Kaynak: Mezopotamya Ajansı (Elif Çetiner)
Uludağ Üniversitesi Öğretim Üyesi Ertuğrul Aksoy, 696 sayılı KHK ile Gemlik’in taşınmasına özel çıkarılan yasa ile ilgili “Oldubitti ile insanların deprem korkularını kullanarak alanı boşaltacaklar. Projenin arkasında rant var!” dedi
Uludağ Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ertuğrul Aksoy, 696 sayılı KHK ile Gemlik’in taşınmasına özel çıkarılan yasa ile ilgili “Oldubitti ile insanların deprem korkularını kullanarak alanı boşaltacaklar. Projenin arkasında rant var!” dedi
696 sayılı KHK ile Bursa’nın Gemlik ilçesi için özel yasa çıkarıldı. Proje geçtiğimiz yıllarda halkın tepkisi ile bekletiliyordu. KHK’nin geçici 25. Maddesi ile Gemlik’in üst bölgelere taşınmasına engel olan Zeytin koruma kanunu, Gemlik’e özel yasa ile aşılmış oldu.
Geçtiğimiz yıllar boyunca proje halinde bekletilen tasarı vatandaşların tepkisi ile bekletiliyordu. Yayınlanan KHK ile proje apar topar yasalaştı ve ilerleyen günlerde hayata geçirilmesi bekleniyor. Maddeye tepkiler ise bugünden gelmeye başladı.
Bursa Doğa ve Çevre Koruma Derneği (DOĞADER) üyesi Murat Demir ve Uludağ Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ertuğrul Aksoy, projenin arkasında rant olduğunu söyledi.
Gemlik’in taşınması projesini değerlendiren Murat Demir, alınan kararın halka danışılmadan alınmasına tepki göstererek boşaltılacak alanların ranta açılmasından endişe duyduklarını söyledi. Demir, “Bizim en büyük kaygımız şu, Gemlik’in etrafı zeytinliklerle çevrili. Gemlik boşaltılacaksa, zeytinlik alanlar yok edilecekse, o zaman bundan 100 yıl önceki haline çevrilmeli. O alanlar tekrar zeytinliklere dönüştürülmeli. Biz boşaltılacak alanların zeytinliğe dönüştürüleceğine inanmıyoruz. Daha çok merkezi boşaltarak, insanları tepelere, TOKİ tarzı konutlara taşıyarak, Gemlik’i de ranta açacaklarını düşünüyoruz” dedi.
KHK ile geçirilen yasayı orman ve yeşil alanların talanı olarak değerlendiren Doç. Dr. Ertuğrul Aksoy, kanunda direkt olarak belirtilmese de zeytinlik alanların yok olacağını söyledi. Ormanlık alanların kamu alanı olduğuna vurgu yapan Aksoy, “Ormanlık alanlar kamunun alanı. Bu proje daha önce önümüze geldiğinde biz boşaltılacak 10 binlik konut alanının yerine ne koyacaklarını sorduk. Bu projenin doğru olmadığını söyledik. Boşaltılan alanlara ne yapılacak yeşil alan mı, rezidanslar mı? Yeşil alanlara dönüşmeyecek bu alanlar ranta mı açılacak? Önümüze net bir planın konulmasını istedik ama süreç bugün KHK’lere kadar geldi. Oldubitti ile insanların deprem korkularını kullanarak alanı boşaltacaklar. Cevaplanması gereken bir sürü soru var” dedi.
Ormanlık ve zeytinlik alanların yok edilmesinin bölgede farklı afetlere de yol açabileceğini ifade eden Aksoy, “Kamu alanı olan ormanların yok edilmesi ile birlikte ileride o alanlarda oluşacak, taşkın, heyelan sıkıntısı Gemlikli insanları öldürmeyecek mi? Bunun önlemini kim nasıl alacak. Toprak kaymalarını nasıl önleyecekler. İnsanlar bir adımda sahile inebiliyorken o insanları neden tepelere çıkarılıyor sorusu da akıllarda yer alan başka bir soru” dedi.
Proje ile birlikte dünyaca ünlü Gemlik zeytininin de tehlikeye girdiğini belirten Aksoy, Zeytinlik kanunu değiştirmelerinin mümkün olmadığını söyledi. Aksoy, “Üretim yapılmayan zeytinlik alanları aynı zamanda Gemlik zeytininin gen alanları ve o alanlar feda edilecek alanlar değil. Bu projenin arkasında saklı kalan farklı düşünceler var” diye konuştu. Projenin defalarca reddedilmesinin ardından KHK ile dayatıldığını söyleyen Aksoy, iktidar tarafından “Siz engel çıkarmak isteyebilirsiniz ama güç bizim elimizde. Ben istediğimi yaparım” mesajı verilmek istediğini söyledi. Aksoy son olarak, “Gemlik Gemliklilerin olmalı. İnsanlar başka alanlara sürülmemeli” dedi.