Bir yolsuzluk senaryosuna bulaşan Brezilya eski devlet başkanı, önümüzdeki günlerde mahkum olup olmayacağını ve başkanlık seçimine katılıp katılmayacağını öğrenecek
Bir yolsuzluk senaryosuna bulaşan Brezilya eski devlet başkanı, önümüzdeki günlerde mahkum olup olmayacağını ve başkanlık seçimine katılıp katılmayacağını öğrenecek . Seçimin favori adayı görünen başkan, Sao Paulo’da Chantal Rayes’nin sorularını yanıtladı
Porto Allegre 8. İstinaf Mahkemesi, eski devlet başkanı ve Ekim 2018’de yapılacak başkanlık seçimlerinin favorisi (yüzde 34-37’i oranında oy alması beklenen) Luiz Inacio Lula da Silva hakkında karar verecek. Mahkeme, ulusal dev kamu petrol şirketi Petrobas’la ilgili irtikaplar (para aşırma) için Lava Jato (Araba Yıkama) adı verilen soruşturmayı yürüten savcı Sergio Moro’nun 12 temmuz 2017’de istediği 9,5 yıllık mahkumiyet hakkında karar verecek. Sol lider petrol grubuna sağladığı sözleşmelerle OAS şirketine kendisi için üç katlı ev yaptırmakla suçlanıyor. Eğer mahkumiyet onaylanırsa, seçimlere de katılamayacak. Lula, duruşma öncesi bizi diğer kimi basın temsilcileriyle birlikte (NewYork Times, El Pais, La Nacion, Die Zeit, The Guardian) Sao Paulo’da adını taşıyan enstitüde kabul etti.
Başvurunuzu inceleyecek savcıların tarafsızlığına inanmıyor gibisiniz?
Adalete güvenmezsem, demokrat biri olamam. Oysa, bu dava O Globo adlı gazetenin yalan haberi üzerine kurulu ve haber bu evin bana ait olduğunu söylüyor. Ayrıca federal polisin soruşturmasına ve nihayet Kamu Bakanlığı’nın suçlamasına bağlı, ki bunlar da yalan. Daha da önemli olanı bu yalancı suçlama Savcı Moro tarafından yargılandı . Tüm bunlar yüzünden davanın arkasında kimi kez nefretle karışık siyasi önyargıların var olduğunu tahmin ediyorum.
Peki siz ne istiyorsunuz?
Beni suçlayanlardan bu evin bana ait olduğuna dair maddi kanıtlar istiyorum. Eğer amaçları başkanlık seçimlerine katılmamı engellemekse, kanıtların varlığı halk nezdinde beni tümüyle saygınlıktan düşürecektir. İstinaf Mahkemesi dosyadaki unsurlara göre yargılarsa aklanacağım konusunda hiç şüphem yok. Ama siyasi gerekçe ağır basarsa, mahkum olacağım.
Bu durumda başkanlık adaylığından vazgeçecek misiniz?
Vazgeçmek benim söz dağarcığımda yok. Başım dik diğer dokuz hukuk prosedürüne göğüs gereceğim. Yargılanan Lula değil hükümettir. Suçsuzluğumu kanıtlamak için mücadele ediyorum. Bir mahkumiyetten kaçmak için başkanlık seçimlerine katılmanın peşinde değilim (İktidarda iken davalar askıya alınır-yazarın notu). Tersi söz konusu. Aklanıp daha iyi aday olmak istiyorum. Beni suçlayanlar benden daha telaşlılar. Yalan söylediklerini biliyorlar. Ben masumların sakinliğine sahibim. Çarşamba diğer günler gibi olacak. Cuma günü Adis Abeba’ya gideceğim, Afrika Zirvesi için. Yolsuzlukla savaşan bir parti varsa, o da İşçi Partisi’dir (EP). Gerekli tüm düzenekleri yarattık. Ama siyasetin adlileşmesi, kimi hukuk mensuplarının siyasallaşması söz konusu. Bunu herkese bildirmek için ülkeyi dolaşacağım.
