Başbakanlık Ofisi’nin yanında olması “sakıncalı” görülen İstanbul Devlet Konservatuvarı’na tahliye tebligatı gönderildi. MSGSÜ yönetimi, “Öğrencilerin, öğretim elemanlarının sokağa atılması kabul edilemez” dedi
Beşiktaş Kaymakamlığı, Başbakanlık Ofisi’nin yanında olması “sakıncalı” görülen MSGSÜ İstanbul Devlet Konservatuvarı’na 26 Haziran 13.30’da tahliye yapılması için tebligat gönderdi. MSGSÜ yönetimi, kararın hukuka aykırılığına dikkat çekti, “Öğrencilerin, öğretim elemanlarının sokağa atılması kabul edilemez” dedi
Üniversitelerin bölünmesine ilişkin yasayı üniversite bileşenlerinin tüm eylem ve tepkilerine karşın Meclis’ten geçiren Erdoğan-AKP iktidarı, şimdi de İstanbul Beşiktaş’taki Başbakanlık Çalışma Ofisi’nin yanında olması nedeniyle “sakıncalı” görülen İstanbul Devlet Konservatuvarı’nı hedef tahtasına koydu.
1971’de İstanbul Devlet Konservatuarı adıyla kurulan, 1982’de Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi (MSGSÜ) bünyesine alınan, ilköğretim, orta öğretim ve yüksek öğretim düzeyinde eğitim verip müzik ve sahne sanatları alanlarında çok sayıda sanatçıyı yetiştiren okulun tahliyesi için düğmeye basıldı.
Üniversite ve konservatuvar yönetimine Beşiktaş Kaymakamlığı tarafından TBMM’ye bağlı Müzecilik ve Tanıtım Başkanlığı’nın protokolüne istinaden 26 Haziran 13.30 itibariyle tahliye tebliği yapıldı.
Tebligata ilk tepki MSGSÜ yönetiminden geldi. Yargı sürecinin halihazırda devam etmesine karşın tahliye kararı alınmasının hukuka aykırı olduğunu belirten rektörlük, kendilerine herhangi bir yer gösterilmediğini, nereye ve nasıl olacağı meçhul bir biçimde bu kararın alındığını kaydetti.
Tebligat üzerine yeni bir idari süreç başlatıldığını da ifade eden MSGSÜ Rektörlüğü’nün açıklamasında şu ifadeler yer aldı:
6 yaşından 25 yaşına kadar, ilköğretimden yüksek öğretime dek, eğitim gören ve gerek ulusal gerekse uluslararası yarışmalarda sayısız başarılara sahip, ülkemiz ve üniversitemizin göz bebeği olan 1400 öğrencimizin, öğretim elemanlarının ve konservatuvar çalışanlarının, sokağa atılması ve söz konusu binanın boşaltması, eğitim ve öğretimin sağlıklı bir şekilde yürütülebileceği yeni bir yerleşke gösterilmeden asla kabul edilemez. Böylesi bir işleme tevessül edenler açıkça Anayasa’nın 42’nci maddesini ihlal etmiş olurlar.
Üniversitemizin tüm kademelerinde görev yapan yöneticilerin ve öğretim üyelerimizin, öğrencilerimizden ve onların geleceklerinden sorumlu olduğu ve bu hususta geri adım atmanın asla söz konusu olamayacağı açık ve nettir.
Üniversitemiz Senatosu’nun, İstanbul Devlet Konservatuvarı’nda 26 Haziran 2018 Salı günü saat 12.00’da yapacağı toplantının ardından, tüm öğrenci ve öğretim üyelerimize konu ve gelişmeler hakkında, Üniversitemiz İstanbul Devlet Konservatuvarı Yerleşkesi’nde bilgi verilecektir.
Sendika.Org