AKP’nin Yalova il yöneticisinin Bakanlık tarafından onaylanan taş ocağına karşı Yalovalılar dün sokağa çıktı. 192 bin ağacın kesilmesine yol açacak projeye karşı mücadeleye çağıran Yalovalılar ‘Yolumuza taş koyanlara direnişle baş koyduk’ dedi

Yalova’nın Güney köyünde AKP’li il yöneticisi Muğlim Bağatar’a ait Bahadır Madencilik Şirketi’ne ait taş ocağının kapasitesinin 8 kat artırılmasına ilişkin ÇED başvurusu Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından onaylanarak ÇED olumlu raporu verildi. Projeyle 485 dönümlük ormanlık alanda 192 bin ağaç kesilecek. Proje Yalova’yı ayağa kaldırırken dün (14 Şubat) protesto eylemleri yapıldı.

Yalova Platform’nun çağrısıyla dün GazipaşaCaddesi’nden Uğur Mumcu Kültür  Merkezi’ne kadar yürüyenler “Yolumuza taş koyanlara direnişle baş koyduk”, “Yalova’da taş ocağı istemiyoruz”, “Şirketlere verecek ağacımız, suyumuz yok” sloganları attı.

‘Yol bahane ediliyor’
Yalova Platformu Yürütme Kurulu üyesi ve Yalova Barosu Avukatı Zeki Öcal, 192 bin ağacın katledilmesi yönünde başvuru yapan taş ocağının sahibinin AKP İl yönetiminden olduğunu belirterek, ”BTM Bahadır Madencilik tarafından yapılan ÇED başvurusuna, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından ‘ÇED olumlu’ raporu verildi. Kapasite arttımına gerekçe olarak otoyolları gösteriyorlar. Yalova üzerinde yol yapımları bitmiyor. İzmir otobanından sonra, şimdi de Kocaeli Yalova arasında bir otobandan söz ediliyor. İhtiyaç olduğu konusunda ellerinde sürekli bir gerekçeleri var. Bunu da bir neden, bir koz olarak kullanıyorlar. Bursa İdare Mahkemesi’ne ‘ÇED olumlu’ raporunun iptali için dava açtık ve yürütmeyi durdurma talep ettik. Yürütmeyi durdurma kararı bizi sonuca ulaştıracak. Eğer bu yönde bir karar verilmezse, biz mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi.

192 bin ağaç yok olacak
Yaklaşık üç yıldır mücadele verildiğini ve bölge insanının taş ocağı istemediğini başından beri dile getirdiğini belirten Öcal, ”Uzun süredir faaliyette olan taşocakları, Yalova’da Altınova’dan Armutlu’ya kadar haylice yaygın. Zaman zaman kapasite arttırımına gidiyor ve çeşitli çalışmalar yapıyorlar. Bahadır Madenciliğin kapasite arttırmasındaki sorun şu: Taş ocağı ormanlık bir alanın içerisinde bulunuyor. Bu nedenle ayrı bir önem taşıyor. Diğer ocaklar buraya nazaran kayalık ve çıplak arazilerde yer alıyor. Bahadır Madenciliğin aldığı ”ÇED olumlu” raporu ile, 485 dönümlük orman arazisi üzerinde 192 bin çeşit ağaç ve bitki türü yok olacak” diye konuştu.

Su kaynaklarını kurutuyor
Taşocaklarının bölge doğasına ve bölge halkına da ciddi zararlar verdiğini belirten Öcal, ”Taşocakları sadece ağacı yok etmekle kalmıyor. Her gün yağılan patlamalar nedeniyle ciddi sarsıntılar yaşanıyor. Bu patlamalar su kaynaklarını da tahrip ediyor. Yazın ciddi bir su sıkıntısı yaşandı. Bunun nedeni ocaklar nedeniyle su kaynaklarının kurumasıydı. Taş ocakları yerleşim yerlerine çok yakın. Oradan çıkan toz civardaki yerleşim yerlerinde yaşayan halkın sağlığını olumsuz etkiliyor. Geniş bir alanda yer alan ağaç ve bitki türleri tozlarla kaplanıyor ve bu durumdan zarar görüyor. 192 bin ağacın katledilmesi, çevrede ciddi bir tahribat yarattığı gibi, bölge insanının sağlığını da olumsuz etkileyecektir” dedi.

Kaynak: Haber 35