Mersin’de “Akkuyu’da nükleer santral inşaatı neden hemen durdurulmalı?” başlıklı panelde bir araya gelen nükleer karşıtları “Sadece yaşanan veya yaşanması muhtemel kazalar nedeniyle değil; enerji ihtiyacı, ekonomik nedenler, normal çalışma koşullarında dahi yaratacağı ekolojik tahribat nedeniyle ne Akkuyu’da, ne Sinop’ta nükleer santral kurulmasını istemiyoruz” dedi
Mersin’de nükleer karşıtları “Akkuyu’da nükleer santral inşaatı neden hemen durdurulmalı?” adlı panelde bir araya geldi.
Mersin Kent Konseyi ve Mersin Nükleer Karşıtı Platform’un ortak olarak düzenlediği panel öncesinde basın açıklaması yapıldı. Basın açıklamasını okuyan NKP sözcüsü Emre Üresin, Akkuyu Nükleer Santralinin temelinde tespit edilen çatlaklara ilişkin haberlerin santralin bölgede yaratacağı olumsuz etkilere dair endişelerini pekiştirdiğini belirterek şunları söyledi:
Geçtiğimiz günlerde Akkuyu Nükleer Santralinin temelinde tespit edilen çatlaklara ilişkin haberler ne kadar haklı olduğumuzu bir kez daha göstermiştir. Santralin temelinin bazı bölümünde oluşan çatlakların projeyi denetlemekle yükümlü Türkiye Atom Enerjisi Kurumu yetkililerince tespit edildiği basına yansımıştır. Haberde çatlak oluşan bölümlerin kırılarak yeniden beton dökülerek onarıldığı ancak aynı yerde yeniden çatlakların oluştuğu ifade edilmiştir. Oluşan yeni çatlakların aynı yöntemle onarıldığı, temelin tamamlandığı ve üst yapı için hazır hale getirildiği de belirtilmektedir. Akkuyu Nükleer A.Ş. tarafından 8 Mayıs 2019 tarihinde yapılan kısa açıklama da ise zeminde çatlakların oluştuğu reddedilmemiştir. Akkuyu Nükleer Santralinin yer seçimi 1970’li yılların başında yapılmıştır. Ecemiş fay hattına çok yakın olan inşaat alanının, zemin bakımından da sorunlu olduğu tarafımızca defalarca dile getirilmiştir. Yeni incelemeler yapılmaksızın yarım asır önce yer seçimi yapılan alanda inşaat çalışmaları başlatılmış Mersin Nükleer Karşıtı Platformun ve ilgili meslek örgütlerinin seçilen alanın jeolojik olarak uygun olmadığı uyarıları dikkate alınmamıştır.
Çernobil ve Fukuşima’da yaşanan felaketin izleri hala canlıyken, yaşanan zemin veya temel sorununa rağmen inşaatın hala devam ediyor olmasının hayret verici olduğunu vurgulayan Üresin, “Mersin Nükleer Karşıtı Platform olarak sadece yaşanan veya yaşanması muhtemel kazalar nedeniyle değil; enerji ihtiyacı, ekonomik nedenler, normal çalışma koşullarında dahi yaratacağı ekolojik tahribat nedeniyle ne Akkuyu’da, ne Sinop’ta ne de dünyanın herhangi bir yerinde nükleer santral kurulmasını istemiyoruz” dedi.
Dünyanın her yerinde nükleer santraller hızla kapatılırken Akkuyu projesinde ısrarcı olmanın akıl dışı olduğunu belirten Üresin, “Nükleer karşıtı mücadeleyi emek ve özveriyle büyütecek ve halkımızı da nükleer güç santralin sebep olacağı sorunlar hakkında bilimsel gerçeklerle aydınlatacağız. Mücadelemizi hukuksal alanda da sürdürmeye devam edeceğiz” dedi ve dinleyicileri “Akkuyu’da nükleer santral inşaatı neden hemen durdurulmalı?” başlıklı panele davet etti.
Dr. Esra Ergüzeloğlu’nun moderatörlüğünü yaptığı, Nükleer Fizikçi Profesör Dr. Hayrettin Kılıç ve Adana Barosu’ndan Avukat İsmail Hakkı Atal’ın konuşmacı olarak katıldığı panel Mersin Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleştirildi. Panel salonunun girişinde nükleer santral felaketleri ile ilgili fotoğraflar sergilendi.
Sendika.Org