İzmir Konak’ta üç yıl önce bir inşaatın zemininden çıkan yaklaşık 2 bin yıllık Roma kalıntıları, üç yıldır harekete geçilmediği için yosun bağladı. Kalıntıların korunması için Koruma Kurulu’nun sit kararı alması gerekiyor
İzmir’in Konak ilçesi Ahmetağa Mahallesi’nde mülkiyeti Vakıflar Müdürlüğü’nde olan 120 yıllık Kaptan Mustafa Paşa İş Merkezi, yap-işlet-devret modeli ile 2016 yılında ihaleye çıkarıldı.
İhaleyi kazanan şirket, iş merkezinin yerine alışveriş merkezi kurmak üzere 12 Haziran 2016’da inşaat çalışmalarına başladı. İş merkezinin yıkılıp zemine erişilmesiyle birlikte ise tarihi kalıntılara rastlandı. Bunun üzerine çalışmalar durduruldu.
Arkeologların yaptığı inceleme sonucunda kalıntıların MS 2. yüzyılda inşa edilmiş Roma hamamı ile Gymnasium (okul) yapısına ait olduğu anlaşıldı. Kalıntıların, Smyrna Antik Kenti Limanı yerleşimi hakkında yeni tarihsel bilgiler verdiği belirtildi.
Aradan üç yıl geçmesine karşın net bir karar alınmaması ve hiçbir adım atılmaması sonucunda ise kalıntılar zemin suyunun da etkisiyle yosun içinde kaldı.
İzmir 1 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu yaptığı son toplantıda yapının kamuya açık olarak sergilenmesi ve tanıtılması kararı aldı.
Yapının fiziksel, kimyasal ve biyolojik bozulmalara açık olduğu, bu nedenle mevcut zemin suyunun, Ege Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü tarafından hazırlanan drenaj tedbirleri hakkında inceleme ve değerlendirme raporunda belirtilen hususlar dikkate alınarak ilgili müze müdürlüğü uzmanları denetiminde tahliyesinin sağlanması istendi.
Kalıntıların konservasyonu ve yerinde sergilenmesini de içerecek olan koruma projesinin, kurula iletilmesinin ardından yeni bir değerlendirme yapılacağı belirtildi.
Kent-doğa mücadeleleriyle ilgilenen Avukat Arif Ali Cangı, DHA’ya yaptığı açıklamada bölgenin yıllardır su altında olduğunu, kalıntıların zarar gördüğünü, alandaki suyun bir an önce çekilmesi ve bölgenin koruma altına alınması gerektiğini söyledi.
Kurulun bölgenin korunmasından söz etmekle birlikte 1. derece arkeolojik sit tescillendirmesinden kaçındığına dikkat çeken Cangı, “Bunu anlamakta güçlük çekiyoruz. Çünkü yazının tamamına baktığımız zaman 1’inci derecede arkeolojik sit tanımının yapıldığı görülüyor. Ama neden derecelendirme yapmıyor, bu anlaşılır gibi değil” dedi.
Kemeraltı’nın UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girmesi için çabaladıklarını da söyleyen Cangı, “Eğer bu gerçekten isteniyorsa kalıntıların korunması gerekiyor. Bu Kemeraltı’nın da işini kolaylaştırır. İzmir’de yaşayan, bu kenttin tarihini, kimliğini korumak isteyen yöneticilerin, örgütlerin buna duyarlı olması gerekiyor. Eğer burası bir arkeopark haline getirilebilirse, gerçekten Kemeraltı ve İzmir çok şey kazanacak” dedi.
Sendika.Org, DHA