Suriye savaşına çözüm için bugün İstanbul’da bir araya gelen Vladimir Putin, Tayyip Erdoğan, Angela Merkel ve Emmanuel Macron görüşmelerin ardından ortak açıklama yaptı
Suriye savaşına çözüm için bugün İstanbul’da bir araya gelen Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Tayyip Erdoğan, Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron görüşmelerin ardından ortak açıklama yaptı
Astana süreciyle “çatışmasızlık bölgeleri” uzlaşısının ortakları olan ve son olarak İdlip konusunda ateşkes mutabakatı sağlayan Türkiye ve Rusya’yı, AB emperyalizminin merkez ülkeleri Almanya ve Fransa ile ilk kez aynı masa etrafında buluşturan İstanbul zirvesinin ardından liderler ortak açıklama gerçekleştirdi.
Taraflar Suriye’de barış ve istikrar için gerekli koşulların tesisi siyasi bir çözümün teşviki için birlikte çalışmayı taahhüt etti. Öte yandan yayımlanan bildiri ile “Suriye’nin egemenliği bağımsızlığı ve toprak bütünlüğü ile BM Şartı’nın amaç ve ilkelerine olan kuvvetli taahhütlerini teyit etmişlerdir” denildi.
Zirve öncesi Erdoğan, Merkel, Putin ve Macron’la ayrı ayrı görüştü.
Basın toplantısında ilk sözü Erdoğan aldı.
Erdoğan’ın konuşmasında öne çıkanlar şöyle:
Toplantımızın ve aldığımız kararların Suriyeli kardeşlerimize hayırlı olmasını diliyorum. Bu süreçte özellikle ana önceliğimiz akan kanın bir an önde durdurulması hedefimiz var. Uluslararası toplum meseleyi tam olarak sahiplenmediğinden sorun çözülemedi. Artık bu kayıtsızlığa bir son verilmesi gerekiyor. İnisiyatif alınmadığı sürece Suriye’deki kriz daha da kötüye gidecektir.
Bugün Fransa ve Almanya’nın da katılımıyla Astana’da yakalanan sinerjinin daha ileri taşınabileceğini gördük. Astana formatında düzenlenen işbirliği uluslararası topluma örnek olmuştur.
Bugün Suriye’nin toprak bütünlüğü konusunda inancımızı teyit ettik.
İdlip mutabakatına bağlılığımızı teyit ettik. İdlip’deki olumlu ilerlemeden memnuniyetimizi dile getirdik.
Anayasa komitesinin kuruluş sürecinin, yılsonunda tamamlanması konusunu ele aldık.
Terör örgütlerini kaynağında bertaraf etme konusunu ele aldık.
Terörle mücadele kisvesi altında sahada yeni emrivakilerin dayatılmasını asla kabul etmeyeceğiz. Fırat’ın doğusunda tehditleri bertaraf etmeyi sürdüreceğiz.
Suriyeli mültecilerin geri dönüş meselesini de ele aldık. Bunun beş güdüm halinde yapılması gerektiğinde karar kıldık.
(Suriyeli sığınmacılara yardım) Adil yük paylaşımı hususunda AB’nin taahhütlerinin yerine getirilmesini beklediğimizi hatırlatmak isterim.
Suriyeli mülteciler için harcadığımız 33 milyar dolar Türkiye’nin fedakarlığını açıkça göstermektedir.
Herkesin Suriye trajedisini sonlandırmak için mücadele etmesi gerekiyor.
Gerek sahadaki durumun iyileştirilmesi gerek siyasi çözümün sağlanması için kararlı mesaj verildi.
Daha sonra basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Erdoğan, “Esed’in durumu ne olacak? Buradaki irade kişilere ait bir irade değildir. Suriye halkı onunla ilgili karar verecektir” dedi.
Erdoğan, şu açıklamalarda bulundu:
İdlip muhtırasındaki dikkat çeken konu, aşırı radikal güçlerin Türkiye tarafından kontrol altına alınmasıdır. Ama bunun dışında da rejimin aynı şekilde 15-20 kilometrelik o bölgede herhangi bir tehdidini kaldırma sürecini de Rusya Federasyonunun kendi kontrolü altına almış olmasıdır.
Bütün mesele burada ağır silahların İdlip merkezinden tamamen çekilerek bunların merkezde, sivil halkı rahatsız etmemesinin sağlanmasıdır. Bütün hedefimiz buradaki sivil halkın huzurunu sağlamaktır, nitekim şu ana kadar da yaklaşık 60 bin kişinin İdlip’e dönmüş olması bu sürecin başarısıdır. Bunun için Sayın Putin’e de teşekkür ediyorum. Burada gayreti olan bütün arkadaşlarımıza ayrıca teşekkür ediyorum.
Putin’in konuşmasında öne çıkanlar şöyle:
Merkel’in konuşmasında öne çıkanlar şöyle:
Macron’un konuşmasında öne çıkanlar şöyle:
Sendika.Org