Kılıçdaroğlu, seçimlerin iptali ile bir haksızlık yapıldığını vurgulayıp AKP’li yurttaşlar da dahil haksızlığa karşı çıkan herkese 23 Haziran için çağrı yaparak “Haksızlığa uğrayana hakkını teslim edeceğiz!” dedi
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında AKP iktidarının ekonomi politikalarını eleştirdi, TÜSİAD’ın hükümete yönelik eleştirilerinin altını çizdi ve hala gerekçeli karar açıklayamayan YSK’ye yüklendi.
Kılıçdaroğlu giderek tırmanan işsizliğe dikkat çekerek “Geniş tanımlı işsizliğe baktığınızda 8 milyon 475 bin kişi işsiz. Sarayın, damadın, bakanların haberi var mı? Bilboardlara istihdam seferberliği başlattık diye ilan asmışlar. İşsizlik seferberliği desen anlarım” dedi.
TOBB’un ve TESK’in iktidar tarafından susturulduğunu belirten Kılıçdaroğlu, TÜSİAD’ın Erdoğan tarafından tehditle karşılık verilen eleştirilerine sahip çıktı.
YSK’nin Saray kontrolünde karar verdiğini belirten Kılıçdaroğlu, 7 YSK üyesine yönelik sert eleştirilerini sürdürdü: “YSK pazartesi gerekçeyi açıklayacaktı. Kim söyledi? Saray’da oturan zat. Çünkü YSK’nın tek bir üyesi var, Saray’da oturan zat. Bir de orada 7 kişilik çete var. Biz sarayda 200 sayfa yazdık, basın altına imzayı verin dediler. Bunlar da imzaladı. Bunların hiçbiri hakim değil.”
Konuşmasının sonunda halkın ferasetine güvendiklerini belirten Kılıçdaroğlu, seçimlerin iptali ile bir haksızlık yapıldığını vurgulayıp AKP’li yurttaşlar da dahil haksızlığa karşı çıkan herkese 23 Haziran için çağrı yaparak “Haksızlığa uğrayana hakkını teslim edeceğiz!” dedi.
Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından satırbaşları:
“Güzel bir aydayız. 19 Mayıs’ın 100. yılındayız. 19 Mayıs, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunda en önemli adımın atıldığı tarihtir.”
“Atatürk, TBMM’de yaptığı konuşmada ‘16 Mayıs 1919’da İstanbul’dan ayrıldım, Samsun’da işe başladım’ diyor.”
“19 Mayıs, emperyalizme ve işbirlikçilerine boyun eğmemenin, direnmenin tarihidir. Bağımsızlığımızın önündeki engelleri yok edenlerin tarihidir. Esareti ve mandayı reddeden bir milletin hak, hukuk ve bağımsızlığına sahip çıkmanın tarihidir.”
“19 Mayıs, en karanlık anlarda bile yurt sevgisiyle omuz omuza mücadele edenlerin tarihidir.”
“Mustafa Kemal ve arkadaşlarının kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’ni demokrasiyle taçlandırma görevimiz var.”
“Bugün ülkemiz 100 yıl önce mücadele ile kazandıklarımızın gerisine düşmüş olabilir. Bölen, kutuplaştıran, baskıcı siyasetle yara alıyor olabilir. Fikri hür, vicdanı hür gençlerimizle, halkımızla birlikte çağdaş medeniyetlere ulaşabilmek için çalışacağız.”
“Aramızda TRT çalışanları var. Anayasa diyor ki, haberler doğru verilecek. TRT maalesef bu görevini büyük ölçüde yitirmiş durumda.”
“20 Temmuz’dan bugüne bir CHP Milletvekili, Genel Başkanı TRT’ye davet edilmiş değildir. Burada kamu tarafsızlığı gölgelenmiştir.”
“15 Temmuz’dan sonra sarayda bir toplantı yapılmıştı ve bana sorulduğunda şunu söyledim; ‘yargı bağımsızlığını sağlamak zorundayız. TRT ne durumda biliyor musunuz? 15 Temmuz’a kadar TRT ekranlarını bize kapattılar’. Erdoğan ‘yanlış yapmışlar’ dedi.”
“TRT, akıldan ve mantıktan mahrum hale gelmiş bir kurumdur. Üzülüyorum.”
“TRT halkındır ve halkın kalsın diye mücadele ediyoruz.”
“TRT havuz medyasının da sponsorluğunu yapıyor.”
”TRT’de istihdam fazlası personel var deniliyor. 169 kişinin bu şekilde uzaklaştırılması planlanıyor. Ama diğer taraftan 280 personel alınıyor. Kimleri gönderiyorlar? Ödüllü saz ve ses sanatçıları, muhabirler, kameramanlar, spikerler var.”
“Ses sanatçısını Tarım Bakanlığı’na gönderiyorlar. Bakan ne yapacak, müzik mi dinleyecek?”
”Siyasal iktidarın kendi militanı haline getirdiği bir TRT var.”
“Bütün imkanları havuz medyasına aktarıyorlar. İstediğiniz kadar aktarın; ne televizyonları izleniyor, ne gazeteleri okunuyor.”
“Bu toprakların mayasında Mevlanalar, Hacı Bektaş-ı Veliler, Köroğlular, Dadaloğlular var.”
“15 Temmuz’dan sonra vakıf kurulacaktı. Kampanya yaptılar. 300 milyondan fazla para toplandı. 13 Mayıs 2019’da CİMER, vakfın daha kurulmadığını açıkladı.Siz şehidin yakınlarının aşına, işine, paralarına bile göz diktiniz!”
“Son bir yılda 1.376.000 kişi işsiz kaldı.”
