Ya iktidarın sofrasında çanak olup hizmete devam etmek ya köşeye fırlatılıp kırılmış bir çömlek gibi tasfiye olmak. İşin sırrı o ‘çanak çömlek’ hikâyesindeydi aslında. Marmaray’ı çok istiyordu. Haklıydı da hem şahane bir toplu ulaşım hizmeti hem de ileride içinden yük trenleri de geçeceğinden önemli bir ticaret yolu. Ama bir şeyi istediğinde gözü köreliyordu. Marmaray kazılarında […]
Ya iktidarın sofrasında çanak olup hizmete devam etmek ya köşeye fırlatılıp kırılmış bir çömlek gibi tasfiye olmak.
İşin sırrı o ‘çanak çömlek’ hikâyesindeydi aslında. Marmaray’ı çok istiyordu. Haklıydı da hem şahane bir toplu ulaşım hizmeti hem de ileride içinden yük trenleri de geçeceğinden önemli bir ticaret yolu. Ama bir şeyi istediğinde gözü köreliyordu. Marmaray kazılarında çıkan ve dünya tarihini değiştiren arkeolojik buluntuları kendisine engel olan ‘çanak çömlek’ olarak görmüştü.
O vakitler komplo çılgınlığında henüz bir üst seviyeye geçilmemişti. Bu sebeple kazılarda çıkan onlarca gemi kalıntısı ya da neolitik dönemden kalma mezarlar darbecilikle suçlanmamıştı.
Bizans ve Allahsız neolitik dönem insanları iyi bir hedef olabilirdi, yazık edildi. Değeri bilinmedi.
Daha önce anlamadıysak o gün anlamalıydık ki önüne çıkan her şey ve herkes gözünde ‘çanak çömlek’.
Soma’da maden faciası mı oldu. O facia memleketin gelişmesinin önünde bir çanak çömlek. Kıymeti de ancak o kadar. Bak, İngiltere’de, ABD’de olmuştu. Yüz, yüz elli sene evvel ama olsun. Her yerde olabilirdi. Dün ne dedi Sayın Başbakan: “Hayat risklerle doludur”.
Kazaları “sıfırlamak dünyanın hiçbir yerinde mümkün değildir”.
Bu facialar çanak çömlek.
İnsan mı öldü? O ölümler de yerine göre inşaatı, kalkınmayı, nurlu ufuklara koşmayı engelleyen bir çanak çömlek.
Berkin Elvan’ın ölümünü protesto edenler için şu söylediklerinden başka ne anlaşılsın:
“Neymiş Berkin Elvan’ı anmak için törenler düzenleyeceklermiş. Her ölüm hadisesinde bir tören mi düzenleyeceğiz. Ölmüştür geçmiştir.”
Çanak çömlek için Marmaray’ı mı geciktireceğiz, insanlar ölüyor diye tören mi düzenleyeceğiz.
Yolumuza bakacağız, çanak çömleğe takılmayacağız.
Hiç durmayacağız, ilerleyeceğiz.
Destan yazdığını, nasıl sabrettiklerine şaşırdığını söylediği yaralı polisler için dün sarf ettiği şu ifadeye dikkat isterim: “Okmeydanı SSK’da bakımdalar.”
Bakımdalar yani tamir edilip tekrar hizmete alınacaklar. Yani bu anlayışa göre biri ölünce uzatmayacaksın ‘ölmüştür geçmiştir’. Polis yaralandığında ise servise gönderip bakımını yaptıracaksın.
Demek ki yaradılanı Yaradan’dan ötürü sevmenin de bir sınırı var. Ölüm yürünen yola engelse kıymeti çanak çömlek kadar. İş görüyorsa da kıymeti bakıma gönderilen araba kadar. Yaradılanın işe yaradığı kadar sevilmesi söz konusu.
Toplumun çoktan çanak çömlek ilan edilen kesimleri için yapılması gereken iktidarın arzuladığı öfke tuzağına düşmemek. Beklenilen değil şaşırtan tepkilerle çanak çömlek olmadığını ispat etmek.
Ancak asıl iktidarın yanında mevzilenmiş olanlarla bizzat iktidarda olan bazılarının derdi daha büyük. Başbakan’ın onları ne zaman çanak çömlek olarak görüp tasfiye edeceğini biliyorlar mı?
Hele hem cumhurbaşkanlığı hem de genel seçim hızla yaklaşırken.
Bugün kendini iktidarın has adamı zannedenlerin bir cambaz titizliğinde çıkarlarını kuyumcu terazisinde tartma zamanı.
Alışık değiller işin sonunda maazallah çanak çömlek patlayınca ortada çarnaçar kafası kesik tavuk gibi koşturmak da var.
Olmaz demeyin. Bir zamanlar en yakınında olanların şimdi nasıl muamele gördüğüne bakın yeter.
Ya iktidarın sofrasında çanak olup hizmete devam etmek ya köşeye fırlatılıp kırılmış bir çömlek gibi tasfiye olmak.
İktidara yakın olanların işi daha mı zor ne?