Ankara Katliamı’nın soruşturma aşamasındaki hukuksuzluklara karşı avukatlar “Savcılık soruşturmayı gerektiği gibi yürütmeyecekse müşteki ve tanık avukatları olarak biz yürüteceğiz” dedi
Ankara Katliamı’nın üzerinden iki haftadan fazla süre geçmesine karşı soruşturmanın hem gizli yürütülmesi hem de hiçbir adım atılmayarak asıl sorumluların gizlenmesi üzerine hukuk örgütleri tespit ve değerlendirmelerini paylaştıkları bir basın toplantısı gerçekleştirdi. Açıklamada “Savcılık soruşturmayı gerektiği gibi yürütmeyecekse müşteki ve tanık avukatları olarak biz yürüteceğiz” denildi
Ankara Katliamı’nda olay günü ve sonrasında yaşanan hukuksuzluklara karşı avukat örgütleri bir araya gelerek tespit ve değerlendirmelerini paylaştı. Mülkiyeliler Birliği’nde düzenlenen basın toplantısına Çağdaş Hukukçular Derneği Ankara Şubesi, Demokrasi İçin Hukukçular, Halkevleri Hukuk Dairesi, Hukukta Sol Tavır Derneği, İnsan Hakları Derneği Ankara Şubesi, Özgürlükçü Hukukçular Derneği Ankara Şubesi ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı katıldı.
Basın toplantısında yapılan açıklamayı Halkevleri Hukuk Dairesi’nden Av. Deniz Özbilgin ve Çağdaş Hukukçular Derneği’nden Av. Evin Konuk gerçekleştirdi. Açıklamada savcılığın tavrının siyasi iktidar temsilcilerinin yaptıkları açıklamalar doğrultusunda soruşturma sürecinin devletin katliamlardaki sorumluluğunun tespit edilerek katliamın asıl sorumluların açığa çıkarılmasına yönelik değil katliamın üzerinin örtülmesine yönelik olduğu ifade edildi. Soruşturma sürecine ilişkin avukatların gözlem ve tespitleri açıklamada şöyle ifade edildi:
Tespitlerin ardından açıklamada soruşturma sürecinin sağlıklı yürütülmesi için yapılması gerekenler şöyle sıralandı:
“Bu soruşturmayı kabul etmiyoruz”
Basın açıklamasının ardından Özgür Hukukçular Derneği’nden Av. Nuray Özdoğan, savcılığın kısıtlılık kararı nedeniyle hiçbir bilgiye ulaşamamalarına tepki göstererek “Bu soruşturmayı kabul etmiyoruz” ifadelerini kullandı.
Sonrasında THİV adına söz alan Av. Senem Doğanoğlu, katliamın devletin rızası sonucu gerçekleştiğini belirterek Türkiye’nin taraf olduğu sözleşmelerden bahsetti. Yaralıların eşyalarının kayıp olmasına ve savcılığın dosyanın çok büyümesi gerekçesiyle olay yerindeki eşyaları delil olarak kabul etmemesine tepki gösteren Doğanoğlu, mağdur avukatlarının hukuki sürece dahil edilmediğinin de altını çizdi.
Doğanoğlu’nun ardından Demokrasi İçin Hukukçular adına konuşan Av. İlke Işık Sağdıç, savcılarla görüşme taleplerinin dahi tartışma ortamına dönüştüğünü belirterek dilekçelerinin incelenmeden reddedildiğini vurguladı.
Ankara Barosu adına konuşan Av. Doğan Erkan ise savcılarda tetikçiyi yargılamaktan ibaret bir yargılama anlayışı olduğunu aktararak “Tetikçilerin arkasındaki güçleri bulmayacaksanız bırakın biz yapalım. Delillerimiz var, tanıklarımız var” dedi. Erkan, Ankara Barosu olarak polislere yaralılardan avukat olmadan ifade almamalarını söylemelerine rağmen ifadelerin avukatsız alındığını belirterek dosyanın avukatlardan kaçırıldığını, yaralıların avukat haklarının engellendiğini ifade etti.
Yapılan konuşmaların ardından son olarak Av. Deniz Özbilgin, katliamla ilgili yayın yasağını tanımayan basın emekçilerine teşekkür ederek herkese elinde bulunan katliama ilişkin görüntüleri avukatlara iletmesini istedi.
Sendika.Org/ Ankara