AKP’li Samsun Belediyesi, seçimden önce suya indirim yaptı. Seçimden hemen sonra ise halkı aptal yerine koyarcasına suyun metreküp fiyatına yüzde 25, sayaç okuma bedeline de yüzde 150 zam yaptı. Buna karşı belediye meclisi toplantısında tepkisini dile getirip zamların geri çekilmesini isteyenlerin de gırtlağına sarıldı
Samsun Büyükşehir Belediyesi’nin meclis toplantısına giderek suya yapılan zamların geri çekilmesi talebini dile getirince AKP’li meclis üyesi tarafından boğazı sıkılarak darbedilen Halkevleri üyesi Tuncay Şahin’le o gün yaşananları ve Samsun’da su zamlarının geri çekilmesi için yürütülen mücadeleyi konuştuk.
Merhaba, sizi tanıyabilir miyiz?
Adım Tuncay Şahin, 38 yaşındayım. Elektrikçiyim. Halkevleri üyesiyim.
Samsun’da su zamlarının geri çekilmesi talebi yeni gündeme gelmedi, bir süredir kampanya yürütüyorsunuz? Neler oluyor?
Halkevciler olarak Samsun’daki su hakkı mücadelemize 21 Mayıs’ta yerel basında gündem olan suyun metreküp fiyatına yüzde 25, sayaç okuma bedeline yüzde 150 zam haberini duyunca başladık. AKP belediyeciliği seçimden önce yaptığı sözde indirimin ardından gerçek yüzünü seçimlerden sonra katbekat zam yaparak çok hızlı göstermişti. Bu kriz ortamında Samsun halkının şikayetlerini göz önünde bulundurarak bir şeyler yapmaya karar verdik.
Mücadele süreci nasıl gelişti, bu süreçte neler yaptınız?
Halkın hakları mücadelemizin kazandırdığı pratiklerle zam haberini hemen gündemimize aldık ve neler yapabileceğimizi düşündük. Hızlı ve ifşa edici olması adına önce SASKİ (Samsun Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü) önüne gittik.
“Gönül Belediyeciliği: Rant, Yağma, Talan, Zam” pankartının arkasında sözümüzü söyledik. Zamlar geri çekilene kadar mücadelemizin devam edeceğini söyledik. Basın açıklamasına kitlesel bir katılım olmasa da medyadaki yankısı oldukça fazlaydı.
Hemen ertesi gün DİSK Emekli-Sen’in Büyükşehir Belediyesi önündeki su zammı eylemine katıldık. Basın açıklaması ve oturma eylemi yine medyanın gündemindeydi.
Halkevleri olarak süreci imza kampanyasına dönüştürerek devam ettirme kararı aldık, şehrin dört bir yanına stantlar kurduk.
Yine bazı kesimler tarafından boşa uğraşmakla eleştirildik ama “Bu kez haklısınız” diyenler, “Arkanızdayız” diyenler çoğunluktaydı. “AKP’liyim ama imza atıyorum”lar, “Oy verdim ama bizi aptal yerine koydular”, “Artık geçinemiyorum” gibi cümlelere aşina olmuştuk.
Özellikle seçim sürecinde şeffaf belediyeciliğin, indirimlerin konuşulması ve İstanbul seçiminin gündemde olması halkı bu açıdan ilgili ve öfkeli kılıyordu. Destekçimiz çoktu, haklı bulanımız çoktu ama bir şeylerin değişeceğine inan, hakkını aramak için yanımızda saf tutanların sayısı yeterince artmıyordu. Toplum, hak arama anlayışını kendine bir vazife olarak görmüyor; bu işi solculara, sosyalistlere ait bir iş gibi kodluyordu.
Meclis toplantısına katılmaya nasıl karar verdiniz, o gün neler yaşandı?
Hakkını arayanlarla hak gasbedenlerin birbirine ulaşamaz olmadığını, yapacak bir şeyin mutlaka olduğunu göstermek, ne yapmak istediğimizi daha gür bir sesle anlatmak için halka açık olan Büyükşehir Belediyesi Meclis toplantısına katılma kararı aldık.
Derdimiz; sözümüzü aktarmak, şikâyeti muhatabın suratına söylemek, kampanya sürecinde halktan dinlediklerimizi meclis gündemine taşımaktı. Sonuçta biz halkız haklı taleplerimizi iletip, sözümüzü söyledikten sonra oradan çıkacaktık.
Meclis üyesi deyince aldanmamalı. Yeterli güvenlik tedbiri olmayan toplantıda AKP’li meclis üyeleri gerçekleri işitince kudurmuşa döndüler. Bizi hiçbir şekilde dinlemediler, sözümüzü söyleyip çıkacağız dememize rağmen bize saldırdılar, darp ettiler.
O gün bizi darp edenler hakkında suç duyurusunda bulunduk hukuki anlamda da haklarımızı arayacağız. Fakat saldırılar karşısında asla yılmayacağız.
Bundan sonra ne yapacaksınız?
Çocuklarımızın geleceği için hakkımızı daha kalabalık arayıp kazanacağız. Hak aramak, bu karanlığın karşısında durmak hepimizin görevi olmalı. Tüm Samsun halkını 21 Haziran Cuma günü saat 15.00’te Büyükşehir Belediyesi önünde buluşup zamların geri çekilmesi için dilekçe vermeye davet ediyoruz. Herkes bilmelidir ki karanlığın karşısında halkın hakları için mücadele eden Halkevciler var.
Yıllardır hem ülkeyi hem de belediyeleri yöneten AKP krizin faturasını halka ödetmeye çalışıyor. Onlar her ne kadar aynı gemideyiz dese de biz aynı gemide olmadığımızı biliyoruz. Kendileri yazlık kışlık saraylarda otururken halkı tanzim satış kuyruklarına mahkum ediyorlar.
Seçim öncesi Samsun’da suya indirim yaparak enflasyonla mücadele ettiklerini söylediler seçimden hemen sonra, önce suya sonra da ekmeğe zam yaptılar. İlerleyen zamanlarda ulaşıma zam yapılması da bekleniyor.
23 Haziran’da İstanbul’da tüm Türkiye’yi etkileyecek bir seçim yapılacak. İstanbullu seçmenler Samsun’a bakarak AKP’nin belediyeciliğinin gerçek yüzünü görebilirler. Yıllardır belediye ellerinde olmasına rağmen yapmadıkları şeyleri bugün seçimi kazanmak için vadediyorlar ancak seçimlerden hemen sonra Samsun’da olduğu gibi gerçek yüzlerini göstereceklerdir.
Sendika.Org / Samsun