Kocaeli’de istismara uğrayan kız çocuklarının işkence gördüğü iddiasıyla başlayan olaylar, duyarlı üniversitelilerin gözaltına alınması ve gözaltındaki arkadaşlarını karakol bahçesinde bekleyenlere faşistlerin saldırmasıyla ilgili Kocaeli Öğrenci Kolektifi basın toplantısı düzenledi

Kocaeli’de istismara uğramış kız çocuklarının olduğu bir Çocuk Destek Kurumu’nda işkence iddiaları üzerine kurumun önüne giderek bilgi almak isteyen 11 üniversiteli polis saldırısına uğrayarak gözaltına alınmıştı.

Kocaeli’de çocuklara işkence iddiası: Müdür zor kullanımını kabul etti

Öğrenci Kolektifleri ve Halkevleri üyeleri gözaltına alınan üniversiteliler için Yenidoğan’daki Sümer Polis Karakolu’na gitmiş ve karakol önünde sivil polisler bir grup ile konuşmaya başlamıştı. Kısa bir süre sonra ise faşist grup karakol önünde bekleyenlere “terörist bunlar” diyerek saldırmıştı.

Kocaeli: Gözaltındakileri bekleyenlere polis destekli faşist saldırı

Kurum önünde yaşananlar, gözaltılar ve sonraki süreç ile ilgili Öğrenci Kolektifler bir basın toplantısı gerçekleştirdi. Basın toplantısında Öğrenci Kolektifleri şunlara değindi:

Dün (30 Mart) olayın yaşandığı yerde protestocu bir grup olarak değil,çocukların çığlıklarına duyarlı olan ve ne olduğunu anlamaya çalışan duyarlı üniversite öğrencileri olarak bulunduk. Hepimizin Dünya Bankası civarında oturması nedeniyle ayrı gruplar halinde okula gidiyor olmamıza rağmen çocukların çığlıklarının sebebini anlamak için beklememiz nedeniyle arkadaşlarımızla karşılaştık.

‘Çocuklar için endişelendik’

Dün saat 10 civarında okula gitmek için kullandığımız yol üzerinde olan binadan gelen sesler üzerine ne olduğunu anlamak için durduk. Cama çıkmış olan kız çocuklarının imdat çığlıkları ve polisi çağırmamızı istemeleri üzerine güvenlik görevlisine gidip içeride ne olup ne bittiğini sorduk. Güvenlik görevlisi hangi sıfatla bunu sorduğumuzu ve yolumuza devam etmemizi söylerken camdaki çocuklar görevlinin soranlara yalan söylediğini, kendilerini taciz ettiğini söylüyor kendilerini camdan atmakla tehdit ediyorlardı. Biz güvenlik görevlisinden bilgi almaya çalışırken okula gitmek için aynı yolu kullandığımız ve binanın önünde karşılaştığımız arkadaşlarımız da çocukların çığlıkları üzerine durdular. O sırada dışarı çıkan çocuklar koşarak güvenlik görevlisine saldırdılar. Polislerin de gelip içeri girmesi üzerine güvenlik görevlisi kendisinin bilgi vermekle yetkili olmadığını ve dağılmamızı söyledi. Yetkili birisinin açıklama yapmasını, içeride ne olduğunu bilmediğimizden çocuklar için endişelendiğimizi söylememiz üzerine bir polisin alın bunları emri üzerine gözaltına alındık.

‘Saldırı planlı bir saldırıdır’

Dün Yenidoğan Mahallesi’nde karakol önünde yaşanan saldırı da polis tarafından planlanan ve provakasyon yoluyla yapılan saldırıdır. Dışarıda bizlerin durumu hakkında bilgi almaya gelen arkadaşlarımıza ve dost kurumumuz Halkevleri üyelerine yapılan saldırı Güvenlik Şube Müdürlüğü’nde görevli iki polisin mahallenin gençleri ile yaptığı konuşmadan yaklaşık 10 dk sonra gerçekleşmiştir ve saldırganlar “Mahallemizde Kürt istemiyoruz” diyerek saldırıda bulunmuştur. Saldırıdan 5 dk önce karakolun önünde bekleyen arkadaşlarımıza karakol polisleri tarafından “Buradan ayrılın sizin güvenliğinizi alamayız.” denmesi de bu saldırının organize olduğunun başka bir kanıtıdır. Arkadaşlarımızın 10 dakika öncesinde saldırı olabilir diye karakolu uyarmasına rağmen hiçbir önlem almayan polis karakol kapısı önünde arkadaşlarımız linç edilmeye çalışırken olaya hiçbir şekilde müdahale etmemiş aksine 155’i arayın diyerek ciddiye almamıştır.

Gözaltı boyunca yanımızda olan çevik kuvvet polisleri oldukları süre boyunca sürekli olarak bizleri sözleri ile psikolojik olarak taciz etmiştir.

‘Duyarlı üniversiteliler olarak bilgi almak istedik’

Memleketin her tarafından her gün yeni istismar haberleri aldığımız, kadınların her gün tacize-tecavüze uğradığı, devlet kurumlarında uygulanan şiddet ve istismar haberlerinin bir bir açığa çıktığı şu günlerde her duyarlı vatandaşın yapacağı gibi çocukların yardım çığlıkları üzerine duyarlı üniversiteliler olarak bilgi almak istedik. Protesto etmek için orada değildik. Bir heyetin gelip inceleme yapmasını talep ettik. Ancak çocukların seslerine karşı duyarlı olduğumuz için polis tarafından gözaltına alındık. Haksız yere saatlerce hiçbir açıklama yapılmadan gözaltında tutulduk. Tacizcilere yapılması gereken muamele duyarlı üniversite öğrencilerine yapıldı.

Dünden bu yana gizli kalması gereken sığınmaevi bütün haberlere konu olmuştur. Valilik ve İl Müdürlüğü süreci yönetememiş, binaların deşifre olmasının önü açılmıştır. Bugünden itibaren en kısa süre içerisinde Çocuk Sığınmaevinin yeri değiştirilmelidir. Vali kamuoyuna süreçle ilgili bilgi vermelidir. Vali süreci yönetemediği gibi, bu sürece duyarlılık gösteren üniversite öğrencilerine polis eli ile saldırarak suçu öğrencilerin üzerine yıkıp kendilerinin süreci hatalı yönetmelerinin üstünü örtmeye çalışmaktadırlar.

Sendika.Org