Cumartesi Anneleri 702. haftalarında Kenan Bilgin’in akıbetini sormak için İHD İstanbul Şubesi önünde buluşarak Galatasaray Meydanı’na yürümek istedi
Cumartesi Anneleri eylemlerinin 702. haftasında Kenan Bilgin’in akıbetini sormak için İHD İstanbul Şubesi önünde buluşarak Galatasaray Meydanı’na yürümek istedi. Açıklama polis engeli nedeniyle Büyük Parmakkapı Sokak’ta yapıldı. Cumartesi Anneleri’nden Hanife Yıldız, açıklama esnasında fenalaştı
Evlatlarının akıbetini soran Cumartesi Anneleri 702. haftalarında İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi önünde buluştu.Polis, Galatasaray Meydanı’na çıkan sokakları sabah saatlerinden itibaren kapattı. Eylem, Galatasaray Meydanı’ndaki polis ablukası nedeniyle Büyük Parmakkapı Sokak’ta önünde yapıldı.
Açıklamaya HDP Milletvekilleri Garo Paylan, Züleyha Gülüm, Ali Kenanoğlu, Ahmet Şık , Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan, ÖDP Başkanlar Kurulu Üyesi Alper Taş, Gazeteci Hrant Dink’in oğlu Arat Dink, Halkevleri üyeleri, Türkiye’nin birçok ilinden baro başkanları, Türkiye Yazarlar Sendikası üyeleri de katıldı.
Kenan Bilgin’in akıbetinin sorulduğu açıklamada Cumartesi Anneleri’nden Hanife Yıldız fenalaştı.
Açıklamayı okuyan Fehmi Tosun’un kızı Besna Tosun sözlerine şöyle başladı:
Gözaltında kaybetme, uluslararası hukukta insanlığa karşı İşlenmiş suç olarak tanımlanır. Uluslararası hukuka göre herkesin gözaltında kaybedilmeden korunması ve bu suçun etkili bir biçimde cezalandırılması devletlerin yükümlülüğüdür. Bizler kayıp yakınları ve hak savunucuları olarak 702 haftadır devletin bu yükümlülüğünü yerine getirmesi talep ediyoruz.
Galatasaray’daki 700. buluşmalarında polis şiddeti ile darp edildiklerini ve gözaltına alındıklarını söyleyen Tosun, sözlerini şöyle sürdürdü:
2011 yılında Erdoğan’ın davet ederek görüştüğü, ‘Sizin sorununuz kabinemin sorunudur. elimizden geleni yapacağız’ dediği yaşlı annelerimiz İçişleri Bakanı’nın ağır hakaretlerine maruz kaldı. Bugün de gözaltında kaybedilen sevdiklerimizle buluşma mekanımız olan Galatasaray Meydanı TOMA’lar, iş makineleri, çelik ve beton bariyerler ile kuşatıldı. Elimizdeki fotoğraflara ve karanfillere karşı ağır silahlı polisler konuşlandırıldı.
“Adalet talebimize Galatasaray Meydanı’nı zaptederek cevap verenlere sesleniyoruz” diyen Tosun şunları kaydetti:
Bizim 702 haftadır kamuoyuna açıkladıklarımız tanık beyanlarına, kamu görevlilerinin ifadelerine. TBMM raporlarına, savcılık fezlekelerine, mahkeme tutanaklarına, AİHM kararlarına. akademik çalışmalara, kitaplara, gazete haberlerine de yansıyan gerçeklerdir. Gerçekler bilinmesin diye bize Galatasaray’ı yasaklıyorsunuz.
702 haftadır kayıplarımıza ulaşma ve onları kaybedenlerden adil bir yargı önünde hesap sorma talebimizin meşruiyetinden korkuyor ve bizi susturmak istiyorsunuz. Hukukun üstünlüğü talebimize ağır polis şiddetiyle cevap verenlere sesleniyoruz. Annelerden ve meydanlardan korkanlar Arjantin’de, Şili’de kaybettiler. Türkiye’de de kaybedecekler.
Tosun, 702. hafta oturma eylemlerinde Kenan Bilgin’in akıbetini sorduklarını belirterek dosyayı şöyle aktardı:
702. haftamızda 24 yıl önce gözaltında kaybedilen Kenan Bilgin ile ilgili gerçekleri açıklıyoruz 12 Eylül 1994 sabahı, 35 yaşındaki Kenan Bilgin Ankara Dikmen’de otobüs durağında sivil polislerce gözaltına alındı. 11 kişi Kenan Bilgin’i Ankara Terörle Mücadele Şubesi’nde işkencede gördüklerine dair tanıklık etti. Ancak onun gözaltına alındığı bugüne kadar inkar edildi. Tüm yasal girişimler sonuçsuz kalınca dava AİHM’e taşındı.
AİHM’deki yargılama sonucunda Mahkeme Kenan Bilgin’in 12 Eylül 1994 tarihinde güvenlik güçlerince gözaltına alındığını; kendisinin 3 Ekim 1994 tarihine kadar güıenlik güçlerinin elinde bulunduğunu; ancak bu konuda hiçbir kaydın tutulmadığını ve bundan sonra akıbetinin ne olduğu konusunda hiçbir kayıt ve bilginin bulunmadığını tespit ederek. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni oybirliği ile mahkûm etti. AİHM mahkumiyetine rağmen etkin bir soruşturma yürütmeyen Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı ‘Kovuşturmaya yer olmadığına dair karar’ verdi.
Açıklama sırasında polis, insan hakları savunucularını sürekli saldırı ile tehdit ederek dağılmalarını anons etti. Açıklamalarını okuyan Cumartesi İnsanları, İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi’ne geri döndü.
Canlı yayın:
https://www.facebook.com/www.sendika.org/videos/274741083364987/
Sendika.Org