İnsan hakları örgütleri, avukatlar ve hekimler, Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın açlık grevinin 129. gününde yaptıkları açıklamada, “Nuriye ve Semih’in sesiyiz” dedi

İHD İstanbul Şubesi, TİHV İstanbul Temsilciliği, ÇHD İstanbul Şubesi, Özgürlükçü Hukukçular Platformu, Toplum ve Hukuk Araştırmaları Vakfı ve İstanbul Tabip Odası’nın “Aslolan yaşamdır, Nuriye ve Semih’in seslerini duyalım, duyuralım” eylemi bu hafta da Beşiktaş Küçük Kartal Heykeli önünde gerçekleştirildi.

“Nuriye ve Semih’in sesiyiz”, “Susma sustukça sıra sana gelecek” yazılı döviz ve Nuriye ile Semih’in fotoğraflarının yer aldığı pankartları taşıyan insan hakları savunucuları avukatlar ve hekimler bir kez daha açlık grevindeki direnişçilerin taleplerinin kabul edilmesi çağrısı yaptı.

İHD İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri, yaptığı konuşmada, Nuriye ve Semih’in sesine ses olduklarını belirtti. Yoleri, “İşten atılan binlerce emekçiden ikisi olan Nuriye ve Semih, başka yol bırakmadıkları için bedenlerini açlığa yatırdılar. Haklı taleplerinin sesiyiz. Talepleri kabul edilinceye kadar mücadeleye devam edeceğiz” diye konuştu.

“Seslerini duyuralım”

Kurumlar adına açıklamayı okuyan İHD İstanbul Yöneticisi Mine Nazari, bir yılda tüm demokratik hakların adım adım gasp edildiğini hatırlattı. Nazari, toplumun her kesiminden itirazların yükseldiğini belirterek, “Bizler hak savunucuları; cesaret ve kararlılıkla bu gidişata hayır diyoruz” ifadelerini kullandı.

Nuriye ve Semih’in açlık grevinin 129. gününde olduğunu vurgulayan Mine Nazari, şöyle devam etti:

Gelinen aşamada artık yaşamla ölüm arasındaki kritik sınırdalar ve açlık onları her gün biraz daha sakat kalmaya ya da ölüme yaklaştırmaktadır. Bizler yaşamı, insan onuruna yaraşır bir yaşamı savunuyoruz! Ölümü de ölümden beter onursuz bir yaşamı da istemiyoruz. Çalışma hakkının KHK’lar ile haksız hukuksuz gasp edilmesine karşıyız. Yarın geç olmadan bugün seslerini duyalım.

ETHA, Sendika.Org