Erdoğan’ın “Bunların isimlerini vermeyeceğim yargıda gereği yapılacak. Sanatçı müsveddesi, bütün bunlar bunun bedelini ödeyecekler” sözlerinin ardından, Akpınar ve Gezen hakkında soruşturma başlatıldığı öğrenildi
Erdoğan’ın “Bunların isimlerini vermeyeceğim yargıda gereği yapılacak. Sanatçı müsveddesi, bütün bunlar bunun bedelini ödeyecekler” sözlerinin ardından, Akpınar ve Gezen hakkında soruşturma başlatıldığı öğrenildi
Tayyip Erdoğan, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) 2018 Yılı Mali Genel Kurul’unda yaptığı konuşmada ad vermeden Metin Akpınar ve Müjdat Gezen’i hedef aldı.
Erdoğan’ın “Bunların isimlerini vermeyeceğim yargıda gereği yapılacak. Sanatçı müsveddesi, bütün bunlar bunun bedelini ödeyecekler” sözlerinin ardından, Akpınar ve Gezen hakkında soruşturma başlatıldığı öğrenildi.
İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcısı İsmail Uçar’ın talimatıyla dün (22 Aralık) başlatıldığı ifade edilen soruşturmada “Metin Akpınar ve Müjdat Gezen iç savaş ve darbe çağrısında bulunmasına yönelik olduğu iddia edilen sözlerinin inceleneceği” belirtildi.
Başsavcılıktan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Bazı basın organları ile sosyal medya hesaplarında Uğur Dündar tarafından sunulan Halk Arenası adlı programın 21.12.2018 tarihli bölümüne katılan Müjdat Gezen ve Metin Akpınar’ın Türkiye Cumhuriyeti Devleti Cumhurbaşkanını hedef alarak hakaret içerikli sözler söyleyip darbe ve ölüm tehdidinde bulundukları yönünde haberler yer aldığının tespiti üzerine 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 160. maddesi uyarınca işin aslını araştırmak ve sorumlular hakkında yasal gereğine tevessül etmek amacıyla 22.12.2018 tarihinde soruşturma başlatılmış ve her iki şüpheli savunmaları alınmak üzere Cumhuriyet Başsavcılığımıza davet edilmiş olup, keyfiyet tüm basın/yayın kuruluşları ile kamuoyuna saygıyla duyurulur.”
Tayyip Erdoğan, bugünkü (23 Aralık) DEİK toplantısında Gezen ve Akpınar’ı şu sözlerle hedef aldı:
“Bu CHP’nin yakası rozetli siyasetçileri yanında sanatçı yazar kılıklı borazanları var. Bunlardan 3’ü CHP’nin resmi yayın organı olan bir televizyonda benim ve Türkiye hakkında atıp tutmuşlar. Önce gergedan nesli deyip millete hakaret ederek işe başlamışlar, sonra her şey sandıkta çözülmez demişler. Sorsanız demokrat sanatçılar. Ama milletin iradesine zerre kadar saygıları yok. Şayet kendi istedikleri gibi demokrasi uygulaması olmazsa belki lideri yani beni ayaklarımdan asarlarmış. Ya hepiniz topunuz cellat olsa ne yazar. Biz şahadete inanmışız. Ama sizin imanınız yok ki onu konuşalım. Geçmişteki darbeleri hatırlatıp bakalım darısı kimin başına demişler. Bunların isimlerini vermeyeceğim yargıda gereği yapılacak. Sanatçı müsveddesi, bütün bunlar bunun bedelini ödeyecekler.”
Metin Akpınar, Halk TV’de Uğur Dündar’ın sunuculuğunu yaptığı Halk Arenası programında ülkedeki kutuplaşmaya dikkat çekerek şu ifadeleri kullanmıştı:
“Bireylerin özgür iradesiyle geleceklerini tayin edebildikleri bir rejim demokrasidir. Bizim polarizasyondan bu kargaşadan kurtulabilmemizin tek çaresi de demokrasi diye düşünüyorum. Oraya ulaşabilirsek ne ala kavga dövüş olmaz biz bu işin içinden çıkarız. Ulaşamazsak her faşizmin olduğu gibi, karşılaştığı gibi belki liderini ayağından asarlar, belki mahzenlerde zehirlenerek ölür, belki adı geçen başka liderlerin yaşadığı gibi kötü sonlar yaşayabilir ama bize yazık olur, biz harap oluruz.”
Müjdat Gezen ise “Recep Tayyip Erdoğan, sen bizim vatanseverliğimizi sınayamazsın, haddini bil” dediği için hükümete yakın medya organlarının hedefi haline gelmişti.
Sendika.Org