video: @direnisler) pic.twitter.com/mS4irWQVfh— sendika.org (@sendika_org) December 10, 2019
Sendika.Org