IŞİD’in “sınır emiri” İlhami Balı’nın, iki askerin yakılarak katledildiği vahşet videosundaki IŞİD’li Hasan Aydın ile 2012’deki El Kaide operasyonunda yakalandığı ve aynı davada yargılanıp serbest bırakıldığı ortaya çıktı
Diyarbakır, Suruç, Ankara katliamlarının planlayıcısı olan IŞİD’in “sınır emiri” İlhami Balı’nın, iki askerin yakılarak katledildiği vahşet videosunda yer alan IŞİD’li Hasan Aydın ile 2012’deki El Kaide operasyonunda yakalandığı ve aynı davada yargılanıp serbest bırakıldığı ortaya çıktı. Dava dosyasında Balı ve Aydın’ın, Irak El Kaidesi’nde faaliyet gösterdikleri, 2011’den itibaren yabancı cihatçıların Suriye ve Irak’a transferinde rol oynadıkları belirtiliyor
VAHŞET VİDEOSUNDAKİ IŞİD’Lİ HASAN AYDIN, 2 KEZ GÖZALTINA ALINIP BIRAKILMIŞ
Diyarbakır, Suruç, Ankara katliamlarının planlayıcısı olan IŞİD’in “sınır emiri” İlhami Balı’nın ile iki askerin yakılarak katledildiği vahşet videosunda yer alan IŞİD’li Hasan Aydın’ın, 2012’deki El Kaide operasyonunda yakalandığı ve aynı davada yargılanıp serbest bırakıldığı ortaya çıktı.
Balı ve Aydın’ın isimleri, 2012 tarihinde Adana 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen El Kaide davasındaki 8 sanık arasında yer alıyor.
Hasan Aydın, Adana’da 30 Mart 2012 tarihinde düzenlenen El Kaide operasyonunda yakalanırken, İlhami Balı da aynı tarihte Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde yakalanmıştı. İlhami Balı ve Hasan Aydın, 2 Nisan 2012 tarihinde tutuklanırken, daha sonra Balı 19 Eylül 2012’de, Aydın ise 3 Aralık 2012 tarihinde tahliye edildi.
2012 tarihli dosyaya göre Balı ve Aydın’ın, daha sonra IŞİD’e dönüşecek olan Irak El Kaide’sinde faaliyet gösterdiği, özellikle yurtdışından gelen cihatçıların Türkiye üzerinden Suriye’ye geçirilmelerinde aktif rol oynadıkları belirtiliyor.
Ayrıca Adana’nın Doğankent beldesinde “Aydın İletişim” isimli telefoncu dükkanı işleten Hasan Aydın’ın, El Kaide üyelerinin kullanmaları için başka şahıslar adına telefon hatları kullanıma açtığı bilgisi de dosyada yer alıyor. Dosyada, Aydın’ın iş yerinden elde edilen hard disk içerisinde başka şahıslara ait yaklaşık 750 adet nüfus kimlik fotokopisinin olduğu ve bunlar adına alınan sim kartların Adana’da Irak El Kaidesi adına sorumlu düzeyde faaliyet gösteren Mehmet Gök ve diğer örgüt mensuplarınca kullanıldığı kaydedildi.
Hasan Aydın hakkında verilen diğer bilgiler şöyle:
El Kaide terör örgütü adına faaliyetlerde bulunduğu, yoğun bir şekilde örgütün propagandasını yaptığı, ülkemize giriş yapan yabancı örgüt mensuplarına illegal yollardan sözde cihat bölgelerine gidişlerinde yardımcı olduğu, diğer şüpheliler ile birlikte hareket ettiği, alternatif Cuma namazı kıldığı, alternatif eğitim kapsamında diğer örgüt mensupları ile birlikte hareket ettiği, devlet sistemini tağut olarak nitelendirdiği, örgütsel ders, sohbet, toplantı gibi etkinliklere katıldığı anlaşılmıştır.
Hasan Aydın’ın iki fotoğrafı. Soldaki 2012’deki El Kaide operasyonundan, sağdaki ise 22 Aralık 2016’da yayımlanan vahşet videosundan.
Dosyada, Adana’da Irak El Kaidesi adına sorumlu düzeyde faaliyet gösteren Mehmet Gök’ün, 14 Ekim 2011’de Irak El Kaidesi’nin Suriye sorumlularında Marouf Ossi’nin örgütsel görüşmeler yaptığı belirtiliyor.
11 Şubat 2012’de ise Mehmet Gök ile İlhami Balı arasında geçen telefon görüşmesine de yer veriliyor:
Gök: birde… şöyle bir şey varsana söyleyim hani ben bir rakam belirledim mesela bak sabah altı buçuk sabah on birde ve bir var birden üç var sonra başka araba yok nasıl olacak şimdi bu
Balı: bunlar kaçta burada olacak
Gök: öğlen
Balı: öğlen
Gök: orya kaç saate gelir orya kitaplar
Balı: bilmiyorum kitaplar buradan kitaplar kaç ta alacağım kitapları
Gök: saat saat on birde sen alacan kitaplar
Mehmet Gök’ün talimatı doğrultusunda İlhami Balı’nın Ankara Esenboğa Havalimanı’na giderek KİTAPLAR diye bahsettikleri yabancı uyruklu örgüt mensubunu karşıladığı ve daha sonra Ceylanpınar’dan illegal olarak sınırdan geçirdiklerinin tespit edildiği anlaşılmıştır.
