İstanbul Eczacı Odası bu haftasonu genel kurula gidiyor. Yeni dönem yönetimi için dört ayrı grubun yarıştığı genel kurulda Çağdaş Eczacılar Grubu’nun adayı olan Ferda Göçener’le konuştuk
Çağdaş Eczacılar Grubu’nun adayı Ferda Göçener “Mesleki sorunlarımızı, oluşturacağımız eczacı meclislerinde yerinde ve birlikte çözeceğiz. Geleceğimizi, mesleğe yeni atılmış genç meslektaşlarımızla Gelecek Çalıştayları’nda planlayacağız” diyor
İstanbul Eczacı Odası bu haftasonu genel kurula gidiyor. Yeni dönem yönetimi için dört ayrı grubun yarıştığı genel kurulda Çağdaş Eczacılar Grubu’nun adayı olan Ferda Göçener’le konuştuk
Sendika.Org: Eczacılar Odası’nın genel kurul sürecini ve Çağdaş Eczacılar Grubu’nun bu süreçte ne yapacağını kısaca özetler misiniz? Programınız nedir?
Ferda Göçener: Bu yıl İstanbul Eczacı Odası (İEO) seçimlerine 4 grup katılıyor. Benim başkanlığımda Çağdaş Eczacılar Grubu, şu anda yönetimde olan ve 4 yıl önce grubumuzdan ayrılan İstanbul Eczacı Hareketi, İEO’nın 4 dönem başkanlığını yapmış olan ve iç tüzüğümüze aykırı bir şekilde bu başkanlığı sürdürmek istediği için aramızdan ayrılan bir meslektaşımızın oluşturduğu Çağdaş Eczacıların Birliği ve Yeniden Eczacılık Hareketi. Gördüğünüz gibi 4 gruptan 2’si aynı kökten. Çağdaş Eczacılar yaklaşık 40 yıllık -fazlası var eksiği yoktur– bir grup. Bu kadar uzun süre içinde ayrılıklar istenmese de olabiliyor. Benim başkanlığım da yıllardır sürdürdüğümüz iç tüzüğümüz ve demokratik yaklaşımımız doğrultusunda Çağdaş Eczacılar Meclisi’nde yaptığımız seçimle belirlendi.
Eski bir grubuz ama hedeflerimiz, söyleyeceklerimiz ve yapacaklarımız açısından sanırım çağını algılayan, geleceğe akıl ve bilim perspektifiyle bakan, mesleğin geleceğini önemseyen ve bu güne bakarken geleceği de planlayacak projeleri olan, buradan bakınca da en genç grubuz.
Mesleki sorunlarımızı, oluşturacağımız eczacı meclislerinde yerinde ve birlikte çözeceğiz. Geleceğimizi, mesleğe yeni atılmış genç meslektaşlarımızla Gelecek Çalıştayları’nda planlayacağız.
Meslektaşlarımızın yüzde 65’ini oluşturan kadın eczacılarımızla çalışmaların mutfağından çıkıp yönetime yönelmek ve özgün sorunlarımızı çözmek üzere Kadın Çalıştayları düzenleyeceğiz.
Özgün ve mesleki konularda sürekli eğitim programları düzenleyeceğiz.
Eczacılarımızın ister serbest ister kamu eczacısı olsun ekonomik sorunları ağır. Elbette bu ülke ekonomisinden bağımsız değil ama mesleğimizi bu sorunlardan en az etkilenerek sürdürebileceğimiz bir noktaya taşımak ana hedeflerimizden biri.
Programımız yoğun, yapacağımız çok şey var, sizlerle sadece ana perspektifimizi paylaşmaya çalıştım.
Eczacılar “Sağlıkta Dönüşüm” sürecinde sağlık emekçilerinin yanı sıra ciddi bir hareketlilik sergileyen ve mitinglerle sorunlarını dile getiren bir kesimdi. Eczacıların dile getirdiği sorunlar çözüm bulabildi mi, nereden nereye geldik?
“Sağlıkta Dönüşüm” sürecini birlikte yaşıyoruz, geldiği noktayı da görüyoruz. Başlangıçta tüm sağlık meslek örgütlerinin ve sağlık emekçilerinin dile getirdiği sorunlar katlanarak büyüdü. Değişimi ve dönüşümü o alanın tüm bileşenleri ile birlikte planlamaz, sıkıntısı veya itirazı olanların sesini duymazsanız başarılı olmak mümkün değil. Onun için direngen, mücadeleci ve aynı zamanda çözüm odaklı tutumumuzu sürdürmeye devam edeceğiz.
Siz bir meslek örgütü olarak eczacıların sorunları ile halkın sağlık hakkı arasında nasıl bir bağ kuruyorsunuz. Yeni sistem eczacı ile halkı karşı karşıya getiren uygulamalar içeriyor. Ortak bir çözüm mümkün mü?
Elbette mümkün. Halkın sağlık hakkı eczacıların kendine sorun ettiği bir konu zaten. Eczacılar, halkın en kolay ulaşabildiği, kapısını açıp içeri girdiği anda hizmet alabildiği, 1. basamak sağlık hizmet sunucuları. Bu kadar yaygın ve bu kadar kolay hizmet alınabilecek başka bir sağlık birimi yok. Sağlık sistemi içinde hem daha üretken ve daha verimli hem de ekonomik olarak tarafların tamamını -burada taraflardan kasıt en büyük alıcı olarak devlet, eczacılar ve hizmet alan halk- mutlu edecek çözümler üretmek mümkün. Bu konuda çalışmalarımız ve projelerimiz var.
Seçilmeniz ya da seçilememeniz halinde ne yapacaksınız? Meslektaşlarınıza ve genel olarak da toplumsal muhalefete çağırınız nedir?
Seçilirsek yapacağımız malum, yoğun bir çalışma dönemi bizi bekliyor olacak. Seçilemezsek de aynı duruş ve bakış açısıyla muhalefete devam edeceğiz. Yani haklar, özgürlükler, adalet ve yaşama duyduğumuz saygı ile doğru bulduğumuz işleri destekleyecek, yanlış bulduklarımıza itiraz edeceğiz. Toplumsal muhalefete çağrımız da budur.
Sendika.Org, yayın hayatına başladığından bu yana işçi sınıfı hareketinin, solun ve genel olarak toplumsal muhalefetin gündemine ilişkin, farklı politik perspektiflerden düşünsel katkılara açık bir tartışma platformu olagelmiştir. Sitemizde yayımlanan yazılar yayın kurulunun politik perspektifiyle uyumluluk göstermeyebilir. Amacımız, mücadelenin gereksinim duyduğu bilimsel ve politik bilginin üretimini zenginleştirecek tüm katkılara, yayın ilkelerimiz çerçevesinde, olabildiğince yer verebilmektir.