Edirne’de su taşkınları nedeniyle zarar gören Karaağaç esnafının on gün içerisinde tahliye ve yıkım işlemlerinin tamamlanmasını isteyen DSi’ye esnaf, “Bunca esnaf ve çalışan ne yapacak” diye sordu
DSİ, su taşkınları nedeniyle sadece 2015 yılında dört defa zarar gören Karaağaç esnafına yıkım kararı gönderdi. On gün içerisinde tahliye ve yıkım işlemlerinin tamamlanmasını isteyen DSi’ye esnaf, “Bunca esnaf ve çalışan ne yapacak” diye sordu
Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü 11’inci Bölge Müdürlüğü’nden Karaağaç İki Köprü Arası ve Lozan Caddesi üzerinde bulunan işletmelerle, kamu kurum ve kuruluşlarının tesislerine yıkım kararı gönderildi. 2015 yılında dört defa yaşanan su taşkınları nedeniyle zarar gören esnafın sorununu çözmek yerine “’15 Aralık’a kadar yıkın” kararı veren DSİ’ye itiraz edecek esnaflardan ve Edirne Esnaf ve Sanatkarları Odaları Birliği (EDESOB) Başkanı olan Emin İnağ, “1958 tarihli karara dayanarak 15 Aralık Salı gününe kadar yapıların yıkılması istendi. Birçok işyeri sahibinin eline mektuplar yeni geçti. Birkaç gün içinde kümes bile yıkılmaz” dedi. “Devlet yıkıcı olamaz yapıcı olur” diyen İnağ, işletmelerin bir araya gelerek avukat aracılığıyla itiraz dilekçesi vereceklerini açıkladı.
DSİ 11’inci Bölge , 11.’inci Şube Müdürü Tahir Sarıca imzası ile 3 Aralık 2015 tarihinde postaya verilen yazının konusu “Müdahale ve Kirlenme” olarak yer alıyor. Aralarında Dönertaş Un Fabrikası gibi tarihi değeri bulunan eski yapıların da yer aldığı onlarca işletme, bu kararın hayata geçmesiyle yıkılacak ve bu mekanlarda çalışan yüzlerce insan da işsiz kalacak. Metninde, “Şube Müdürlüğümüz hudutları dahilinde yer alan Meriç ve Tunca nehirleri taşkın sahaları; 26 Aralık 1958 tarih ve 10093 sayılı resmi gazetede 10992 karar sayısı ile yayınlanmıştır” denilerek şu ifadelere yer verildi:
“Taşkın sahasında yapılan kontrollerde mevcut Ada: 1093 ve 14 nolu parsel üzerinde idaremizden izinsiz olarak yapı inşa etmek suretiyle taşkın sahalarına müdahalede bulunduğunuz tespit edilmiştir. Söz konusu parsel üzerinde yer alan bina yapısının 15 Aralık 2015 tarihine kadar tarafınızca yıkılarak/yıktırılarak taşkın sahasından kaldırmanız ve yıkım çalışmalarının tamamlandığını fotoğraflı görüntüleri ile birlikte idaremize bildirmeniz gerekmektedir. Aksi halde Taşkın Yasası uyarınca, izin alınmadan yapılan ve suyun akmasına veya su seviyesinin yükselmesine tesiri olan tesisat, inşaat veya tadilat, dikilen fidan ve ağaçlar Valinin kararı ile yıktırılır veya kaldırılır. Bu hususta yapılan masraflar sahiplerinden alınır hükmü uygulanır.”
Tunca Köprü başından Karaağaç’a kadar
Yıkıma ilişkin yazı, Edirne’nin en meşhur mahallelerinden olan Karaağaç’ı Edirne’ye bağlayan Tunca Köprüsü’nden başlayarak Lozan Caddesi boyunca tüm işletmelere ve kamu kurum kuruluşlarının tesislerine tebliğ edildi. Müdürlükten gönderilen yazıyı alan esnaf, “Şoktayız. Bu hemen yıkın demekle olmaz” diyerek tepki gösterdi. İki Köprü Arası, Lozan Caddesi boyunca sağlı sollu bulunan iş yerleri ile DSİ, Trakya Üniversitesi, Öğretmenler, Polis Bahçesi, Askeriye Meriç Gazinosu, tüm çay bahçelerine ulaştığı öğrenilen yazı hakkında EDESOB Başkanı İnağ, “Yanlış bir karar. Kümes yıkmıyoruz” diyerek tepki gösterdi. Aynı zamanda İki Köprü Arasında Çınar Et Lokantası adlı işletmenin de sahibi olan Başkan İnağ, söz konusu alanda vakıf yerleri, belediye kiracıları da bulunduğuna dikkat çekti. İnağ konuyla ilgili olarak da, avukat aracılığıyla itiraz dilekçesi hazırlayacaklarını ve konunun takipçisi olacaklarını kaydetti.
Esnaf ve çalışanlar şokta
Emirgan Aile Çay Bahçesi’ni işletmecisi Yılmaz Söz, “Yıllardır esnaflık yapıyoruz. 35 yıldır buradayız ve trilyonluk yatırımlarımız oldu. Belediyenin kiracısıyız ve üç yıllık yeni dönem için kira sözleşmesini yeniledik. Bir sürü insan bu işletmelerde ekmek yiyor. Belediye, vakıflar, DSİ, yetkili etkili kim varsa işletmeleri ve çalışanlarını düşünmeli. İşletme sahipleri dükkanlarındaki malzemeyi iki gün içinde ne yapar? Çalışan insanlar ‘ha’ deyince iş aş nerede nasıl bulur?” diye sordu.
‘1958 ylından bu yana neredeydiniz?’
İki Köprü arasında Arzum Düğün Salonu ve Restoran işletmecisi Ruhan Gürgen de kendi tapulu malı olan işyerine aynı kararın ulaştığını belirtti. Gürgen, “DSİ kendi tesisine bile aynı karardan göndermiş. Amaç nedir? 1958 yılındaki karardan bahsediliyor. 1976’dan beri buradayım, 1980 yılından beri tapulu olan yerime gelen evrakta belirtilen pafta, parsel numaraları dahi yanlış ve bana ait değil. 1958’ten beri neredeydiniz diye soruyorum. Esnaf olarak itirazlarımızı yapacağız. ”
Kaynak: Hudut Gazetesi