”Bahane ile, 672 sayılı ilk KHK ile görevimden ihraç edildim. İlk ihraç edildiğimde hiçbir gerekçe bilmiyordum. Daha sonra hakkımda Bylock’la ilgili iddiaları öğrendim. İşte benim evet, Doktor Mihriban, örgüt üyesi, Doktor Mihriban’ın örgütü burada, örgütünün temsilcileri burada”

Türk Tabipleri Birliği ve SES, Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi’nde bir basın açıklaması yaparak Trabzon’da OHAL sonrası cadı avı kapsamında açığa alınıp görevinden ihraç edilen Dr. Mihriban Yıldırım’ın işine iade edilmesini istedi.

Asistan hekim olarak çalışmaktayken ihraç edilen Yıldırım, kendisini örgüt üyesi olmakla suçlayanlara cevaben alanda bulunan TTB ve KESK’i ifade ederek “benim örgütlerim işte burada” dedi.

Trabzon’da 672 sayılı KHK ile görevinden ihraç edilen Doktor Mihriban Yıldırım’ın geçen hafta yerel bir gazetede hedef gösterilmesi üzerine dün (4 Ocak) TTB ve SES, KTÜ Tıp Fakültesi önünde basın açıklaması düzenledi. Açıklamaya Yıldırım’ın çalışma arkadaşları ve tıp fakültesi öğrencileri de katıldı.

Karadeniz Bölgesi’nde yayın yapan Günebakış gazetesinin 30 Aralık 2016 günü manşetinden verdiği haberde “Dr. Mihriban Mavi Bylock’çu” ifadeleri kullanılmış, Yıldırım’ın ailesinin fotoğrafı paylaşılmış ve suçlamaları doğrulayan hiçbir somut delil bulunmadığına bakılmaksızın Mihriban Yıldırım suçlu gösterilmişti.

“Hukuku rehber edinmeyen yönetimler meşruiyetini yitirir”

Söz konusu gazetenin haberinden sonra bugün bir araya gelen TTB ve SES üyeleri adına KESK Trabzon Dönem Sözcüsü Muhammet İkinci basına bir açıklama yaptı.

Somut bilgi ve belgelere dayanmadan yapılan açığa almaların ülkedeki kaosu derinleştirdiğini söyleyen KESK Dönem Sözcüsü Muhammet İkinci, şöyle konuştu: 

“Hukuku rehber edinmeyen yönetim anlayışları meşruiyetini yitirir. Çünkü devlet; hukuk ve adalet varsa devlettir. Hükümete sesleniyoruz: Darbe girişimi ve arkasındaki güçlerle hakiki bir hesaplaşma, ancak demokrasi ve hukuk mümkündür. Bu arada ülkemizi darbe koşullarına getiren sürecin siyasal sorumluluğunu üstlenin ve gereğini yapın. Kuşkuya yer bırakmayacak kadar açık bir komploya dâhil edilen üyemiz Dr. Mihriban Yıldırım’ın acilen hakları iade edilerek görevine dönmesi sağlanmalı. Onun açığa alınmasına katkı sağlayan şer odakları da ortaya çıkarılmalı ve yargılanmalıdır.“

Türk Tabipler Birliği Merkez Konsey Üyesi Bülent Nazım Yılmaz ise şunları söyledi:

“Dün üçüncü kez uzatılan OHAL sürecinde anti demokratik uygulamalarının giderek arttığını, adil yargılanma hakkına uymadan her geçen gün kamudan binlerce kamu emekçisinin atıldığını görüyoruz. İlk KHK’den bugüne kadar yaklaşık 2400 hekim arkadaşımız kamudan ihraç edilmiştir. Bu arkadaşlarımızın yaklaşık 200’ü Türk Tabipler Birliği’nin üyesi ve yöneticisidir. Bu insanlar bugüne kadar özerk, demokratik, bilimsel üniversite; ülkede barış ve toplum için ücretsiz sağlık hakkı mücadelesini veren kişilerdir. Bu insanları kimse herhangi bir gerici örgütle, cemaatle, tarikatla ilişkilendiremez. Biz Mihriban’ı öğrenciliğinden beri tanıyoruz. Mihriban öğrencilik yıllarında eşit, parasız, bilimsel eğitim mücadelesi veren bir arkadaşımızdır. Mihriban Yıldırım; gericiliğe, cemaatçiliğe, tarikatçılığa karşı laiklik mücadelesi veren bir arkadaşımızdır. Mihriban Yıldırım, kadın cinayetlerine, şiddete, taciz ve tecavüze karşı kadın mücadelesi veren bir arkadaşımızdır. Buradan sadece Mihriban’ın meslektaşlarına değil, bütün Trabzon halkına sesleniyorum; Mihriban Yıldırım’a sahip çıkmak, kendi haklarına sahip çıkmak demektir. Mihriban Yıldırım’a sahip çıkmak, çocuklarının geleceklerine ve sağlık haklarına sahip çıkmak demektir. Mihriban Yıldırım, sağlık hakkı, eğitim hakkı mücadelesi ve kadın mücadelesi veren TTB’nin değerli bir doktorudur. Mihriban Yıldırım sadece kamudan ihraç edilmemiştir, aynı zamanda eğitim hakkı da elinden alınmıştır. Bu durum anayasayı ihlaldir. Mihriban, bazıları gibi KPSS sorularını çalarak, emek sarf etmeden buraya gelmedi. Mihriban Yıldırım bir an önce eğitim hakkını elde etmeli ve işine geri dönmelidir.”

Doktor Mihriban’ın örgütü burada

Basın açıklaması sonrasında söz alan Mihriban Yıldırım konuşması şöyle:

“Bahane ile, 672 sayılı ilk KHK ile görevimden ihraç edildim. İlk ihraç edildiğimde hiçbir gerekçe bilmiyordum. Daha sonra hakkımda Bylock’la ilgili iddiaları öğrendim. Günebakış gazetesi beni hedef göstererek, Bylock kullandığım hükmünü verdi. İşte benim evet, Doktor Mihriban örgüt üyesi, Doktor Mihriban’ın örgütü burada, örgütünün temsilcileri burada. Bizim ne yaptığımız, ne söylediğimiz gayet net. Biz bu ülkede eşitlik, laiklik, özgürlük, demokrasi mücadelesi veriyoruz. İktidarın ve kalemşörlerinin derdi de bizim savunduğumuz bu değerlerledir. Bir an önce bu ülkenin, bu şehrin ilerici laik demokratik kişi ve kurumlarını karalamaktan, hedef göstermekten vazgeçsinler. Önce kendi üzerlerindeki pislikleri temizlemekle uğraşsınlar.”

Sendika.Org