Halkevleri eski Genel Başkanı Oya Ersoy’a “hükümeti aşağılamak” suçlamasıyla açılan dava görüldü. Ersoy’un avukatları davanın ifade özgürlüğü ihlali olduğunu belirterek, savcının olmayan bir suçtan dava açtığını belirtti
Halkevleri eski Genel Başkanı Oya Ersoy’a “hükümeti aşağılamak” suçlamasıyla açılan dava görüldü. Ersoy’un avukatları davanın ifade özgürlüğü ihlali olduğunu belirterek, savcının olmayan bir suçtan dava açtığını belirtti
Halkevleri eski Genel Başkanı Oya Ersoy’a, Halkevleri’nin yayımladığı AKP’yi eleştiren bir bülten nedeniyle Türk Ceza Kanunu (TCK) 301’inci Maddesi’nde bulunan suçu işlediği iddiası ile dava açılmıştı. Bugün (10 Mayıs) Ankara Adliyesi’nde görülen duruşmada Ersoy’un savunmasının ardından avukatları beyanda bulundu.
Duruşmayı Sendika.Org’a değerlendiren Avukat Ender Büyükçulha, Ersoy’a “AKP’ye karşı halkı bilinen eleştiriler barındıran, Halkevleri Derneği tarafından yayımlanan bülten özel sayısından dolayı” dava açıldığını belirtti. Büyükçulha, “Savcılık 301’e ilişkin suç işlendiğini iddia ediyor. 301, Türkiye Cumhuriyeti’ni, hükümeti aşağılama suçudur. Fakat siyasi bir partiyi eleştirmek bir suç değil, doğal bir şeydir. 1930’lu yıllarda Nasyonel Sosyalist Parti’yi eleştirmek sorun teşkil edebilir fakat demokratik rejimlerde bu suç teşkil etmez. Savcı olmayan bir suç tarif ediyor. 301’i kendince genişletiyor” dedi.
Ersoy’un avukatlarından Deniz Özbilgin ise beyanında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatlarını işaret ederek “hükümeti eleştirmek suçlamasıyla” dava açılmasının 1980’li, 1990’lı yıllarda kaldığını belirterek Türkiye’de hâlâ bu tarz davaların yaşanabildiğine değindi. Ersoy’a açılan davanın büyük bir ifade özgürlüğü ihlali olduğunun altını çizdi.
Avukat Sercan Aran ise, yargının bir zor aygıtı olarak kullanıldığına değindi. Aran, seçim dönemine girildiğini, bu süreçte Tayyip Erdoğan’ı ve AKP’yi eleştiren herkesin bu suçla yargılanabileceğine dikkat çekerek Ersoy’un beraatini talep etti.
Duruşmaya dosyadaki eksikliklerin giderilmesi üzre son verildi. Bir sonraki duruşma ise Aralık ayında gerçekleşecek.
Madde 301’de tanımlanan suçlar “Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Türkiye Büyük Millet Meclisini, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ve Devletin yayın organlarını alenen aşağılayan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır” hükmü bulunuyor. Fakat Madde’nin üçüncü fıkrasında ise “Eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç sayılamaz” ifadeleri yer alıyor.
Sendika.Org/ Ankara