Bakanlar Kurulu, Ankara’nın tarihi mekanlarından Saraçoğlu Mahallesi’nde bulunan taşınmazların satılmasının ve inşa faaliyetlerine konu edilmesinin önünü açan kararı imzaladı
Bakanlar Kurulu, Ankara’nın tarihi mekanlarından Saraçoğlu Mahallesi’nde bulunan taşınmazların satılmasının ve inşa faaliyetlerine konu edilmesinin önünü açan kararı imzaladı
Bakanlar Kurulu, Ankara’nın tarihi mekanlarından biri olan Saraçoğlu Mahallesi için 2013 yılında riskli alan ilan ettiği ve lojmanların boşaltılması kararının ardından 17 Ağustos tarihinde imzaladığı kararla beraber taşınmazların satılmasının ve alanın inşa faaliyetlerine konu edilmesinin önünü açan kararı imzaladı.
Saraçoğlu Memur Evleri Yerleşkesi, Alman mimar Paul Bonatz tarafından tasarlanmış, 1944-1946 arasında inşa edilmiş ve 1979’da da kentsel sit alanı olarak tescil edilmişti. Mahallede bulunan yerleşkeler, cumhuriyet eliyle gerçekleştirilmiş ilk toplu konut projesi olma özelliği taşıyor.
TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi’nin konuya ilişkin yaptığı açıklama ise şöyle:
2013 yılında iki kez alınan “riskli alan” kararı şubemizce yargıya taşınmasına ve söz konusu davalar kazanımlarla sonuçlanmasına ve mahalle sakinlerinin fiili direnişlerine rağmen 2015 yılında mahalle tamamen boşaltılmış ve tehditlere açık bir hale getirilmiştir. AKP iktidarı, OHAL koşullarının sunduğu “lütuf” ile Saraçoğlu Mahallesinin talanına karar kılmıştır ve bu karar ortaya konurken Mahallenin tescil durumlarına ilişkin herhangi bir kurul kararı bulunmamaktadır. Yani Türkiye Cumhuriyeti‘nin yürütme organı olan Cumhurbaşkanı başkanlığındaki Bakanlar Kurulu inanılmaz bir aymazlıkla ülkenin kendi mevzuatını hiçe saymakta beis görmemiştir. Muhtemelen bundan sonraki süreçte Koruma Kurulunun da alana ilişkin “satışa uygun” kararlar üretmesinin yolu açılacaktır.
Çok uzun bir süredir AKP iktidarının Türkiye Cumhuriyeti‘nin kurucu değerlerinin ve onun mekansal yansımalarının altını oyma gayreti içinde olduğunu, bütün bir ülke olarak hukuksuzluğun, bilim karşıtlığının, yağmanın ortasında kaldığımızı üzülerek seyrediyoruz. Bu durum karşısında şu uyarıyı yapma ihtiyacı duyuyoruz; bir ülkenin kurucu ideolojisinin ve onun mekansal yansımasının kurgulanması sanıldığı kadar basit bir olgu değildir. Bugün Kızılay‘ın ortasında bir vaha olan Saraçoğlu Mahallesi kent merkezinde memurlara lojman arzı sağlaması, bahçe şehir planlama ilkelerini yine yeni şehrin merkezinde ortaya koyması; cumbalarıyla, çıkmalarıyla, saçaklarıyla, pencere açıklıklarıyla “Türk Evi”ni modernize etme gayreti gibi kurgularıyla kurucu ideolojinin mekana yansıtılmasında önemli bir değerdir. Saraçoğlu`nun yitirilmesiyle yok olacak olan bu mekansal değerlerin yeri kesinlikle AKP iktidarının rant temelli mekansal stratejisinin vitrini olarak sunulan, fakat boş bir popülist söylemden öteye gidemeyen çakma Selçuklu, Osmanlı mimarisi (Selçuklu yıldızından desenler, camekan kemerler Selçuklu ve Osmanlı mimarisinin kodları anlamına gelmemektedir.) ile doldurulamaz. Altı oyulmaya çalışılan kurucu ideoloji tüm bileşenleriyle birlikte, iktidarlarının 15 yılı içerisinde bizlere defalarca ispatlamış oldukları üzere altını oydukları cumhuriyet değerlerinin yerini dolduracak ve toplumsal üst yapıyı destekleyecek entelektüel birikime haiz olmayan AKP`yi alaşağı edecektir.
TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi olarak kurucu değerlerimize, onun mekansal yansımalarına, kent merkezinde kalan son nefes alınabilecek alanlara ve topyekun kentlerimize dönük gerçekleştirilen saldırılara karşı toplumsal mücadelenin yükseltilmesinin elzem olduğunun bilinciyle bütün yurttaşlarımızı bu mücadelede omuz omuza olmaya davet ediyoruz.
Sendika.Org/ Ankara