“İşsizliği kim yaratıyor? Ekonominin başına atadılar sosyete damadı! Sosyete damat ekonominin e’sinden anlamıyor. Ekonomi ne diye sor, sadece cebindeki dolarları gösterir. Yatağa aç giren çocukları bilmez, ekmeksiz yaşayanları bilmez, fakirliği bilmez!”
“Geniş tanımlı işsizliğe baktığınızda 8 milyon 475 bin kişi işsiz. Sarayın, damadın, bakanların haberi var mı? Bilboardlara istihdam seferberliği başlattık diye ilan asmışlar. İşsizlik seferberliği desen anlarım.”
“TOBB sanki iktidarın yan kuruluşu. Battım diyen esnaf var ses çıkarmıyorsun. Sonra istihdam seferberliği düzenliyorlar.”
“İşsiz bir babanın akşam eve ekmek götürememesi ne demek, çocuğunun yüzüne bakamamak ne demek biliyor musunuz? Çaresizlik içinde kendini yakan işçiler, işsizler var. Görüyoruz sonra unutuyoruz.”
“İşsizlik, bir ailede ne kadar derin travmalara yol açar, bu saraylılar bunu biliyorlar mı? Eli ekmek tutmayan biri nasıl geleceğini inşa edecek? Sosyete damat ve kibir abidesi kayınpederi bunlardan haberdar mı?”
“Sanıyorlar ki herkes Saray’daki gibi lale devri yaşıyor. Yok öyle bir şey!”
“Ekonominin en büyük sorunu sizsiniz. Sizde insan sevgisi, ülke sevgisi yok kardeşim.”
“Niçin işsizlik patladı? Neden Cumhuriyet tarihinin en büyük vakasıyla karşı karşıyayız? Türkiye üretimden koparıldığı için işsizlik patlak veriyor. Londra’daki bir avuç tefeciden para dilendiniz, dünyanın faizini ödediniz.”
“Çiftçi de perişan. Üretim yok. Büyük kentlerin varoşlarına asgari ücretle iş bulabilir miyim diye göç ediyor. Sorunu nasıl çözeceklerini de bilmiyorlar.”
“Ne işsizlik ne ekonomi sorununu bunlar çözemez. Çözmeleri için devlette planlama, liyakat lazım. Çözmeleri için dünya ekonomisini ve siyasetini iyi okumaları lazım. Hiçbirini yapamıyorlar.”
”Fabrikada, tarlada, hizmet sektöründe üretmezse o ülkede işsizlik olur. Yabancı parayla ülkeyi yönetmeye çalışıyorlar. Bitlis’teki sigara fabrikasını bile kapattılar.”
“Binlerce esnaf kepenk kapatırken sarayda oturursan, TOBB’da oturup aman bir şey demeyeyim başım yanar dersen ekonomik sorunları çözemezsin. Beyefendinin eleştiriye de tahammülü yok.”
“Rahmetli Ecevit Ekonomik ve Sosyal Konseyi kararnameyle kurdu.Sonra bunun kanunu çıktı üç ayda bir toplanır denildi. 5 Şubat 2009’dan beri toplanmıyor. 10 yıldır Ekonomik ve Sosyal Konsey toplanmıyor. Daha acısı kalkınma planı yok,nasıl üretim yapacağız?”
“Sorunu nasıl çözeceklerini de bilmiyorlar. Danışsalar, oturup konuşsalar, ekonomide çözülmeyecek sorun yoktur. İstişare yapmıyorlar. Çözme birikimleri ve kapasiteleri de yok.”
“Yaptığın yönetim beceriksizliğinin hesabını millete mi soracaksın? 8 milyon işsiz bekliyor, hâlâ bunu görmüyor musun sen? Havuz medyası 24 saat sana övgü düzüyor ama kimse izlemiyor bunu görmüyor musun sen?“
“Kibir abidesi dediğimde, bu kadar sert eleştirme demişlerdi. İnanarak söylüyorum, kibir abidesi. Benden başka hiçbir şey yok diyor. Başka da bir şey demiyor.”
“Herkesin karnını doyurduk ama yine de oy vermiyorlar diyor. E millet akıllı kardeşim, niye sana oy versin? İşsize bakıyor yaratan kim, sen. Dış politikaya bakıyor, yapan kim, sen. Çiftçiyi perişan eden kim, sen.”
“Kimin parasıyla kimi doyuruyorsun sen? O paralar 80 milyondan toplanan paralar. Sen onları değil 80 milyon seni doyuruyor!”
“Otobüse binerken, su içerken vergi alacaksın, fakir fukaraya ben seni doyuruyorum diyeceksin.Esas halk seni doyuruyor. Farkında mısın? Yazlık sarayını, kışlık sarayını, uçan sarayını sana kim aldı? O fukara vatandaş aldı. Rüyanda görmediğin maaşı veriyorlar.”
“YSK pazartesi gerekçeyi açıklayacaktı. Kim söyledi? Saray’da oturan zat. Çünkü YSK’nın tek bir üyesi var, Saray’da oturan zat. Bir de orada 7 kişilik çete var.”
“Biz sarayda 200 sayfa yazdık, basın altına imzayı verin dediler. Bunlar da imzaladı. Bunların hiçbiri hakim değil.”
“Binali Bey’le ilgili hiçbir şey demeyeceğim, O’nu Allah’a havale ediyorum. Onlar ne kadar eski varsa çıkardılar. Biz; genç, idealleri olan insanları çıkardık.”
Konuşmasının sonunda halkın ferasetine güvendiklerini belirten Kılıçdaroğlu, seçimlerin iptali ile bir haksızlık yapıldığını vurgulayıp AKP’li yurttaşlar da dahil haksızlığa karşı çıkanlara 23 Haziran için çağrı yaparak “Haksızlığa uğrayana hakkını teslim edeceğiz!” dedi.
Sendika.Org