Doğa ve kent yıkımına karşı mücadele eden yaşam savunucuları Maçka Demokrasi Parkı’nda bir araya gelerek referandumda hayır oyu verme çağrısı yaptı: Doğaya, kentlere, yaşama başkan mı olur?
Doğa ve kent yıkımına karşı mücadele eden yaşam savunucuları Maçka Demokrasi Parkı’nda bir araya gelerek referandumda hayır oyu verme çağrısı yaptı: Doğaya, kentlere, yaşama başkan mı olur?
Onlarca forum, dayanışma, savunma, kent, ekoloji ve çevre örgütü 26 Şubat’ta İstanbul Maçka Parkı’nda buluştu. Yaşam savunucuları ve ekoloji örgütlerinin yanı sıra Üniversite Bandosu da açıklamada yerini aldı. Don Kişot Bisiklet Kolektifi’nin pedallayarak geldiği açıklamada, parka girişleri sırasında bando “Başkanlığa Hayır” şarkısıyla karşıladı.
Parkta buluşan yaşam savunucuları etkinlik öncesinde ağaçlara ip sardı, parkın etrafına üzerinde “Ayçiçeği aşkına hayır”, “Tarım alanları yok olmasın diye hayır”, “Dereler çağlasın diye hayır” yazılı dövizler astı, renkli çaputlara neden Hayır dediklerini yazarak ağaçlara astı.
“Yaşamı Savununlar #Hayır Diyor” pankartı açan yaşam savunucuları yaptıkları açıklamada neden hayır dediklerini anlattı. “Doğaya, kentlere, yaşama başkan mı olur?” diye soran yaşam savunucuları yanıtı da verdi: Hayır!
Başkanlık sisteminin gelmesi halinde tek bir kişinin istediği her yasayı geçirebileceğini belirten yaşam savunucuları Madde 80 gibi doğa düşmanı yasaların eskisinden de kolay onaylanacağına dikkat çekti. Tek Adam rejiminde doğayı, kentleri ve yaşamı talan eden kararların bir kalemde çok daha kolay alınabileceğini vurgulayan yaşam savunucuları hep bir ağızdan “Hayır” dedi.
Doğaya, Kentlere, Yaşama Başkan mı Olur? #HAYIR!
Duyulsun sesimiz!
Yaşam savunucuları, asla yan yana gelemeyeceğimize inandırılmış kardeşlerimiz, doğa ve kent yıkımına, ekonomik çöküşe razı olmayan herkes duysun sesimizi!
Biz yaşamı savunuyoruz ve diyoruz ki, yaşama dair kararlar, o kişi kim olursa olsun, tek bir kişinin hükmüne ve yetkisine emanet edilemez. Güç düşkünlerinin zifiri karanlıklar yaratmasına imkan tanıyacak yetkilere, OHAL dayatmacılığının kalıcılaştırılmasına, memleketin tapusunun tek bir kişiye verilmesine #HAYIR diyoruz.Çünkü;
Referandumla başkanlık gelirse; tek bir kişi, tüm Türkiye’nin temsil edildiği koca meclisten üstün olacak, doğaya ve kente darbe getiren Madde 80 gibi yasalar çıkarabilecek, birçok denetim mekanizmasından muaf olacak.
#HAYIR diyoruz. Çünkü;
Referandumla başkanlık gelirse, bu tek kişi, “Ormanı kes!” dediğinde ciğerlerimiz sökülecek, “Kıyılar benim!” dediğinde deniz kaybolacak, tarihi ve kültürel yapılar daha da hızla yok edilecek, rantın otelleri yükselecek, parklar kapanacak ve bu kişi istediği her yere nükleer santral yaptırabilecek.
#HAYIR diyoruz. Çünkü;
Güçbela ayakta kalmaya çalışan hukuk tek kişinin aracı haline gelecek; yürütmeyi durdurma, ÇED süreçleri, izin ve ruhsat gibi kavramlar yok olacak. Mahkemeler bu tek kişinin istediği gibi kayırdığı şirketlerin yararına çalışacak. Başkanlığın keyfiliği altında şimdiden başlayan Varlık Fonu gibi araçlarla halkın emeği şirketlere ve bu şirketlerin projelerine aktarılacak.
Biz yaşamı savunanlar, bu ağır koşullar karşısında, bir defa daha direnişin çağrısını, yaşamın şarkısını duyuyoruz.#HAYIR, bu şarkı, kediyi köpeği korkutarak, dozer gibi ağaç sökerek, gelmiyor. Konu komşu kolunda, çoluk çocuk bir arada, şenlikle geliyor. Her mahallenin, her ormanın derininden; her bir karacanın beneğinden, her bir karıncanın su içişinden, sinema gişelerinden, parkların banklarından, kentlerden ve tüm yaşam alanlarımızdan, Gezi’nin nefesiyle geliyor: Ortak hafızamızın, ortak geleceğimizin sesidir bu! Bu ses ormanı, köyü, suyu, kıyıyı, parkı, ağacı bir tek kişinin iki dudağı arasına bırakmayanların sesidir.
Biz, yaşamı savunanlar, bu sesle özgürlük ve mutluluk isteyen, doğa ve kentler yok olmasın diyen herkesi #HAYIR demeye çağırıyoruz.
Yaşam icin, #HAYIR!
Sendika.Org