CHP Ankara Milletvekili Nihat Yeşil, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Tuna’nın icraatlarını üç ana başlıkta eleştirdi
CHP Ankara Milletvekili Nihat Yeşil, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Tuna’nın icraatlarını üç ana başlıkta eleştirdi
CHP Ankara Milletvekili Nihat Yeşil, Tayyip Erdoğan’ın “metal yorgunluğu” söylemlerinin ardından Melih Gökçek’in yerine getirilen Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Tuna’nın icraatlarını üç ana başlıkta eleştirdi.
Yeşil, Tuna’nın popülist belediyecilik söylemleri ile kent ve toplum hayatının disiplin altına alınmaya çalışıldığını belirtti. Saraçoğlu Mahallesi ve Güvenpark’ta sorun çözücü tavır alınmadığını belirten Yeşil “Çözümsüzlüğü halının altına süpürerek, günü kurtarıcı politikalar ile başkentimiz idare ediliyor” ifadelerini kullandı.
Ulaşım planının Tuna’nın masasında beklediğini belirten Yeşil, 2017’de apar topar onaylanan Ankara Çevre Düzeni Planı 2038’in “bilimsellikten uzak ve çelişkiler yumağı bir plan” olduğunu belirtti ve Tuna’nın “özel araç özendirici” popülist yaklaşımlar ürettiğini kaydetti.
Yeşil, yeni onaylanan otopark yönetmeliğinin kendi içinde çelişkiler barındırdığını belirterek “park et-devam et” sistemi için boşaltılacak kamu kurumlarının arazilerinin kullanılabileceğini; “paylaşımlı araç kullanımı” yöntemi ile kent merkezlerine özel araç ile seyahat yoğunluğunu düşürmek için bazı teşvik politikalarının da uygulanabileceğinin altını çizdi. Yeşil, Avrupa ülkelerinde kent merkezlerinde girişlerde çipli oto vergi sistemi uygulaması ile beş kişinin bir aracı kullanması, kent merkezlerine yönlenen araç sayısında düşüşü de beraberinde getirdiğini belirterek “Kent merkezlerinde trafik sıkışıklığını azaltmak için tramvay, yaya, bisiklet, hafif raylı sistemler ve monoray seçeneklerini gündeme getirsinler biz de destekleyelim” dedi.
Yeşil, Dodurga meskun alanı ile güney çevre yolu arasında kalan alanda yüzey suyu ve iki şelalesi olan vadi tabanında hassas ekolojik bir sistem olduğunu, bölgede yaban hayatı habitatı olduğunu ve hayvancılık yapıldığını belirtti. Yeşil, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin bu alanı hafriyat atıklarını döktüğünü, bölgedeki yoğun ağaç dokusunun üzerinin olduğu gibi kapatılarak alanı düzlediğini; iş makinaları ile kayalık alanlarda ise patlayıcı madde kullandığının altını çizdi. Yeşil, ilgili bakanlara ve ABB’ye şu soruyu yöneltti:
Bu alana inşaat hafriyat döküm izni, kim tarafından hangi şirkete verilmiştir?
100.000 ölçekli, Ankara Ulaşım Ana Planı 2038 paftalarında, bu alanın vadi tabanını izleyen güzergâhta raylı sistem hattı ve 120.000 birimlik konut alanı olarak planlandığı doğru mudur? Bu arazi kullanım kararı ve raylı sitem güzergâhı, bilimsel bir rapor ve analitik etüt çalışması ile destekli midir? Böyle bir rapor var ise, imza sahibi olarak uzman müellif kimdir?
Bu alanı, doğal karakteri korunacak bir statüye dönüştürülerek; doğal yaşam özelliklerini tahribata uğratmadan, kentsel bölge parkı olarak planlanması konusunda bölge ve çevre halkına referandum yolu ile danışılması düşünülmekte midir?
Yeşil, Altındağ’ın önümüzdeki senelerde nüfus artışı olabileceğini belirterek kurulacak şehir hastaneleri için bölgede 13 hastanenin kapatılacağının altını çizdi ve “Altındağ ilçesi geçici sağlık acil istasyonları ile yaşama tutunmaya çalışmakta ve hastanelerini geri istemektedir” dedi. Yeşil şunları sordu:
Sendika.Org/ Ankara
