Sel sonrası Hopa’ya giden Halkevleri heyeti ilk izlenimlerini Çapul.Tv ile paylaştı, Halkevleri Genel Başkanı Oya Ersoy, Genel Başkan Yardımcısı Samut Karabulut, Doğu Karadeniz Bölge Temsilcisi Taylan Kaya’dan oluşan heyet yazılı bir açıklama da yaptı 

Sel sonrası Hopa’ya giden Halkevleri heyeti ilk izlenimlerini Çapul.Tv ile paylaştı. Halkevleri Genel Başkanı Oya Ersoy ve Genel Başkan Yardımcısı Samut Karabulut Hopa halkının yaralarını kendisinin sardığını, hala elektrik ve suyun olmadığını, sağlık  sorunlarının başlamaması ve yeni bir yağışla zarar gören evlerde insanların yaşamını kaybetmemesi için acil önlem alınması gerektiğini belirttiler. Halkevleri heyeti ilk izlenimleri hakkında bir açıklama da yayımladı. Açıklamada: “Hükümetiyle, belediyesiyle, polisiyle doğayı katleden şirketlerle saf tutan AKP’nin karşısında Halkevleri olarak bizim yerimiz Hopa halkının safıdır. Hopa halkının nerede  ihtiyacı varsa orada olacağız.  Acilen önlem alınması ve kamu olanaklarının Hopa ve diğer taşkın bölgelerindeki halkın yaralarını sarmak için seferber edilmesi  konusunda mücadele edecek, dayanışmayı öreceğiz” denildi

 

Hopa’da dün (25 Ağustos) yaşanan taşkınlar ve heyelanlar sonrası aralarında Halkevleri Genel Başkanı Oya Ersoy, Halkevleri Genel Başkan Yardımcısı Samut Karabulut, Doğu Karadeniz Bölge temsilcisi Taylan Kaya’ın da olduğu Halkevleri heyeti Hopa’ya hareket etti. Bugün (25 Ağustos)  sabah saatlerinde bölgeye ulaşan Halkevleri heyeti, Hopa ve Kemalpaşa Halkevi Şubeleri yönetici ve üyeleri ile birlikte bölgede incelemeler yapmaya, halkla konuşmaya başladı. Sel nedeniyle yaşamını yitiren Hopalıların cenazelerine de katılan heyet adına Halkevleri Genel Başkanı ve Genel Başkan Yardımcısı ilk izlenimlerini Çapul.Tv ile paylaştı.

Halkevleri Genel Başkanı Oya Ersoy: Su yok, elektrik yok, halk kendi çabasıyla yaralarını sarıyor

Halkevleri Genel Başkanı Oya Ersoy yaptığı açıklamada Hopa’ya ulaşmaya çalışırken ve Hopa’da gördükleri manzarayı şu şekilde özetledi:  

Açık ki bugün can kayıpları ve yaşanan yıkımın nedeni doğanın talan edilmesi.  Karadeniz sahil yolu suyun denize ulaşmasını engellemiş, yol boyunca su yatakları oluşmuş, tek şerit çalışıyor. Çöpler yolda. Hopa içinde geldiğimiz ssatten bu yana çalışan bir ekip görmedik. Ortada bol miktarda çevik kuvvet polisi var. Borçka yolu üzerinde TIR garajının ve çay fabrikasının olduğu, esnafın depolarının olduğu görece yoksul mahallelerde alt katlar tamamen sular altında. Yukardaki köylerde telefon, elektrik yok, su yok. Geldiğimizde bazı köylerden haber alınamıyordu. Halk kendi çabası ile kapalı yolları açıyor, enkazları kaldırmaya çalışıyor, yaralarını sarıyor. Yıkılan, su basan evlere yönelik müdahale yok çalışma yok, selin devam etme tehiklikesi mevcut. Biz Halkevleri heyeti olarak bölgeye dair bir rapor oluşturacağız. Öncelikle durumu ve ihtiyaçları saptayacağız. Sağlık koşulları açısından halkı bilgilendirme çalışmaları yapacağız. Hukuken yapılacaklar var.

Şunu söylemek gerekir ki Artvin’de yapılan HES ve baraj projeleri bu yıkımın temel nedenlerinden biri. Bugün deniyor ki sonuçlar görüldü. Hayır halk sonuçları çok önce görmüştü ve mücadele ediyordu. Oysa evlerindeki ayakkabı kutularını dolduranlar bunu zaten bile bile yaptılar.

Halkevleri Genel Başkan Yardımcısı Samut Karabulut

Halkevleri Genel Başkan Yardımcısı Samut Karabulut ise şunları vurguladı;  

Buradaki demokratik kurumların yerel örgütleri bir kriz masası oluşturdu. Henüz merkezi düzeyde geliş zayıf. İnsanlar üzüntülü ve öfkeli hayatlarını kaybetmişler. Hopa’nın bir özelliği HES’lere ve doğanın talanına karşı çıkması. Buna rağmen dinlenmediler halkı, başlarına bu geldi. Arama kurtarma ekiplerinden önce çeviğin ve jandarmanın gelmesi de kafasında soru işareti yaratıyor. Halk ne işi var burda çevik ve jandarmanın diyor  “bizim burda başka ihtiyaçlarımız var”…

Buraya ilk yapılması gerken müdahale konusunda yağmurun tekrar yağmayacağının garantisi olmadığını vurgulayalım. Bir kez daha yağarsa toprak suya doymuş daha düşük bir yağmur miktarı bile daha ciddi heyelanlara neden olabilir. Çok sayıda risk altında ev var. Evlerin tespit edilmesi, boşaltılması gerekiyor. İnsanların gidecek yeri yok. Yerel yönetimlerin, devletin bilim insanları ile birlikte araştırma yapıp, sağlıklı ve güvenli  evler teslim edilmesi lazım halka, yoksa yokluktan bu evlerde oturmaya devam edecekler. Yine ilk etapta sağlık için önlem alınmalı içsme suyuna kirli sular karışmış durumda.