Sözünü ettiğiniz bu nefret nereden geliyor?
EP’nin 12 yıllık iktidarı sonrası fakirlerin önemli bir kısmının durumunun düzelmesi bazılarının hoşuna gitmedi. Fakirleri vatandaş yaptık. Restorana gitmeye, uçaklara binmeye, araba, bilgisayar, cep telefonu satın almaya başladılar. Brezilyalıların en varlıklı yüzde 35’lik kesmine ayrılan her şey, hemen hemen herkesin eli altında olmaya başladı. Nefret, medya tarafından yolsuzluk suçlamaları sırasında da körüklendi. Bizim nazarımızda 50 kuruşun önemi sağın milyonundan daha önemli.
Partinizin de söylediği gibi sizsiz bir seçim hileli mi olacak?
Hukukun siyasallaşmasıyla adaylığım engellenirse tabii ki öyle olacak. Hukuki bir prosedür yaratarak bir adayı engellemek demokratik değildir. Oyların yüzde 1’ine sahip olsam bile kimse benim aday olmamı engellemeyecek. Halkın son karar verici olmasını önlemeye çalışıyorlar.
Size karşı olan bu hukuki hırstan nasıl söz etmeli? Sağ kesimde Lava Jeto davasıyla ilgili…
Yolsuzluk o kadar açıktı ki saklamanın olanağı yoktu. Ama soruşturmanın ilk iki yılında sadece EP söz konusu oldu. Şan, şöhret genç çocukları sarhoş edince (Lava Jato davasını yürüten genç savcılar) Brezilya siyasetini yıkmak istediler. Sorun yolsuzluk karşıtı işlemler çerçevesindeki devasa şenliktir. Savcılar kamuoyu tarafından etkileniyorlar.
Neden iş dünyası sizin yeniden iktidara gelmenizden kaygılanıyor?
Bankalar ve piyasa EP döneminde (2003-2016) çok kazandılar. Bugün piyasanın Lula’dan korktuğu yazılınca, seçim terörizmi yaratan ve para kazanmak için spekülasyon yapan 29 yaşında genç yuppies‘lerin söz konusu olduğunu tahmin ediyorum. Bu, Dünya Bankası’nın bir iktisatçısını aklıma getirdi. Eski başkan Michelle Bachelet’e zarar vermek için sayılar hakkında yalan söyledi. Ciddi insanlar EP’nin büyüme sağlayacağını biliyorlar. Korumamız altında ülkenin böyle bir refaha tanık olmasından gururluyum. Ücretleri on iki yıl boyu artırdık ve enflasyon yaratmadan 22 milyon kişiye iş sağladık. Fakirlerin tüketim piyasasına girmesi büyümeyi hızlandırdı ve bu şekilde dinamiği sağladığımıza inanıyorum. Eğer kazanırsak sol, bölgenin diğer ülkelerinde de yeniden kazanacaktır.
Hiç özeleştiriniz, pişmanlığınız yok mu?
Tabii ki var, daha fazla yapamadıklarımdan dolayı üzgünüm. Okuma yazma konusunda daha ileri gidebilirdik ve birkaç ailenin elinde tekel olan iletişim araçlarını demokratik hale getirebilirdik. Kısa zamanda epeyce iş yaptık. Örneğin üniversitedeki gençlerin sayısını 4-8 milyon artırdık. Arjantin ve Şili’ye göre bu sayı az; ama Brezilya Latin Amerika’da üniversiteye en son sahip olan ülke. İlk üniversite 1920’de kuruldu.
Neden EP’de birçok kişi, siz de dahil olmak üzere, yolsuzlukla suçlanıyor?