İki askerin yakılarak katledildiği vahşet videosunda yer alan Türkiye vatandaşı 3 IŞİD militanının, Hasan Aydın, Muhittin Büyükyangöz ve Talip Akkurt olduğu ortaya çıkmıştı.
Vahşet videosunda Türkiye’yi tehdit eden IŞİD militanı Hasan Aydın, 2015’te bu kez Hatay’dan Suriye’ye geçmek isterken askeri malzemeler ve Drone ile birlikte yakalanmış ancak daha sonra yine serbest bırakılmıştı. Aydın’ın, 8 Mayıs 2015 tarihinde de ailesiyle birlikte Suriye’ye geçerek IŞİD saflarına katıldığı belirtiliyor.
Adana’da 31 Aralık 2016’da düzenlenen operasyonda Hasan Aydın’ın 3 ağabeyi yakalanmış, Remzi ve Recep Aydın tutuklanırken, Davut Aydın ise serbest bırakılmıştı.
IŞİD ÇETELERİ, İKİ TÜRK ASKERİNİ YAKARAK KATLETTİ
İlhami Balı da Suriye’de
IŞİD’in “sınır emiri” olan ve örgütün Türkiye’deki saldırılarını organize ettiği belirtilen İlhami Balı da 2012’de serbest kalır kalmaz Suriye’ye geçti. Balı’nın ilk olarak Nusra Cephesi saflarına katıldığı, 2013’te Irak İslam Devleti’nin (Irak El Kaidesi) IŞİD’e dönüşmesiyle bu örgüte geçtiği belirtiliyor.
Balı, Hatay’ın Reyhanlı ilçesi nüfusuna kayıtlı. Hatay’da sadece Suriye vatandaşları içinde değil, yerel nüfus içinde de IŞİD örgütlenmesi olduğu biliniyor.
Halk Meclisleri/ Savaşa Karşı Yaşam Hakkı Meclisi’nin, 15 Mart 2016’da kamuoyuyla paylaştığı “Suriye Savaşının ve Türkiye’nin Suriye Politikasının Hatay Üzerindeki Etkileri” başlıklı bu ilk raporda, kentte sınır bölgelerinde yerel halk arasında IŞİD faaliyeti gözlemlendiği, kolluk güçlerince yakalanan yabancı IŞİD militanlarının ise gerekli hukuki kovuşturmalar yürütülmeden üçüncü ülkelere gönderildiği kaydediliyordu.
Meclis’in hazırladığı ikinci raporda ise İçişleri Bakanlığı bünyesinde görev yapan C.T., IŞİD militanlarının ve diğer cihatçı grupların ise genel olarak fiili bir dokunulmazlık ile korunduğunu söylemişti.
“Bir IŞİD üyesi yakalandığında, kolluk gücü bunu bilmesine ve şahsı YTS olarak adlandırmasına rağmen hukuki kovuşturma başlatılmıyor. Yani YTS olarak geliyor ama belgeleme yok, ana hedef bunlardan kurtulmak, başa bela olmayacak şekilde sınırdışı etmek.”
“Yakalanan IŞİD’li biliniyor, ülkesine ya da itiraz ederse üçüncü bir ülkeye geri gönderiliyor. YTS’lerin ülkelerine geri gönderilmesi riskli ise, mesela Rusya’dan geliyorsa bir başka ülkeye geri gönderiyor. Rusya Federasyonu vatandaşı cihatçılar, mesela Çeçenler çoğunlukla Ukrayna’ya gönderiliyor. Ukrayna dışında, kimileri de Malezya ve Ürdün’e gönderiliyor.”
“Anlık değişen politikalar var. Adamlara ne yapılacağı sabit değil. Ya kendi ülkesine, ya Suriye’ye, ya da üçüncü bir ülkeye gönderilmesi… Hatta kimisine imza karşılığı denetimli serbestlik verilmesi söz konusu olabiliyor.”
AKP-IŞİD YASAK AŞKININ MEYVELERİ – ALİ ERGİN DEMİRHAN
Diyarbakır’da 26 Ekim 2015’te, iki polisin hayatını kaybettiği, 7 militanın öldürüldüğü IŞİD operasyonu ile ilgili polisin hazırladığı ve savcılığa gönderdiği fezlekede de, cihatçıların Türkiye üzerinden yürüttüğü faaliyetler ve Hatay’ın dibindeki IŞİD kamplarının varlığı kabul edilmişti.
Sendika.Org