Yüzde 90’ı Türkiye’nin de resmen “terör örgütü” kabul ettiği HTŞ’nin kontrolüne giren ve ateşkes anlaşmasının hükmünü yitirdiği İdlip’te Rusya ve Suriye’nin operasyonları karşısında TSK noktalarındaki askerler fiilen cihatçılara canlı kalkanlık yapıyor
İdlip’te çatışmalar şiddetlenirken, cihatçılarla Suriye ordusu arasındaki hatta yer alan TSK gözlem noktaları top atışlarına hedef olmaya devam ediyor. Yüzde 90’ı Türkiye’nin de resmen “terör örgütü” kabul ettiği, El Kaide kökenli Heyet-i Tahrir’uş Şam (HTŞ) örgütünün kontrolüne giren ve ateşkes anlaşmasının hükmünü yitirdiği İdlip’te Rusya ve Suriye’nin operasyonları karşısında TSK noktalarındaki askerler fiilen cihatçılara canlı kalkanlık yapıyor.
Milli Savunma Bakanlığı dün (27 Haziran) akşam saatlerinde Hama’nın kuzeybatısı ile İdlip’in batısı arasında yer alan 10 numaralı TSK Gözlem Noktası’nın Suriye ordusunun top atışına denk gelmesi sonucu 1 askerin yaşamını yitirdiğini, 3 askerin de yaralandığını belirtti.
Askeri helikopterler askerleri gözlem noktasından Türkiye’ye taşırken sınırda ve hava trafiğinde büyük hareketlilik yaşandı. Türk jetlerinin Halep’in batısında ve İdlip’te görüldüğü iddia edildi.
Milli Savunma Bakanlığı açıklamasında “Saldırıyla ilgili olarak Rusya’nın Ankara Ataşesi, Genelkurmay Başkanlığına çağırılarak Rusya nezdinde gerekli girişimlerde bulunulmuş; saldırıların en ağır şekilde cezalandırılacağı iletilmiştir” denilirken, Rusya’dan gelen tepki düşündürücüydü.
Rus haber ajansı Sputnik’te yer alan habere göre Ankara’daki Rusya Büyükelçiliği’nin basın ataşesi İrina Kasimova, Suriye’nin İdlib bölgesindeki gözlem noktalarından birisine düzenlenen havan topu saldırısının ardından Rusya’nın Ankara’daki askeri ataşesinin Türkiye Genelkurmay Başkanlığı’na çağrıldığının doğru olup olmadığı sorulduğunda, “Yorumumuz yok” yanıtını verdi.
Suriye ordusu ile cihatçılar arasındaki çatışmaların tırmanması nedeniyle sık sık TSK gözlem noktalarının hedef olması ve Suriye ordusuna karşılık verilmesi üzerine Suriye hükümeti, TSK’yi Suriye topraklarında “işgalci” kabul ettiklerini belirtmekle birlikte, iki ülkenin savaş haline girmesini tercih etmediklerini ifade etmişti.
Suriye Dışişleri Bakanı Velid el-Muallim, 18 Haziran’da Çin ziyaretinde yaptığı konuşmada böylesi bir çatışma riskine dikkat çekip AKP’ye seslenmişti: “Türkiye Suriye toprağının bir bölümünü işgal ederken, ülkenin bazı bölgelerinde askeri varlığını da sürdürüyor. Türkiye, Nusra Cephesi’ni mi koruyor? Türkistan İslam Partisi’nin de aralarında olduğu bazı terörist güçleri mi koruyor?”
TSK geçtiğimiz yıl sonbaharda Rusya ve İran’la varılan Soçi anlaşması gereği, “İdlip Gerginliği Azaltma Bölgesinde” terörist kabul edilen cihatçıları etkisizleştirmek ve İdlip’ten geçen otoyolları trafiğe açmak üzere bölgede gözlem noktaları kurmuştu. Ne var ki Türkiye tarafı sözlerini yerine getiremedi ve terörist kabul edilen cihatçılar TSK’yi bir tür koruma kalkanı olarak kullanarak İdlip’te kontrolü yüzde 90 ele geçirip saldırılarını sürdürdü. Bu durum karşısında Suriye’nin yanı sıra Rusya da eleştirilerini yoğunlaştırdı.
Sendika.Org