Dersim Dernekler Federasyonu Başkanı Ali Haydar Ben’in İstanbul’daki evine baskın yapılarak gözaltına alınmasına ilişkin Ankara Dersimliler Derneği basın açıklaması yaptı
Dersim Dernekler Federasyonu Başkanı Ali Haydar Ben’in İstanbul’daki evine baskın yapılarak gözaltına alınmasına ilişkin Ankara Dersimliler Derneği basın açıklaması yaptı
Dersim Dernekler Federasyonu Başkanı Ali Haydar Ben, bu sabaha karşı İstanbul’daki evine yapılan baskınla gözaltına alındı. Ben’in gözaltına alınmasına ilişkin Ankara Dersimliler Derneği, dernek binasında PSAKD MYK üyeleri, DAD Ankara Şube, KESK Ankara Şubeler Platformu, HDP, EMEP, Halkevleri, Artvin Derneği yöneticilerinin ve dernek üyelerinin katılımıyla basın açıklaması yaptı. Açıklamayı dernek temsilcisi Ali Ekber Çelik okudu.
PİRHA’da yer alan habere göre Çelik, Ben’in “AKP’nin baskıcı ileri demokrasi safsatasının son kurbanı” olduğunu belirterek “Bizler Dersim halkının örgütlü gücü olan Dersim Dernekleri Federasyonu olarak her türlü gözaltı, baskı ve yıldırma politikalarının pervasızca hayata geçirilmesini kınıyoruz” dedi. Çelik, 12 Eylül’ü aratan uygulamalarla toplumun nefes alamaz hale geldiğini vurguladı. Çelik sözlerine şöyle devam etti:
Özellikle 2015 yılı sonrası başlayan anti-demokratik uygulamalar son günlerde devasa boyutlara ulaşmış durumda. AKP hükumetinin ve Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan’ın aleyhine, onları eleştiren her kimse mutlaka polis sorgusundan geçirilmekte, yasal kısıtlılıklar uygulanmakta ve bir çoğu da tutuklanmaktadır. 12 Eylül askeri darbe dönemini aratacak nitelikte olduğu görülen ve her geçen gün büyüyen anti-demokratik uygulamalarla artık toplum nefes alamaz hale geldi. Özellikle doğru habercilik yapan gazeteler ve gazeteciler üzerindeki baskılar artık sınırları aşmış durumda. Doğru bilgiye ulaşmak isteyen halkın, AKP’nin havuz medyasına mahkum dezenforme edilmiş haberlerden beslenmesi sağlanmaya çalışıldığı görülüyor. Böylelikle birçok kirli uygulamaların görülmemesinin ve duyulmamasının amaçlandığı gözleniyor.
Çelik doğasını, evini, merasını, mahallesini, deresini, denizini korumak isteyenler ve haksız yere işten atılanların işini geri isteyen ve bunun için ses çıkaran herkes AKP hükumetinin gözünde bir düşman halini dönüştüğünü belirterek sözlerine şöyle devam etti:
Devletin polisi, jandarması, adliyesi tamamen AKP’nin arka bahçesi halini almış ve uyduruk bir takım ‘milli’ çıkarlar gerekçesiyle AKP’li olmayan herkes düşman ilan edilmiştir. OHAL kaldırıldı denmesine rağmen uygulaması halkı sindirmenin ve devleti soymanın adeta bir manivelası olmuştur. Tüm kamu elindeki varlıklar teker teker satılırken bu duruma karşı çıkanlar ‘milli’ çıkarlar gereği suçlu ilan edilmektedir. Biz Dersim halkı ve dostları olarak şunu biliyoruz. DEDEF Başkanı Ali Haydar Ben; baraj ve HES’lere karşı çıktığı, yanan yüzlerce hektar ormanı söndürmeye gittiği, yayla yasaklarına karşı çıktığı, her türlü antidemokratik uygulamalara karşı çıktığı için göz altına alınmış bulunmaktadır.
Çelik’in ardından söz alan PSAKD Genel Sekreteri Onur Şahin ise ülkenin bir cezaevine dönüştüğüne belirterek birçok aydın, sanatçı, akademisyen, gazeteci ve kurum yöneticisinin gözaltına alındığının altını çizdi. Şahin “Çeşitli baskılarla karşı karşıya kalıyorlar, tutuklanıyorlar. Ali Haydar Ben, Dersim’e yönelik saldırıda en ön saflarda mücadele eden insanlardan. Son dönemlerde devlet Dersim’e yönelik bir saldırı başlatmıştı, bu gözaltı bunun bir parçasıdır” dedi.
Artvinliler Derneği başkanı Cemal Yücel de toplumun sesini kesmeye yönelik baskı ve saldırıların geliştiğini ifade etti. Bu baskılara karşı toplumun her kesimine görev düştüğünü belirten Yücel, birlikte mücadele çağrısında bulundu.
Sendika.Org