Halkevleri heyeti adına ilk izlenimleri de içeren açıklama şöyle; 

Doğayı katledenlerin karşısında Hopa halkının yanındayız, dayanışmayı ve mücadeleyi öreceğiz

Halkevleri heyeti olarak sel haberini alır almaz Hopa’ya doğru yola çıktık. Hopa’ya vardığımızda gördük ki Hopa halkı nasıl hakları için doğanın talanına karşı iktidar politikalarına direniyorsa bugün de yaralarını kendisi sarıyor. Ortada su yok, elektrik yok, belediye yok, valilik yok. Ama bol bol çevik kuvvet var. Jandarma var.

Doğanın talanına karşı mücadelenin simgesi haline gelen, Erdoğan’ın karşısına “HES’lere hayır, su haktır” diyerek dikildiği için katledilen Metin Lokumcu’nun memleketi Hopa’da, 8 insanımız  taşkın ve heyelan sonucu yaşamını yitirmiş durumda. Acımız büyük ama öfkemiz daha büyük. Çünkü biliyoruz ki yaşananlar “doğal afet” değil karşımıza AKP’de vücut bulan yağma ve talan düzeninin sonucudur. Hopa halkı bugüne kadar neye “hayır” dediyse, haklı çıktı.

Hopa’da  evler yıkılmış, caddeler, sokaklar, köy yolları sular altında. Heyalanlar nedeniyle evlerin alt katları toprakla dolmuş durumda. Elektrik ve su yok. Sahil yolu çöp dolu, yol nedeniyle denize ulaşamayan sular birikiyor, ayrı ayrı su yatakları oluşuyor.

En ufak hak arama mücadelesine karşısına kolluk kuvvetini Hopa’ya yığabilen AKP iktidarı iki gündür söz konusu insan hayatı olunca kıpırdamamış durumda. Halk köy yollarını kendisi açıyor, arama kurtarma çalışmalarını kendisi yürütüyor. Evleri ve dükkanlarını kendisi boşaltıp temizlemeye çalışıyor.

Halkın tepkisine rağmen yapılan Karadeniz Sahil Yolu, mücadelelere rağmen Artvin bölgesine yapılan HES ve baraj projeleri, dere yataklarının imara açılması, plansızlık, yetersiz alt yapı yatırımları, derelerin “doğayla derenin ilişkisini bozuyorsunuz” itirazlarına rağmen ıslah çalışmaları adı altında betonla doldurulması tüm bunlar  bugün Hopa başta olmak üzere Arhavi ve Borçka’da da etkisini gösteren yıkımın nedenleri.  Daha fazla “kar” için yağma ve talan politikalarına imza atanlar, 13 yıldır halkın karşısına polisi, jandarmayı dikerek sermayenin yolunu açan AKP iktidarı, şirketler bu yıkımın sorumlusudur.

AKP iktidarı, halkın ihtiyaçlarını gidermek ve önlem almak yerine Hopa sokaklarına çevik kuvvet ve jandarma yollamış durumda.

Halkevleri heyeti olarak bölgedeki incelememizi tamamladıktan sonra ayrıntılı bir rapor açıklayacağız. Ancak ilk elden çalışmaları koordine etmek için diğer demokratik kurumlarla birlikte bir kriz masası oluşturduk. Halkı sel durumunda sağlık koşulları konusunda uyaran ve önlemleri belirten bir broşür hazırladık ve yaygın dağıtımını yapacağız.

Bölgede ilk izlenimlerimizi özetlersek; Acilen menfezlerin açılması gerekiyor. Halkın temiz içme ve kullanım suyuna ihtiyacı var. Altyapının devre dışı kaldığı kentte atık sular nedeniyle hastalıkların baş göstermesi an meselesi. Heyelan tehdidi devam ediyor. Riskli bölgelerde yaşayan halkın sağlıklı ve güvenli koşullarda tahliye edilmesi, kalabilecekleri sağlıklı, güvenli mekanların düzenlenmesi gerekiyor.

Bugün bir kez daha söylüyoruz. Hükümetiyle, belediyesiyle, polisiyle doğayı katleden şirketlerle saf tutan AKP’nin karşısında Halkevleri olarak bizim yerimiz Hopa halkının safıdır. Hopa halkının nerede  ihtiyacı varsa orada olacağız.  Acilen önlem alınması ve kamu olanaklarının Hopa ve diğer taşkın bölgelerindeki halkın yaralarını sarmak için seferber edilmesi  konusunda mücadele edecek, dayanışmayı öreceğiz.

Halkevleri Genel Başkanı Oya Ersoy

Halkevleri Genel Başkan Yardımcısı Samut Karabulut

Halkevleri Doğu Karadeniz Bölge Temsilcisi Taylan Kaya

 

Sendika.Org