İzmir’in Kemalpaşa ilçesi Beşpınar Köyü’nde taş ocağına karşı mücadele eden köylüler, şirketin ÇED toplantısına katılmayarak köy meydanında kendi toplantılarını gerçekleştirdi
İzmir’in Kemalpaşa ilçesi Beşpınar Köyü’nde taş ocağına karşı mücadele eden köylüler, şirketin ÇED toplantısına katılmayarak köy meydanında kendi toplantılarını gerçekleştirdi
İzmir’de Kemalpaşa’ya bağlı Beşpınar köylüleri, köye 500 metre uzaklıkta yapılmak istenen taş ocağının ÇED toplantısını bir kez daha protesto etti.
Geçen yıl Beşpınar Köyü’nde bir şirket “ÇED gerekli değildir” kararı ile taş ocağı yapmak kurmak isteyince köylülerin direnişi ile karşılaşmıştı.
Evrensel’in haberine göre, aynı şirket bu kararın ardından ÇED dosyasını yenileyerek bu sefer ÇED sürecinin işletilmesi için başvuruda bulundu. ÇED sürecinin bir aşaması olan halkı bilgilendirme toplantısı ise yöre köylülerinin eylemine sahne oldu. Şirketin ÇED yapacağı kahvehaneyi boşaltan Beşpınar köylüleri köy meydanında toplanarak taş ocağına karşı eylem yaptı. Köylü kadınların öncülük ettiği eyleme komşu köylerden de çok sayıda muhtar ile İzmir ve Kemalpaşa’dan kurum temsilcileri destek verdi. Köylü kadınların “Diren Spil Dağı”, “İş makinelerini sakın ola Spil Dağına sokma”, “Taş ocağı yapma boşuna yıkarız başına”, “Ocağınız batsın” yazılı dövizler taşıdığı meydana baştan başa “Taş ocağına hayır” yazılı pankart asıldığı görüldü.
ÇED toplantısının yapıldığı kahvehaneye bir köylü bile girmeyince Çevre İl Müdürlüğünden gelen yetkilinin toplantıyı açıp kapatması beş dakika kadar sürdü. Çeşitli kurumlardan gelen temsilciler, şirket yetkilileri ve jandarmaların olduğu kahvehanede anlatılanları dinlemeyen köylüler köy meydanında toplanarak bir anlamda kendi ÇED toplantılarını yaptı.
Yapılan konuşmalarda ilk olarak söz alan Köy Muhtarı Kemal Gider, Spil Milli Parkına birkaç kilometre uzaklıktaki köylerinin yanı başına taş ocağı yapılmasına izin vermeyeceklerini, geçim kaynaklarının korunması için sonuna kadar direneceklerini söyledi. Geçtiğimiz yıllarda köye 1.5-2 kilometre uzaklıkta bir taş ocağı işletildiğini, bütün evlerin camlarının duvarlarının çatladığını belirten Gider, “Burada bir çevre felaketi yaşandı. Şimdi daha yakınımıza 980 bin dönümlük çok daha büyük bir taş ocağı yapılmak isteniyor. Buna sonuna kadar direneceğiz” dedi.
Köylülerin Avukatı Cem Altıparmak şirketin “ÇED Gerekli Değildir” raporunu iptal ettirdiklerini hatırlatarak, bu mahkeme kararının ardından şirketin 40 hektarlık bir alanda yıllık kapasitesi 1 milyon 500 bin ton olan devasa yeni bir proje ile karşılarına gelindiğini belirtti. Altıparmak, “Bir dağı zirvesi ile beraber yok edecek bir projeden bahsediyoruz. Çıkacak taşı kırma eleme tesislerine götürmek için 163 kamyonun çalışması lazım, Buraya gelen yolun kapasitesi, çıkacak toz belli. Bu hatadan dönmelerini istiyoruz” diye konuştu.
Kemalpaşa Ziraat Odası Başkanı Bülent Oray ise kuzey yarımkürede ilk kiraz hasadının yapıldığı yer olan Kemalpaşa’da zor şartlarda tarım yapmaya çalıştıklarını aktararak, “Bölgemizde bu gibi olumsuzlukların ileride bizi daha çok sıkıntıya sokacağı bir gerçek. Kemalpaşa olarak bu tesisin bütün bölgemize etkisi olacağını düşünüyoruz” dedi. Oray, Ansızca taş ocağı mücadelesi sürecinde ellerine geçen haritayı göstererek haritada sarı ile işaretli olan çok büyük bir alanda taş-maden ocakları işletilmesi için ruhsat verildiğini söyledi.
Basın açıklamasına destek veren TMMOB İKK Sözcüsü Melih Yalçın, davaya müdahil olarak konuya dair bir rapor hazırlayacaklarını belirtti. Yalçın “Eskiden devlet ormanları vatandaştan korumaya çalışırdı, şimdi tam tersi vatandaş ormanı devletten korumaya çalışıyor” dedi.
Sendika.Org