AKP’nin Süleyman Şah operasyonu hamlesi birçok soru işaretini de beraberinde getirdi

TSK’DAN SURİYE’DE SÜLEYMAN ŞAH OPERASYONU

Türkiye’nin sınırları dışındaki tek toprağı olarak bilinen Suriye’nin Karakozak Köyü’ndeki Süleyman Şah Türbesi için düzenlenen operasyonun ardından Başbakan Ahmet Davutoğlu “Herhangi bir istismara yol açmamak için geride kalan yapılar kullanılamaz hale getirilmiştir” ifadelerini kullandı.

Davutoğlu’nun bu açıklamasından türbedeki naaşların ve diğer unsurların taşınmasının ardından bölgedeki binaların yıkıldığı anlaşıldı.

DAVUTOĞLU’NUN ‘ÇOK BAŞARILI’ OPERASYONU: TÜRBE YIKILDI, BİR ASKER ÖLDÜ

SURİYE: TÜRBE OPERASYONU EGEMENLİĞİMİZE YAPILMIŞ APAÇIK BİR SALDIRIDIR

IŞİD’in Türkiye’ye mesajı

Açıklamanın ardından Radikal, TSK’ya bağlı Özel Kuvvetlerin bölgeyi terk etmeden hemen önce karakol ve türbenin bulunduğu alandaki binaları patlayıcı ile havaya uçurduğunu duyurdu.

Davutoğlu’nun “çok başarılı” olarak nitelediği bu operasyonda “istismara yol açmamak için” yıkılan binalar akla IŞİD’in “kafir Türkiye devletini” tehdit ettiği video mesajı getirdi.

Mart 2014’te Karakozak Köyü çevresini işgal eden IŞİD çeteleri bir video yayımlamış ve Süleyman Şah Türbesi’ni kastederek “Türkiye devleti Müslüman değildir. İslam toprağı olan Halep’teki bu kabirde bulunan askerler için 3 gün mühlet veriyoruz. Biz bunu şirk kabul ediyoruz ve aksi taktirde kabri yerle bir ederiz” sözleriyle Türkiye’yi tehdit etmişti.

IŞİD türbe gibi dini ve anıtsal yapılara önem verenleri putperestlikle, “Allah’a şirk koşmak”la suçluyor ve ele geçirdiği alanlarda bu yapıları havaya uçuruyor.

TSK’nın ilk turu

Bu tehdidin hemen ardından, Nisan 2014’te TSK’ya ait askeri konvoy, Süleyman Şah Türbesi’ndeki askerlerin nöbet değişimi için YPG kontrolündeki Kobanê’den Suriye’ye girmiş, IŞİD kontrolündeki Cerablus kasabasından geçerek Türkiye’ye geri dönmüştü. Konvoyun IŞİD kontrolündeki Cerablus’tan geçiş görüntüleri de açığa çıkmıştı.

21-22 Şubat tarihlerinde Karakozak Köyü’nde ve Süleyman Şah Türbesi çevresinde artan çatışmaları gerekçe gösteren AKP hükümetinin emri, TSK ve MİT’in aktif katılımıyla bölgeye sınırötesi operasyon düzenlendi. Operasyonda türbe ile karakol binaları yıkılarak IŞİD’in dileği de gerçekleştirilmiş oldu. TSK bunun ardından Suriye’de Kobanê Kantonu’na bağlı Eşme Köyü’nü de (Aşme Ber Ferêt) işgal etti.

Yanıt bekleyen sorular?

AKP’nin bu operasyon hamlesi birçok soru işaretini de beraberinde getirdi:

• Mart 2014’ten bu yana IŞİD’in kontrolünde olmasına ve alenen tehdit edilmesine rağmen bölgeye müdahalede bulunmayan AKP, operasyon için neden Şubat 2015’i bekledi?
• Operasyonun; içeride, TBMM’de hukuksuz bir karambol içinde yasalaştırılmaya çalışılan İç Güvenlik Paketi ile; dışarıda, Suriye ordusunun Halep kuşatması ile aynı zamana denk gelmesi tesadüf müdür?
• Halep kuşatması karşısında cihatçı çetelere Kilis-Azez hattında desteği artırdığı bilinen MİT, Süleyman Şah operasyonunu Halep’e yönelik müdahalenin bir parçası olarak mı planlamıştır?
• Davutoğlu’nun açıklamalarından hareketle, çatışmaların yoğun olduğu belirtilen türbe ve çevresinde bulunan IŞİD çeteleriyle bölgeye giden TSK unsurlarının sıcak temas kurmaması nasıl sağlandı?

• Davutoğlu’nun açıklamalarının aksine, çatışmaların şiddeti operasyon öncesinde değil sonrasında yükseldi. Türbedeki naaşların Türkiye’ye getirilmesi ve YPG kontrolündeki Eşme Köyü’nün (Aşme Ber Ferêt) TSK unsurlarınca işgal edilmesinin ardından Karakozak Köyü’nde IŞİD ile YPG ve ‘Özgür Suriye Ordusu’na (ÖSO) bağlı bazı gruplar arasında çatışmalar şiddetlendi. AKP, Karakozak Köyü ve Karakozak Köprüsü’nün IŞİD çetelerinin kontrolünden çıkmasıyla ÖSO’lu bu grupların Münbiç (Menbic)-Halep hattında ilerlemesini mi istiyor?

• Son günlerde Halep kuşatması kapsamında operasyonlarını sıklaştıran Suriye ordusunun elini zayıflatmak için Münbiç-Halep hattının AKP’ye yakın ÖSO’lu grupların kontrol etmesi mi isteniyor?

Sendika.Org