ABB Başkanı Mansur Yavaş, mazbatasını aldığı 8 Nisan’dan itibaren geçen 100 güne ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Yavaş, belediye iştiraklerinden hâlâ istifa etmeyen yöneticilere seslenerek “Siz niye gitmiyorsunuz? Aç değilsiniz açıkta değilsiniz” dedi
Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş, mazbatasını aldığı 8 Nisan’dan bu yana geçen 100 günlük sürece ilişkin değerlendirmelerde bulundu. DHA’nın aktardığına göre Yavaş, bu süreçte ortak akıl ve şeffaf bir şekilde duyurmaya çalıştıklarını belirtti.
Yavaş, genel sekreter, genel sekreter yardımcısı ve bazı daire başkanlarını atayamadıklarını, yasa gereği muvafakat alamadıklarını belirterek “Genel itibarı ile eski yönetimden kalan arkadaşlarımız ile devam ettik. Yavaş yavaş kadromuzu oluşturmaya çalışıyoruz, geç de olsa. Bize göre eskiden yanlış yapıldığına inandığımız şeyleri düzeltmek, bununla ilgili bir teşkilat şeması oluşturmaya çalışıyoruz. Ama güzel işleyen şeylere de hiç dokunmadan devam ediyoruz” dedi.
Yavaş, belediye şirketlerinde bazı problemler yaşandığını belirterek Erdoğan’ın söylediği “İnsan ekibi ile gelmeli ekibi ile gitmeli” sözlerini anımsattı ve şunları söyledi:
Biz de ekibimiz ile yönetmek istiyoruz. Şöyle bir eleştiri yaptılar; “İkramiyeler ödenmedi” diye. Şirket genel müdürleri, şirket yönetim kurulları ödesin. Şu anda sorumlular onlar. Demek ki belediyeye bağımlılar. Belediye bir şey vermezse alamıyorlar. O zaman tabii ki o bütçeyi yönetirken o insanların kimin olacağını seçmek benim hakkım. Daha önce de öyle olmuş. Belediye şirketleri ile ilgili denetim yapıldığı zaman ben hesap vereceğim belediye meclisinde; ama bir başkası yönetecek.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde belediye iştiraklerindeki yöneticilerin kamuoyu tepkisiyle istifa ettiğini hatırlatan Yavaş, istifa etmeyen yöneticileri eleştirdi ve istifaya çağırdı:
Burada hâlâ istifa etmeyen şirket yöneticileri var? Neden istifa etmiyorsunuz ki? Ankaralı yeni yönetimini seçi. Dolayısı ile yeni yönetim de kendi ekibi ile yönetime devam edecek. Siz niye gitmiyorsunuz? Aç değilsiniz açıkta değilsiniz. Baktığınız zaman içinde hakimler var, emekli olup çok yüksek maaş alan eski vekiller var. Niye ayrılmıyorsunuz? Üstelik zarar ettiriyorsunuz; örneğin Halk Ekmek. Biz Halk Ekmek’e kâr ettirip daha ucuza ekmek vermek istiyoruz. Halk Ekmek de daha başka şeyler satmak istiyoruz. Halk bundan yararlansın istiyoruz. Üreticinin malını direkt almak istiyoruz. Neden bunu yaptırmıyorsunuz ki bize? Ben sizlerin huzurunuzda görevlerini acilen bırakmalarını istiyorum. Belediye şirketlerinin yönetiminin belediye meclisinden seçilmesi gibi bir taslak hazırlandığı söylendi, hatta belediye encümeninin yapısının da değişeceği söylendi; ama şu ana kadar gündeme gelmedi. Yapılacak mı bilmiyorum.
Belediyenin merkezi bütçesinin, EGO ve ASKİ hariç 8 milyar TL’nin üzerinde olduğunu belirten Yavaş, bütçeyi denkleştirmek için 2,9 milyar TL’lik gayrimenkulün satışının öngörüldüğünü kaydetti. Yavaş, satışa ilişkin belediye meclisinden izin çıkıp çıkmayacağının belli olmadığına dikkat çekerek “Gördüğünüz gibi satışa engel oluyorlar. Bir de 2,9 milyarlık gayrimenkulü alacak kimse yok şuan. Dolayısıyla tasarruf etmemiz gerekiyor, yaptığımız israfları engelleyerek 3 aylık bütçede 200 milyon liraya yakın tasarruf ettik. 2,9 milyarlık gayrimenkul satışı yapamayacağımızdan dolayı meydana gelen açığı tasarruflar ve belediye gelirlerinin arttırılması yoluyla gidermeye çalışacağız. Bu zorluklara rağmen biz Ankaralının altyapıdaki zorluklarını bir şekilde tamiratlarla yapabildiğimiz kadarıyla, asfaltları, acil yapılması gereken işleri karşılamaya çalışıyoruz” dedi.
Yavaş, YSK2nin seçim takviminin açıklandığı aralık ayından itibaren belediyeye 832 kişi alındığını, seçim sonucunun belli olduğu tarihten sonra da 50’ye yakın kişi alındığını, bu 50 kişinin işe başlatılmayacağını duyurduklarını anımsattı. Alınan 832 kişi ile ilgili işlem başlattıklarını ve onları tespit etmeye çalıştıklarını belirten Yavaş, “Seçim kampanyası döneminde seçilmem halinde 25 bin kişiyi işten çıkaracağım söylendi. 25 kişi bile işten çıkarmadık. ‘Yardımlar kesilecek’ diyorlardı, yardımlar da kesilmedi. Hatta yardım alanların hepsini, kendilerini ve çocuklarını iş sahibi yapmak için çalışmalara başladık. Sürekli başkalarından yardım almaya ihtiyaç duymasınlar diye. Dolayısı ile önce yönetim anlayışını değiştirmeye çalıştık” diye konuştu.
Sendika.Org