AKP Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, Metin Akpınar ve Müjdat Gezen’in sözlerini “darbe çağrısı”, “tehdit”, “vandallık çağrısı” olarak niteledi, soruşturma ve cezalandırmayı savundu
AKP Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, Metin Akpınar ve Müjdat Gezen’in sözlerini “darbe çağrısı”, “tehdit”, “sokak ve vandallık çağrısı” olarak niteledi, soruşturma ve cezalandırmayı savundu
Sanatçılar Metin Akpınar ve Müjdat Gezen’in Tayyip Erdoğan tarafından hedef alınması sonrası bir günde soruşturmalık ve mahkemelik olmasına AKP’den bir tepki daha geldi.
AKP Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, İzmir’in Kemalpaşa ilçesinde bir ziyaret sırasında konuştu. Akpınar ve Gezen’in sözleri için “Yani ortada bir darbe çağrısı, bir tehdit ve sokağa çıkmada içerisinde olan, neredeyse bir vandallığa çağrı olan bir ifade durumu söz konusu” diyen Dağ, insanların sanatçı, yazar, siyasetçi olmasının suça meşruiyet kazandırmayacağını, söz konusu ifadelerle düşünce özgürlüğünün aşıldığını iddia etti:
Düşünce özgürlüğünü aşan noktada, düşünce özgürlüğü sınırları da belli. Eğer siz bir darbe çağrısı yapıyorsunuz, bu ülkenin seçilmiş cumhurbaşkanına yıllarca görev yapmış, başbakanlık yapmış bir kişiye bir takım anımsatmalar içerisinde oluyorsunuz, bu da insanlarda bir darbe çağrısı olarak nitelendirme durumu söz konusu ortaya koyuyorsa, burada gerçekten bunun hukuki anlamda, cezai anlamda bir soruşturması, yargılanması olarak normal bir şey yok. Süreçte buna dahil bir süreç. Savcı soruşturma başlattı, ifadeye çağırdı bunlar hukuki olarak yaşanacak durumu olan süreçlerdir.
Halk TV’de Uğur Dündar’ın sunduğu Halk Arenası programına katılan sanatçılar Metin Akpınar ve Müjdat Gezen, demokrasinin gerekliliğinden söz ederken Hitler ve Mussolini’ye atıfla faşist diktatörlerin sonlarını anlatmıştı.
Faşist diktatörlerin sonlarına ilişkin sözleri üzerine alınan Erdoğan, ertesi gün miting meydanından Akpınar ve Gezen’i hedef almış, “Bedelini ödeyecekler” demişti. Erdoğan’ın bağırışından sadece bir saat sonra İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı iki sanatçı hakkında soruşturma açmıştı.
Sanatçılar soruşturma sonrası ilk iş gününün sabahı, kapılarına dayanan polis eşliğinde adliyeye götürülmüştü. “Terör ve örgütlü suçlar” savcılığında ifade veren iki sanatçı, sevk edildikleri mahkeme tarafından adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.
İlgili haberler:
Sendika.Org