“Mensalao”dan (2005’te oyları satın aldığı gerekçesiyle EP’nin suçlanması olayı) sonra daha iyi yönetmek için kolları sıvadık. Sözü edilen kişileri ihraç ettik. Çalamazlar. Eğer üyelerinden biri- yaklaşık 2 milyon üye var- hata yaparsa ve bu doğrulanırsa, onu artık korumamız imkansızdır.
2016 yerel seçimlerinde ağır bir yenilgi alan partiyi nasıl yeniden inşa etmeli?
Kamuoyu yoklamalarına göre, EP hala büyük bir güvenilirliğe sahip ve diğer partilerin önünde. 150 milyon seçmenin yüzde 7’si taraftar. Bu önemli bir kitle. Partimiz ülkenin en güçlü partisi. Ama seçimlerde kaybetmeyeceği anlamına gelmez. 2005’ten beri medya bizim canımıza okuyor. Ekim ayındaki seçimlerde en fazla oyu EP’nin alacağını düşünüyorum.
Sizin ardılınız Dilma Rousseff’i azleden partilerle ittifak etmeye hazır gibisiniz?
Bölgesel gerçekler karşısında parti boyun eğmeyi bilecek. Minas Geras bölgesinde bizi destekleyen PMDB ile (Rousseff’i azleden Michel Temer’in partisi) nasıl işbirliğini kesebiliriz? Birlik sağlamak bir ilke değildir; ama siyasi konjonktürdür. EP herkesi karşısına almayı göze alamaz. Rakiplerimizin istediği bu. Oysa biz iktidara gelmek ve yönetmek istiyoruz.
Seçilirseniz ne yapacaksnız?
Yapılacak şeyleri. Rakiplerimiz Lula’nın daha radikal olduğunu söyleyecekler oysa durum böyle değil. Daha olgunlaştım, daha deneyimliyim. Bilançomuzu savunmalıyız ama gelecek için de ne istediğimizi söylemeliyiz. Farklı bir politika uygularsam adaylığımın bir anlamı olacak. Michel Temer hükümetinin reformları (iş yasasının değiştirilmesi, emeklilerin durumu, 20 yılla harcamaların tavanını sınırlama ve bunu anayasa değişikliği ile onaylama) sadece piyasanın çıkarları için yapıldı. Sağlanan sosyal kazanımlar kaybedildi. Bu reformları geri çekmek için bir referandumu tartışmazsak, Brezilya, varlıklı yüzde 35 için bir ülke olacak.
Kemer sıkma politikalarını eleştirmek, kamu maliyesinin harap halde olduğunu inkar etmek değil mi?
Bana bütçe sorumluluğundan gelip söz etmeyin. Kazandığımızdan daha fazlasını harcamanın imkansız olduğunu bilen bir kişiyim. Sorun önceliklerin tartışılmaması. Örneğin eğitim bir harcama değil geleceğe yatırımdır. Kimi kez borcu artırmak yararlı olabilir; eğer bir karşılığı varsa. Brezilya korkmamalıdır. Dünyanın dördüncü büyük rezervine sahiptir; yani 378 milyar dolar. Oysa, bugünki proje (Temer’in projesi) kamu varlığını peşkeş çekmektedir. Cesaret ve projeye sahip olmak gerekir.
19 Ocak 2018
[Libération’daki Fransızca orijinalinden İsmail Kılınç tarafından Sendika.Org için çevrilmiştir.]
Sendika.Org, yayın hayatına başladığından bu yana işçi sınıfı hareketinin, solun ve genel olarak toplumsal muhalefetin gündemine ilişkin, farklı politik perspektiflerden düşünsel katkılara açık bir tartışma platformu olagelmiştir. Sitemizde yayımlanan yazılar yayın kurulunun politik perspektifiyle uyumluluk göstermeyebilir. Amacımız, mücadelenin gereksinim duyduğu bilimsel ve politik bilginin üretimini zenginleştirecek tüm katkılara, yayın ilkelerimiz çerçevesinde, olabildiğince yer verebilmektir.