AKP Sözcüsü Ömer Çelik, Suriye’ye yönelik kara harekatı kararının ancak ABD öncülüğündeki koalisyon güçleriyle ortak alınırsa yapılabileceğini söyledi. Sözlerinin devamında Süleyman Şah Türbesi’nin taşınmasını örnek veren Çelik, “Ancak çeşitli sebeplerle giriliyor, çıkılıyor. Bunlar olabilir, bu seçenekler masadadır” dedi

Habertürk TV canlı yayınında gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Ömer Çelik, Suriye’ye yönelik kara harekatı kararının ancak ABD öncülüğündeki koalisyon güçleriyle ortak alınırsa yapılabileceğini söyledi. Sözlerinin devamında Süleyman Şah Türbesi’nin taşınmasını hatırlatan Çelik, “Ancak çeşitli sebeplerle giriliyor, çıkılıyor. Bunlar olabilir, bu seçenekler masadadır” dedi

“YPG terör örgütü olarak orada sürekli mevzi kazanıyor” ifadesini kullanan Çelik şunları söyledi:

Kara harekatı, Türkiye’nin ancak koalisyon güçleriyle ortak karar vererek yapacağı bir şey. Yani Türkiye tek başına kara harekatı yapacak değil Suriye topraklarının içerisine doğru. Türkiye’ye karşı ulusal güvenlik tehdidi oluşturan bir örgütle yan yana durursanız, Türkiye her türlü tedbiri alır. Ancak kara harekatı çok farklı bir durumdur. Türkiye’nin kara harekatı düşüncesi yok. Ancak çeşitli sebeplerle giriliyor, çıkılıyor. En son Süleyman Şah Türbesi gibi. Bunlar olabilir, bu seçenekler masadadır. Kara harekatı demek fiili savaş durumunun parçası olmak demektir.

‘YPG mesajı almazsa daha büyük karşılık verilir’

YPG’nin, Azez’in doğusuna ve Fırat’ın batısına geçmeye çalıştığını ve bunun Türkiye açısından “kırmızı alarm” durumu olduğunu belirten Çelik, “YPG mesajı almazsa daha büyük karşılık verilir” dedi

TSK unsurlarınca, Suriye’nin kuzeyine yönelik obüs saldırılarıyla ilgili olarak Çelik şunları söyledi:

Türkiye savaşa girmiyor. Güvenlik güçlerimizin bu müdahalelerinin bölgede Türkiye’yi savaşa sokmak, orada bir oldu bitti yaratmak isteyenlere karşı aslında Türkiye’nin savaştan uzak durmak için alması gereken zorunlu güvenlik tedbirleri olduğunun altını çizmek gerekir. Orada çok ağır bir güvenlik sorunu var. Türkiye’nin burayla büyük bir sınırı var. Irak’ta Musul’dan Suriye’de Halep’e kadar bir çizgi çektiğimizde, o çizginin Türkiye’ye bakan yüzünde her türlü oluşumu Türkiye’nin bir ulusal güvenlik meselesi olarak değerlendirmesi zaruridir. Dolayısıyla burada YPG’nin, Azez’in doğusuna geçmeye çalışması ve Fırat’ın batısına geçmeye çalışması Türkiye açısından kırmızı alarm durumudur. Azez’in diğer bir özelliği şu, Halep’le Türkiye arasındaki insani yardım koridorunun boğazı durumundadır. Oranın kesilmesi demek Halep bölgesindeki o koridorun kesilmesiyle birlikte insani yardımın ulaşamaması ve çok sayıda daha insanın katliamla başbaşa kalması demektir. Burada iç içe geçen birden çok şey var. Birincisi bütün bu YPG’nin davranışlarını, Kürtlerin kazanımına Türkiye karşıymış gibi sunmaya çalışıyorlar. Bununla bir ilgisi yok. YPG-PYD şu anda Suriye Kürtleri adına değil Esad rejimi adına hareket eden bir paralı asker organizasyonudur. Eğer o boğaz kesilirse Azez ve diğer havaalanları Türkiye açısından ağır güvenlik riskleri oluşturan noktalar haline gelir.

Türkiye’nin bu saldırılarını “zorunlu tedbirler” şeklinde açıklayan Çelik, “Bir; alınan bu tedbirler, bir ulusal güvenliğimiz açısından gereklidir, iki; Halep’le olan insani yardım koridorunun açık olması bakımından gereklidir, üç; YPG adlı terör örgütünün sınır komşumuz olmasını engellemek bakımından gereklidir, dört; en önemli gündem Türkiye’nin bir oldu bittiyle, bir fiili savaş durumuyla karşı karşıya kalmaması için alınması gereken zorunlu tedbirlerdir” dedi.

‘ABD’nin ısrarı neden?’

YPG’ye yönelik tutumu nedeniyle ABD’yle yaşadıkları krize de değinen Çelik, “ABD’nin ısrarı neden? ABD orada kara harekatı yapmak yerine, kendileri hava bombardımanı yaparken, karada burada YPG’yi, yerel unsurları ele alarak yapmak istiyor. Burada araçsal yaklaşıyorlar” dedi. Ömer Çelik, “Tarih boyunca ezilmiş olan Kürt halkının Türkiye’de, Irak’ta kazanımları var. Suriye’de birileri Kürt örgütler eliyle kaznaımları gasp ediyor. Biz Kürtlerin gerçek kazanımlarını, bir takım örgütlerin vekalet savaşında engellemeye çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

Sendika.Org