İstanbul Havalimanı’nda kar yağışı ve rüzgar nedeniyle uçak pistte kaydı, uçuşlar iptal edildi. Kaptanlar ve iklim uzmanları tehlikeye dikkat çekti. Taşınma ise bir kez daha ertelendi
İstanbul Havalimanı’nda kar yağışı ve rüzgar nedeniyle uçak pistte kaydı, uçuşlar iptal edildi. Kaptanlar ortada çalışabilecek bir havalimanı olmadığını, iklim uzmanları hava şartlarının göz önüne alınmadığını söyledi. Havalimanının taşınması ise bir kez daha ertelendi
Hazine garantili olmasına karşın yıllarca zarar edeceği herkesin malumu olan İstanbul Havalimanı, alarm vermeye devam ediyor.
İstanbul-İzmir seferi yapacak olan THY’ye ait bir uçağın kar yağışı nedeniyle pistte sağa doğru kayması sonucu uçuşun iptal edilmesinin ardından son iki günde 6 seferden 5’inin iptal edildiği ortaya çıktı.
Cumhuriyet’in haberine göre; kaptan pilot Bahadır Altan, sırf 29 Ekim’e yetiştirilmesi için onlarca işçinin ölümü pahasına alelacele açılan havalimanında uçuş emniyeti olmadığına dikkat çekti. Altan şöyle konuştu:
Amaç burada uçuş emniyeti, yolcu güvenliği gibi şeyler değil. Amaç bu ‘yatırımı’ seçimlerde kullanmaktır. Ta baştan itibaren çevreye çok büyük zararlar verildi. Atatürk Havalimanı kapatılırsa eğer daha birçok şey yaşanacak.
Yeni pistlerde, yeni taksi yollarında kullanılan kimyasal maddelerin pistin yüzeyinde çok ince ve kaygan bir tabaka oluşturabileceğini, bu tabakanın zamanla ortadan kalkacağını söyleyen Altan, buna karşın İstanbul Havalimanı’nda bu gibi tedbirlerin dahi alınmadığını aktardı.
Altan, “THY ekim ayında taşınacaktı ama hep erteleniyor. Daha çok ertelenecek. Çünkü ortada aktif çalışabilecek bir havalimanı yok. Bu havalimanı birçok tehlikeye gebedir. Kamuoyu uyanacak ama geç olacak” diye konuştu.
İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi Toprak İlmi ve Ekoloji Uzmanı Prof. Dr. Doğan Kantarcı da iklim özelliklerinin göz önüne alınmadığını ifade etti. Kantarcı, sorunları şöyle aktardı:
Yolcu uçaklarının da inip uçabilmesi için arazideki akarsu ve göl tortullarını kazıyıp kıyıya yığdılar. Suyu sızdırmak için kanallar yaptılar. Onun üstüne de kum serdiler. Kumu da Karadeniz’in dibinden bir pompa gemisi ile karaya püskürtüp yığdılar. Koca bir kum dağı oldu. Üstte kum tabakası, alta suyu akıtacak boru sistemi.
Ancak üste serdiğiniz kumun geçiriminden fazlasını akıtamazsın. Dolayısıyla yukarıdaki kum ne kadar suyu sızdırıyorsa o kadar akıtır. 24 saatlik maksimum yağışlar Kumköy (Kilyos) ve Bahçeköy meteoroloji İstasyonlarına göre yaklaşık 143 mm/m³. Ama günlük 200 mm/m³ üzerinde yağmur yağarsa siz 143 milimetreye göre hesap yaparsanız 200 mm/m³ yağışı su sızdırmaz.
İkincisi 200 mm/m³ yağışı kum emse dahi, art arda 3 gün yağış olursa kumun gözenekleri dolduğu için sızdırma hızı da yavaş olduğu için, su yüzeysel akışa geçer veya alanda su göllenir. Öyle bir durumda koskoca uçağı oraya indirmeye kalkarsanız kontrol etmeniz güçleşir.
İhalede 130 m olarak belirlenen kot, 90 m’ye düşürüldü. Havalimanının güneyindeki yol yüksekte kaldı. Dolayısıyla havalimanına düşen yağış ancak Karadeniz’e gidecek. Bir tarafı yol bir tarafı Karadeniz, altı geçirimi sınırlı kum oldu size havuz.
Havalimanındaki sorunların bir kez daha gündem olmasının hemen ardından İGA’dan yeni bir açıklama geldi.
Atatürk Havalimanı’ndan İstanbul Havalimanı’na taşınma tarihi bir kez daha ertelendi ve 5 Nisan sabaha karşına alındı.
Sendika.Org