Abdi İpekçi Spor Salonu’nun yıkımı asbest incelemesi gerekçesiyle durduruldu. Zeytinburnu Belediyesi’nin inceleme yaptırdığı şirketin yetki belgesi olmadığı ortaya çıktı. Velilerin endişesi sürüyor
Abdi İpekçi Spor Salonu’nun yıkımı asbest incelemesi gerekçesiyle durduruldu. Zeytinburnu Belediyesi’nin çevre okul velilerinin talebi üzerine inceleme yaptırdığı şirketin yetki belgesi olmadığı ortaya çıktı. Velilerin endişesi sürüyor
Temeli 1979’da atılan, 1989’da hizmete açılan, alanında uzun bir süre Türkiye’nin en büyüğü, bugün ise 12 bin 500 kapasitesi ile halen üçüncü sırada olan Abdi İpekçi Spor Salonu’nun yıkımına 23 Ocak’ta başlanmıştı.
BirGün’ün haberine göre; yıkım, spor salonunun çevresindeki okullarda öğrenim gören öğrenci velilerinin şikayetleri üzerine durduruldu. Velilerin talebi ile Zeytinburnu Belediyesi tarafından asbest incelemesi yaptırıldı. Ancak belediyenin inceleme yaptırdığı “Trasbest” adlı şirketin yetki belgelerinin olmadığı ortaya çıktı.
Türk Akreditasyon Kurumu ile İş Sağlığı ve Güvenliği Araştırma ve Geliştirme Enstitüsü Başkanlığı’na başvuran veliler, söz konusu şirketi şikayet etti.
Abdi İpekçi Spor Salonu’na en yakın okul olan Avrupa Koleji’nde iki çocuğu öğrenim gören bir veli, okuldaki velilerin asbest endişesi nedeniyle çocuklarını bir haftadır okula göndermediğini belirtti:
Biz ilk bu haberi duyduğumuzda hemen okula gittik. 5-6 veli ile karşılaştık ama okul bomboştu. Hiç kimse çocuğunu okula göndermemiş. 1 hafta kimse çocuğunu okula göndermedi. Zeytinburnu Belediyesi’nin asbest yoktur raporunu açıklamasının ardından okula göndermeye başladılar çocuklarını. Ama hâlâ tatmin olmuş değiliz. Böyle bir tehlike varsa ve benim çocuğum ve çevredeki insanlar bu zehirli maddeyi soluduysa, bunun sorumlusu kim olacak? Bunu çok merak ediyorum. Benim 5 yaşındaki çocuğum vücuduna asbest aldıysa, bundan 15 yıl sonra yani 20 yaşında kanser tedavisi görmek zorunda kalacak. O dönemde beni belediyenin hangi yetkilisini bulacağım hesap sormak için? Bu nasıl vicdan? Doğru düzgün bir firmadan yapıp getirmeliler bu raporu. Zeytinburnu Belediyesi eğer orada bir şey olmadığına inanıyorsa, doğru düzgün bir firmaya bu incelemeyi yaptırır. Böyle bir firmaya inceleme yaptırıp, rapor hazırlatman, bir şeylerin üzerini örtmekle aynı anlama geliyor.
Asbest Söküm Uzmanları Derneği Başkanı Cafer Fidan ise riskin devam ettiğine dikkat çekti:
Abdi İpekçi Spor Salonu’nun hemen yanında, boş bir alan ve içerisinde de yapılar var. Bu yapıların üzerinde eternit var. Eternit dediğimiz malzeme de yüzde 90 oranında asbestli eternitler. Spot salonunun yerine yapılacak inşaat burayı kaplıyorsa, burada da asbest çıkma ihtimali var ve buradan numune alınmadığını söyledik. Belediyeden bize verilen yanıt, ‘Arada duvar var orası başka bir yer’ oldu. Ama o yapıların da bulunduğu alan komple çevrelenmiş ve kapatılmış durumda. Eğer inşaat alanı orayı kapsamıyorsa da orada da bir analiz yapılmalı. Çünkü çevreyi aynı derecede etkileyecek bir potansiyele sahip bir alan.
Belediyenin raporunun geçerli ancak yetersiz olduğuna dikkat çeken Fidan, incelemenin inşaattan alınan numunelerle yapılmadığını, sadece hava ölçümü yapıldığını ancak bunun da tek başına bir şey ifade etmediğini söyledi. Raporun yetkili ve akredite bir kurumdan alınması gerektiğini kaydeden Fidan, “Şu an için orada asbest vardır ya da yoktur diyemiyoruz. Çünkü basına ya da kamuoyuna duyurulmuş doğru düzgün bir rapor yok. Asbest varsa eğer ve asbestli alan yıkıldıysa, her yer bulaşması gibi bir durum oluşur. Yani o lifler tüm inşaat alanına yayılıyor. Bu da o yapının komple asbestli kabul edilip, asbest nasıl sökülmeliyse öyle bir durum doğurur” dedi.
Zeytinburnu ve İBB Meclisi’nin CHP’li üyesi Esin Hacıalioğlu ise asbest uyarılarını yıkımdan önce belediyeye ilettiklerini ancak gerekli önlemlerin alınmadığını ifade etti. İnceleme denilerek yapılan işlemin insanları susturma amacı taşıdığını belirten Hacıalioğlu, şöyle devam etti:
Bunu gerçekten inceletecek olan bir belediye, en başından itibaren böyle bir şeyi kontrol altına alırdı. Zeytinburnun’da sırf Abdi İpekçi değil, kentsel dönüşüm kapsamında çok fazla bina yıkıldı ve hiçbirinde asbest kontrolü yaptırılmadı. Bu olayda velilerin bilinçli tepkisi sonucu bu incelemeyi yaptırmak durumunda kaldılar. Ancak iş işten geçmiş durumda. Yıkımın başlamadan önce bunların organize olması gerekiyordu, ancak hiçbir önlem alınmadan yapıldı yıkım. Yıkım devam ettiği sürece de risk devam edecek.
Sendika.Org