Hrant Dink, katledilişinin 12. yıldönümünde Agos gazetesinin eski ofisi önünde anıldı
Hrant Dink, katledilişinin 12. yıldönümünde Agos gazetesinin eski ofisi önünde anıldı
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink, katledilişinin 12. yılında anıldı. İstanbul’daki anma programı her yıl olduğu gibi bu yıl da Dink’in vurulduğu yerde, saat 15.05’te gerçekleştirildi.
Hrant Dink’i anmak için gelenler, Agos gazetesinin eski binasının önünde saat 12.00’den itibaren toplanmaya başladı. “Adalet İstiyoruz, Hrant 12” yazılı pankartın asıldığı binasının girişine “Hrant’ın Arkadaşları” tarafından kırmızı karanfiller bırakıldı. Anma programı nedeniyle Şişli Halaskargazi caddesi ve caddeye çıkan sokaklar saat 11.00 sıralarında polis tarafından TOMA’larla kapatıldı.
Sabahattin Ali’nin kızı Filiz Ali, ortak açıklamayı yaptı. Filiz Ali yaptığı konuşmada, “Babam Sabahattin Ali, 1948 yılında, karlı bir sabahta, benim ve annemin birkaç poz fotoğrafını çektikten sonra, Ankara’dan İstanbul’a doğru yola çıktı, bir daha geri dönmedi. Gözaltında kaybedilen ve akıbetini hala bilemediğimiz babam ne yazık ki bu ülke tarihinin ne ilk ne de son kaybı oldu. Babamı ‘milli hislerle galeyana geldiği için’ öldürdüğünü söyleyen katilin, seni öldüren ve sonrasında bayrağın önünde poz veren katilden farkı yoktu” dedi.
Filiz Ali yaptığı konuşmada öne çıkanlar şöyle:
Sana geçtiğimiz yıldan iyi haberler vermek isterdim ama ne yazık ki veremiyorum. Yazarlar, kültür insanları, siyasetçiler, gazeteciler hapiste, haklarında iddianame bile hazırlanmadan, neden olduğunu bilmeksizin cezaevinde aylarını, yıllarını geçiriyorlar. Uluslararası mahkeme kararları hiçe sayılıyor, imzacısı olduğumuz sözleşmelere uyulmuyor, hukuksuz bir hukukla insanlar özgürlüklerinden mahrum bırakılıyor. Kayıplarımız bulunmadığı, bir mezardan mahrum bırakıldığımız yetmezmiş gibi, geçtiğimiz yıl Cumartesi Meydanı’na yapılan saldırılara tanıklık ettik, Cumartesi Anneleri / İnsanları artık meydanlarında değil, ara sokaklarda toplanıp soruyorlar kayıplarının akıbetini. Sevgili Hrant, yine de o kadar umutsuz değiliz. Susmayanlar var, hâlâ buradayız, bir yere gitmiyoruz, vazgeçmiyoruz. Seni öldürdüklerinde henüz çocuk olanlar bugün burada, aramızda, öldürülmenizin peşine düşüyorlar, soru soruyorlar, susmuyorlar. Sizler, kaybettiğimiz bütün değerlerimiz, bize ocak ayazında bakarken, biz burada, her yıl gençleşen kalabalıklarla vazgeçmiyoruz demeye devam ediyoruz. Umut burada! Bu topraklar, bu ülke bizim!”
Hrant’ın Arkadaşları grubundan Asena Günal, 1 yılı aşkın süredir iddianamesiz bir şekilde Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan Osman Kavala’nın gönderdiği mesajı okudu. Kavala’nın mesajı şöyle:
Silivri’de olduğum için bir kez daha Hrant’ın anmasına katılamıyorum. Yüreğim orada olsa da Hrant’ın ailesini ve arkadaşlarını görememek benim için çok büyük bir üzüntü. Uzakta kalınca bizden ayrıldığı yerde Hrant için adalet talep etmenin önemini daha güçlü hissediyorum. Hrant’ın içimizi ısıtan sesini duyduğumuzda adaletsizlikleri ve kıyımları bir kez daha hatırlıyoruz. Hukuka saygılı devletin vatandaşı olmamın onurunu hissetmek istiyoruz. Hrant’ın öldürülmesi bir çocuğun katile dönüşmesinin nasıl önlenebileceğini düşündürüyor. Her 19 Ocak’ta hukuksuzluğa direnmek, onurlu bir yaşam için toplanıyoruz. Bunlar için Hrant’la bir olacağız, ondan güç alacağız.
Sendika.Org