Ele geçirmek için gelmek; gitmeyi bilmemek, gitmek istememek, gitmemek için direnmek ve dahası gitmekten korkmaktır Seçim aracını kullanarak iktidarı ele geçirmek mümkündür. Zordur ve uzun bir yoldur ama mümkündür. Seçim sonucu iktidara gelenlerin, demokratik bir kültür ve anlayış sonucu iktidar olmaları ile seçim aracını kullanarak iktidarı ele geçirmeleri farklı şeylerdir. Gelişmemiş ve az gelişmiş toplumsal […]
Ele geçirmek için gelmek; gitmeyi bilmemek, gitmek istememek, gitmemek için direnmek ve dahası gitmekten korkmaktır
Seçim aracını kullanarak iktidarı ele geçirmek mümkündür. Zordur ve uzun bir yoldur ama mümkündür.
Seçim sonucu iktidara gelenlerin, demokratik bir kültür ve anlayış sonucu iktidar olmaları ile seçim aracını kullanarak iktidarı ele geçirmeleri farklı şeylerdir.
Gelişmemiş ve az gelişmiş toplumsal yapılardan oluşan bağımlı ve yarı bağımlı ülkelerde en temel demokrasi sorunsalı budur.
Seçim sonucu iktidar olan bir partinin, aslında bir toplumun ve onu temsil eden zihniyetin demokratik bir biçimde işin gereği ve sonucu mu iktidara geldiği yoksa demokratik yolları kullanarak iktidarı ele mi geçirdiği genel olarak üç ölçütten birisiyle bakılarak anlaşılabilir.
Gelişmiş ve bağımsız, gelişmemiş ve bağımlı veya uygar ve uygar olmayan toplumlarda ve toplumlardan oluşan ülkelerdeki seçimli parlamenter sistemlerin (burjuva demokrasisi dahi olsa) bir demokrasi olup olmadığını anlamak için yukarıdaki üç maddeye bakarak bir değerlendirme yapmanız yeterlidir. Bu üç ölçütün tümünün varlığı ise iktidarın ele geçirilmiş olduğunun pekiştirilmiş değerlendirmesini gerekli kılarken, farklı bir rejim peşinde olunabileceğinin ve/veya olunduğunun göstergeleridir.
Türkiye’deki mevcut AKP iktidarı, bu açıdan bakıldığında iktidar mı olmuştur? Yoksa iktidarı ele mi geçirmiştir? Dahası yönetimde kaldığı sürece farklı bir rejim arayışı içinde midir? Değil midir? Diye sormak ve cevaplamak durumundayız.
Sonuç olarak derdimiz hiç olmazsa sadece kör ve topal bir demokrasi olduğunu varsayalım, bu durumda dahi;
Gelmek gitmeyi bilmektir. Ve demokratik bir tutum ve davranıştır.
Ama ele geçirmek için gelmek; gitmeyi bilmemek, gitmek istememek, gitmemek için direnmek ve dahası gitmekten korkmaktır.
Sendika.Org, yayın hayatına başladığından bu yana işçi sınıfı hareketinin, solun ve genel olarak toplumsal muhalefetin gündemine ilişkin, farklı politik perspektiflerden düşünsel katkılara açık bir tartışma platformu olagelmiştir. Sitemizde yayımlanan yazılar yayın kurulunun politik perspektifiyle uyumluluk göstermeyebilir. Amacımız, mücadelenin gereksinim duyduğu bilimsel ve politik bilginin üretimini zenginleştirecek tüm katkılara, yayın ilkelerimiz çerçevesinde, olabildiğince yer verebilmektir.