Bütçe açığı ve cari açık verilerini değerlendiren Karar yazarı İbrahim Kahveci, seçim sonrasında neoliberal politikaların devam etmesi durumunda yeni vergiler ve özelleştirmelerin kapıda olduğu değerlendirmesinde bulundu

Karar yazarı İbrahim Kahveci bugünkü yazısında uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu S&P’nin Türkiye notunu kırmasını ve Türkiye ekonomisini değerlendirdi. S&P’nin not kırarken 3 başlık üzerinde durduğunu dış finansman koşullarının ağırlaşması ve özel sektör sorunlarının artmasına da dikkat çektiğini belirten Kahveci, Moody’s’in ise not kırarken “Yabancı sermaye bağımlığını azaltın” uyarısında bulunduğunu hatırlattı.

Yazınını devamında AKP’nin inşa ettiği neoliberal ekonomik modelin iki önemli krizi olan bütçe açığı ve cari açık verilerine yer veren Kahveci, bütçe açığının katlanarak arttığını vurguladı. Kahveci, 2017 yılında Hazine nakit açığının tam 60 milyar 472 milyon TL’ye çıktığının altını çizdi. Ve seçim vaatleri ile bu rakamın katlanacağını söyledi.

Kahveci’ye göre bu ekonomik tabloda 24 Haziran sonrası Tayyip Erdoğan’ın iktidarda kalması koşulunda Türkiye’yi bekleyen iki ihtimal ise şöyle:

1. Ya on milyarlarca liralık yeni kamu malları satılacak
2. Ya da yeni vergi artışları ve kamu zamları gelecek.

Kahveci yazısını şöyle tamamladı:

Özet mi? Çifte açıkla gidersek 2019’a kalmadan büyük bir ekonomik daralma ile IMF’nin kapısına soluğumuz yetmeyebilir. Çifte açık yerine tek açıkla gitmeye kalkarsak ise, seçim sonrası büyük vergi artışları ve kamu zamlarına şimdiden hazırlanalım.

Yani mesele seçim değil, asıl sürprizler seçim sonrasında.

http://sendika62.org/2018/05/maliye-bakani-yeni-ozellestirmeler-yolda-491712/

Sendika.Org